Gönderi

121 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 28 hours
Dünyayla Yaralı Bir Kadın
Yazdığı şeylerin basılmasını istemeyen, bir gün bunlar okunacak kaygısı gütmeden yazılan yazılar için ne söylenebilir ki? Olsun ben yine de bir şeyler demek istiyorum. Eğer söylersem aramızda en azından yazdıklarımdan oluşacak bir bağ olacağına inanıyorum. İnanmak istiyorum... Nilgün Marmara'yı bence diğer yazarlardan ayıran özelliği okuru düşünmeden yazması. Bu sayede okurla yazar arasındaki o sis perdesini ortadan kaldırıyor. Daha yakın hissediyor insan onun yazdıklarını, daha samimi geliyor, daha bi dokunuyor içimize. Hasan Ali Toptaş iyi bir yazar olmak için okuru düşünmeden yazmak gerekir demiş. Nilgün Marmara da bu zaten yok(bunu önsözde öğreniyorsunuz) Bu yüzden çok iyi bir yazar. Yazdığı şeylere gelecek olursak; bazen okuduğu yazarları yazmış : "Tutunamayanlara tutunuldu. Okundu bitirildi. Oğuz Atay bir iç burukluğu bırakıyor, önemli olan münzehir Selim Işık elbette, Turgut Özbendense. Selim Işık ismi de sembolik seçilmiş olsa gerek." "Nabokov, dayanılmazın ağırlığını, 'Sebastian Knight'ın Gerçek Yaşamı'nda bölüştürüyor." Vb. Bunun dışında Magda Szabo'nun Yavru Ceylan'ından, Ingeborg Bachmann'ın Malina kitabından, Thomas Mann'ın Buddenbrooklarından, Lawrence Durrell'in İskenderiye Dörtlüsünden ve daha birçok yazar ve şairden bahsediyor. (Ben okuyup beğendiğim yazarların, okuduklarını hep merak ederim. O yüzden bu kısımları çok sevdim.) Bazen de izlediği filmlerden bahsetmiş. Tabi asıl anlattığı kısımlar bunlar değil. Bunlar dışında kalan şeyler ise anlık düşünülüp yazılmış şeyler. Özellikle ölüm üzerine yazdığı şeyler beni derinden etkiledi. Okurken intihar ettiğini bildiğiniz yazarların, ölüm hakkında yazdığı şeyleri okuyup etkilenmemek için taş olmak lazım zaten. "Hayatın neresinden dönülse kârdır!" Bu cümleyi mi yazarken karar verdin intihar etmeye? Bu soruyu kendi sormadan duramıyorum. Yazdıkları bu kısa yazıların içindeki hüznü, acıyı, melankoliyi hangi kelimeler anlatmaya yeter hiç bilmiyorum. Hani Oğuz Atay diyor ya; kelimeler albayım bazı anlamlara gelmiyor diye. Aynen o durumdayım ben de. Önsözde Ece Ayhan, 'dünyayla yaralı' demiş onun için. Not aldığım alıntıları döne döne okudum. İçinde umut ve mutluluk adına tek bir cümle bile bulamadım. Nilgün Marmara'nın ne zaman okunması gerektiği üzerine biraz düşündüm. Moraliniz yerindeyken okursanız, ya moraliniz bozulur ya da ne diyor bu dersiniz. Moraliniz, kötüyken okursanız, ya daha da bozulur ya da benden daha kötü durumda olanlar da varmış dersiniz. Bir üçüncü ihtimal daha var hiç okumazsınız.Zaten yazar da bunu istemiştir:) Kitabı bitirdikten sonra dinlediğim şarkıyı paylaşmak istiyorum: youtu.be/5dK3lgFG4Rw Sağlıcakla kalın...
Kırmızı Kahverengi Defter
Kırmızı Kahverengi DefterNilgün Marmara · Telos Yayıncılık · 20001,444 okunma
··
189 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.