Home
Search
Explore
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.37
Gönderi
Çocuk Yasası... Daha önceki inceleme yazılarımı okuyan insanlar bilir. Ben genelde kitaba dair inceleme yazılarımda genel hatlar yerine özellikle ilgimi çeken şeyleri çekip alır onlar hakkında yazarım. Çünkü inceleme yazıları okuyan insan genelde bu yazıyla beraber kitaba dair birçok inceleme yazısı okumuş oluyor zaten. Dolayısıyla kitaba dair bilgi sahibi olduklarını varsayıp kitapta başka noktalara dikkatlerini çekmeyi tercih ediyorum.
Neyse evet, kitaba geçecek olursak aşk, adalet ve din temasını 150 sayfada bulmak ve dahası üzerine gidip irdelemek bence başarıdır. Kaldı ki dili ben buradayım, beni okuyun diye haykırıyorken. Adam, 17 yaşından 18 yaşına geçecek olan genç bir delikanlıdır. Hepimizin o yıllarda içinde barındırdığı gençlik heyecanı, şevki, aşkı, hayattan beklentileri vs vücut bulmuş bir delikanlı... Yehova şehitleri inancında kan almak ruha zarar verdiği için yasaktır. Ne kadar saçma geliyor kulağa değil mi? Gelmesin. Zira her dinin kendi kuralları kendi içerisinde tutarlılık sergilemektedir.
Din dediğimiz kavram genel hatlarıyla sahip olduğumuz bir kültürden ibarettir. Dolayısıyla kendi içlerinde tutarlılık arz etmektedir. Adam, kan almak istememektir zira ruhuna zarar geleceğini düşünüyor. Dolayısıyla anne babası, yakınları, cemaatleri ve daha birçok din kardeşleri tarafından ayıplanmak da bu kan almak olayında ön plana çıkmaktadır. İster istemez okurken aklıma binlerce kız çocuğunun gerek anne baba gerek mahalle baskısıyla başlarını örtme kararı aldıkları geldi. Aslında Adam, kendi kararıyla kan tedavisi görmek istemediğini belirtmişti ve bundan mutluydu da tıpkı sokakta çevirdiğiniz çoğu baş örtülü kız gibi. Ancak işin derinlemesine inildiği takdirde olay pek de öyle değildir.
Aşk konusuna gelecek olursak. 60'lı yaşlarda içimizde ne tür dalgalanmalar olur kim bilir. Yatak odasında yıllar önceki heyecanı duymak tekrar bir tende vücut bulmak fikri ne kadar sıcak gelir veya ne kadar sıcak gelebilir ki artık? Kocası tarafından bu duyguları tekrar yaşanmadığı gerekçesiyle terk edilen kadın bir hakim. Burda da kadın kimliği ve hakim kimliği birlikte yansıtılir. Bir kadın olarak ne karar veririz? Peki ya bir hakim olarak? Acaba Fiona Maye hakimlik dışında bir meslek sürdürmüş olsaydı evliliği hakkında aldığı kararlar değişir miydi? (Spoiler vermemek adına sorularla yetinmeyi tercih ediyorum) Ne çok düşünüyoruz dimi bulunduğumuz konumda alacağımız her türlü kararın getireceği felaketleri? Sahi seni kim yönetiyor? Sen mi yoksa bulunduğun konumda dişleri açık seni bekleyen, sana dair yargı dağıtıcı değerlendirmeler mi? Özgürdük dimi biz. Yaşasın halkların özgürlüğü(!)
Adalet kavramı ah ne de güzel bir kavram. Ama sadece kavram çoğunlukla. Hele ki Türkiye'de yaşıyorsanız. Yo yo klişe sözler olduğu için değil. Bizzat bu işin içinde olduğum için söyledim bunu. Adliyelerde, salonlarda, hakim- savcı odalarında, avukatlık ofislerinde neler neler dönmekte bizzat görüyorum. İnsanlar çoğunlukla neden avukat olarak mesleği sürdürdüğümü sorarlardı. Ben ise çoğunlukla önemli olan hakim, savcı veya avukat olmak değil, hukukçu olmaktır derdim. Adam, 17 yaşından 18 yaşına girmek üzere olan ancak reşit olmayan bir genç. Dolayısıyla onun adına, dahası hayatı adına karar verecek olan kişi Yüksek Divan Hakimi Fiona Maye'dir. Kan almayı reddeden Adam'ın, mahkeme kararıyla dinine ters olan bir tedaviyle yaşaması için gereken bir karardır bu. Sahi dinde adalet ne kadar karşımıza çıkar? Çoğu hak öteki dünyalara bırakılmış değil midir? Ne zaman akşam evine 2 kg domatesle giden bir işçi, gemicikleri olan bir zenginden hakkı olanı alacaktı? Durun durun buldum: Cennette veya diğer dinler içinde öteki bir yaşamda. İyi ama ya ben şimdi yaşamak istiyorsam o adalet duygusunu iliklerime kadar? Olmaz, çok sorgulama günah. Sayın leydim Fiona Maye! Bizim içinde adaletli bir kararınız var mıdır rica etsek?
İncelemeyi bitirken kitabın gerek üslubu, gerek ayrıntıya girmeden metinlerde sorgulama yaptırmasını çok sevdiğimi belirtmek isterim. Kitabı bir tavsiye veya öneri üzere değil bildiğiniz raflar arasında dolaşırken didik didik incelediğim kitaplar arasından kendim seçtim. Ve iyi ki seçmişim. Ayrıca kitabı bitirdikten sonra deliler gibi biriyle kitabı tartışmak isteği de nedendir anlamış değilim. Lakin güzel duygu. Evet Çocuk Yasası değerli okuyanlar. Kitabı okuyanlara dair söyleyeceklerim çok daha fazla ancak spoiler vermeyi hiç sevmiyorum dolayısıyla yazımdan eminim birçok noktayı cımbızlamışsınızdır. Okumayanlar ise... E siz daha burda mısınız? Gidip kitabı alsanıza hemen!
Aşk, adalet ve din. Keyifli okumalar..
·
8 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.