Dokunaklı. .
Nermin Yıldırım'ın okuduğum ilk kitabı 'Dokunmadan'.
Kitabı daha okumadan biliyordum bende bırakacağı bu tesiri, his işte.. Bazen hissedersiniz.
Hani bazı kitaplar vardır, okuruz, bittiğinde etkisinden çıkamayız bir süre, sonra bir zaman sonra tekrar, nerde görsek, nerde o kitaptan bahsedildiğini duysak gözler dolar, bir tuhaf his denizinde sürüklenirken bulur kendini insan.. Benim için birkaç özel kitap var tıpkı bu anlattığım gibi hissettiren, Dokunmadan da o özel kitaplar arasına girmiş bulunmakta kapağını kapattığım ilk andan itibaren.
*Nermin Yıldırım; çok sevdiği, onun için bambaşka bir yazar olan ve idolü olarak gördüğü
'Adalet Ağaoğlu' nun ismini verir kitabındaki ana karaktere. Bu detayı ve Nermin Yıldırım'ın Adalet Ağaoğluna olan hayranlığını öğrendikten sonra ben de Adalet Ağaoğlunu muhakkak okumalı, yazarla bir an evvel tanışmalıyım diye düşündüm*
Kitap; ana kahramanı Adalet'in başından geçen, çocukluğunda yaşadıklarını, bu zamana kadar yaptıklarının, yapamadıklarının, işlediği günahların, susuşların, korkaklığının, kaçışlarının kısacası çocukluğunun bedelini ödeme ve bir iç hesaplaşma yolculuğuydu aslında.
Adalet'in içindeki sesle, kendiyle olan zorlu savaşını, hayatın ona sillesini, günahlarından arınmak için çıktığı yolda başına gelenleri, rüzgarla olan o bağını, görüp sustuklarını, görmezden geldiği şeyleri, suçluluk duygusunun onu nasıl kendi içine hapsettiğini, insanlara güvensizligini, aşka olan bakış açısını, vuslata erişini ve nerden baksan bir kadının evrilişini okuyoruz bu yolculukta.
Adalet'in yaşadıkları bizim, her birimizin hikayesi,
o kadar bizden içimizden biri ki. Ve kendime benzettiğim Adalet'i o kadar sevdim bağrıma bastım, sarılmak istedim ki!
Sanki ben yazmışım gibi deli heyecanla okuduğum satırlarla karşılaştım çok defa, altı çizili bir sürü cümle..
Kitap bitince öyle bakakaldim bir süre etrafıma ne yapacağımı bilemeden. Nasıl anlatılır bilmiyorum, bildiğim tek bişey varsa o da bu kitabı aradan ne kadar zaman geçerse geçsin hiç unutmayacağımdır.
Çok başkaydı, gerçekten çok!
Okuyan herkesin içinde bir yerlerde muhakkak yer edinecek bu kitap hiç kuşkusuz.