Gönderi
Yazarın, okuyucuya değişik bir bakış açısı kazandırdığı yoğun betimlemeli, alt satırlı bu betiği okuma yolunda en az orta seviyelerdeki okurlara önerebilirim. Çünkü bu kendine özgü anlatım okumaya yeni ısınanlar için biraz kıvamlı ve yavaş gelebilir. Öte yandan merak edenler yine de okuyabilir.
.
Birkaç bölümden ve bölüm içi bölümlerden oluşan betiğin okunması bu bakımdan iyiydi. Düzeltmenler de güzel iş çıkarmış ancak "tekrardan" diye bir sözcük kullanımı dilimizde yoktur. Bu yanlış gözüme çok battı. "Tekrar" ya da "Yeniden" olarak kullanımı doğrudur.
.
Başkişimiz genel olarak Refik ve yaşamı olmak üzere yazarın kendine özgü biçemiyle bir anda kamera açısının değişmesi gibi öyküyü dillendiren de değişiyor. Bu da okuyucunun belleğini çalıştıran bir yazım türü ortaya çıkarmış. Refik konuşurken bir anda bir serçe, kedi, duvar ya da ağaç sözü alabiliyor. Geçişler keskin değil, bu yüzden de odağınızı yitirmemeniz önemli okurken. Güzel tümcelerin de yer aldığı, gerçekte yaşamın akışının böyle olduğunu düşündürten satırlar var. Kimisi daha derinlikli kimisi doğrudan yazarın imgelemine özgü. Yazar kendi iç acununu da aktarmış ve yer yer puslu bir bellekte dolanıyormuş duygusu da veriyor. Ankara ve Diyarbakır olay örgüleri bende en kalıcı olanları oldu. Yaşam bir koşturmacadan oluşuyor ve koşuşturma sırasında kimlerle karşılaşacağımızı da bilememekle birlikte bazen ufak bir vargı değişikliği yaşamın yönünü, üstelik yaşamınızın süresini bile değiştirebiliyor. Öte yandan en ilgi çeken noktalardan biri de sürelere olan takıntısıydı yazarın. Değişik okuma hazzı isteyenlere öneririm.
·
14 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.