Gönderi
'' Futbol kulüpleri 21. Yüzyılın 'lat menat ve uzza'sıdır...''
Değerli okurlar merhabalar...
Kitap her ne kadar Finlandiya halkı için yazılmış olsa da, yeniden filizlemek, hür olmak, davranış biçimini değiştirmek, hayatın her alanında yeni bir karaktere bürünmek ve sahip olabilmek için dünyanın diğer bütün halkları da kendilerine yazılmış bir kitap olarak kabul edebilirler.
Kitap hakkında farklı bir yorum yapmak kanısındayım. Çünkü, Grigory Petrov futbol ile alakalı bir konuşmasında şöyle diyor; ''Topa kafayla vurabilmek için alnın sağlam olması lazım, en sağlam alınlı canlı ise koyundur. Koyun kafasının Finlandiya gençliği için gurur kaynağı olabileceğini sanmıyorum.'' Tabi futbolla alakalı düşünceleri bu küçücük ayrıntıyla kalmıyor 9 ya da 10 sayfa kadar bu konuyla ilgili düşüncelerini aktarmış...
Benim şahsi düşüncelerimi sorma gereği duyacak olursanız, ben de son iki üç yıldır aşağı yukarı Grigory Petrov gibi düşünüyorum. Nedir futbol? Birilerini zengin etmekten ve birilerini günlerce ağlatmaya strese sokmaya iten bir oyun değil midir? Birilerini derken bir kaç bin kişiyi zengin ediyor, milyonlarcasının da elindekilerini onlara vermeyi sağlıyor. Taraftarlar her zaman ki gibi maç izlemeye gidiyor oraya buraya tabi büyük bir heyacanla gidiyorlar. Sanki maçtan sonra milyon dolarlar onların ceblerine girecek. Doksan dakikanın sonunda maça giden taraftarın tuttuğu takım maçı kaybediyor. Ne mi oluyor? Macı kaybeden futbolcu milyon dolarlık arabasına binip milyon dolarlık havuzlu görkemli villasına, taraftar ise kimisi yayan kimisi her hangi bir ulaşım aracıyla evine doğru yol alıyor. Bunla da bitmiyor o maçın etkisinden haftalarca gözüne uyku girmiyor âdeta cennetten kovulmuş hissine kapılıyor.... Ayrıca kitabın konusu sadece futbol değil küçük bir kısmı. Çünkü bu kitap diyebiliriz ki hayatın her alanından mesajlar verip farklı düşüncelere sahip olma fırsatı sağlıyor....
Geç kalınmadan okunmalı, okutulmalı, tavsiye edilmeli....saygılarımla
·
39 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.