Siyasi ve insani güzel duruşunu bir kenara bırakıp sadece yazdıkları üzerine bir değerlendirme olacak kuracağım cümleler... Nebahat Çehre'ye yazdığı mektuplardaki derinlik hala aklımda ...Duygulu bir adam olmasına nazaran ayni şekilde buyuk bir sevgi hissettiği kadına ,şiddet uyguluyor olması asla içimde kabul edemeyeceğim bir durum ... Sırf zihnimde dönen bu durumu ortadan kaldurmak istememin heyecanıyla belkide bir çırpıda okudum .Bilemiyorum.Kitap şiddet iceriyor .Aleni kadına şiddet.Daha korkuncu cok seven bir adamın şiddetini.Öfkelendim...Son 20 sayfasini okuyamayacak kadar... Adana , ağalık sistemi , halkın ezilmişliği bu taslakda okuyabileceğim en guzel kitap olan InceMemed seirsini okudum. Edebi anlamda üzerine çıkamayacağı bariz belliydi buna karsilik ayni topraklari , ayni insanları yine oradan olan başka bir kisi Yılmaz Güney'den okumak istemistim ...Sistem elestirisi, bakıs acısı, dokunuşları başlarda oldukca iyiyken ilerleyen sayfalarda konunun özünden uzaklaşıp yaşadığı aşkın girdabına kendini kaptırmış... Karakterin olmaması gereken en azından bu kadar olmaması gereken öfke yönünü besleyerek resmen kadına şiddet nasıl yapılırı anlatmıs kendisi... Cokca öfkelendiğimi belirtmek isterim ... Sevginin ve sevginin getirisi olan üzüntü karsisinda vereceğimiz tepki hicbir zaman şiddet olmamamalıdır...Şiddeti okumak istemiyorsanız bu kitabı okumayın... Böyle bir yorumlama yapmak istemezdim fakat bende kalanları bunlar...

Boynu Bükük ÖldülerYılmaz Güney · İthaki Yayınları · 20171,043 okunma

·

30 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Tuba kutlucakmak