Bir yanda virüs günlerinde yaşadığım sıralı günler, bir yanda Karpalas otelinin karşısında yağan yoğun taneli karın altında Ka’nın başından geçenleri film gibi izledim , Kars’ın sokaklarında dolaştım ,siyasi olaylarına şahit oldum, sabah uyandım bu kitap ,uyurken bu kitaptayım .. Orhan Pamuk’un muhteşem kaleminden, Şair Ka’nın yaşadığı aşkı , tedirginliklerini ,mutsuzluklarını, itiraflarını keyifle dinledim. Millet tiyatrosu , Karpalas Oteli , Lacivert’in iki kız kardeşe de kendini aşık etmesi, Sunay Zaim’in sanat için verdiği mücadelede gözü karalığı, İpek’ in muhteşem güzelliği, Kadife’ nin güzellikle alakalı olmayan esrarengiz çekiciliği, genç kadınların intiharı ,ailelerin Ka ve onun gibi araştırma yapanlar kadar kızlarının intihar sebebini merak etmemesi ,Necip ve Fazıl’ ın aynı ruhu taşıması, hatta biri ölünce diğerinin onun ruhunu tabiri caizse devr alması , Ka’nın Kar’ı muhteşem anlamlandırması , siyasal bir çok sorunun ve olayın toplumdan neler götürebildiği, çayhaneler , Yeşilyurt lokantası ,sessiz sokaklar ve her köşede bir şiire ilham veren anlar, elektrik kesintisinin normal olduğu günler ve son olarak Orhan Pamuk’un Ka’nın ölümünden sonra aynı sokakları ve aynı kadını (İpek’i)farklı açılardan başka biriymiş gibi yeni tasvirleri...... Yani ben hala Kars’tayım galiba , bu yüzden beğendiğim alıntıları da eklemek istiyorum .. *Ka; kişisel mutluluğu için insanın hiçbir şey yapmamasının en büyük mutluluk olduğuna kendini inandırmış ahlakçılardandı. *Kendi soluk alış verişlerini ve ayak seslerini dinlerken hayatın ve mutluluğun ilk defa işitir gibi olduğu çağrısına kararlılıkla sırt çevirebileceği bir güç hissediyordu içinde.. *Çünkü ,bütün iyi insanlar gibi ,kötülüğünü farkına varmadan yapıyorsun.Ama şimdi sana bunu söylediğime göre ,bundan sonra masum sayılmazsın .. *Başkasının acısını ,aşkını anlamak ne kadar mümkündür? Bizden daha derin acılar ,yokluklar ,eziklikler içinde yaşayanları ne kadar anlayabiliriz ?Anlamak eğer kendimizi bizden faklı olanın yerine koyabilmekse dünyanın zenginleri ,hakimleri, kenarlardaki milyarlarca garibanı hiç anlayabildiler mi? *Her insanın bütün hayatının içsel bir haritası olan böyle bir kar tanesi olmalıydı.. *Kendilerini aşırı önemseyen ,yazdıkları her saçmalığın ileride bir araştırma konusu olacağına inandığı için kasıla kasıla daha yaşarken kendi kendilerinin kimsenin bakmadığı bir heykeli haline gelen şairlerle Ka,gençliğinde alay ederdi.

KarOrhan Pamuk · İletişim Yayınları · 201214,4bin okunma

·

4 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gül Süm