Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

68 syf.
·
Puan vermedi
''O andan başlayarak seni sevdim. Biliyorum, kadınlar bu kelimeyi sana, senin gibi hep şımartılan bir erkeğe çok sık söylemişlerdir. Fakat inan bana, seni kimse o kız kadar, yani benim kadar, olduğum ve senin için hep öyle kalan ben kadar köle gibi ve bir köpeğin sadakatiyle kendini adayarak sevmedi, çünkü yeryüzünde hiçbir şey kuytuluklarda ki bir çocuğun fark edilmeyen sevgisiyle karşılaştırılamaz; çünkü bu sevgi, yetişkin bir kadının tutkulu ve bilinçaltında hep talep eden aşkının hiçbir zaman olamayacağı kadar umarsız, kendini karşısındakine hizmet etmeye adayan, boyun eğen, hep pusuda yatan ve tutkuyla yoğrulmuş bir sevgidir.'' Kitap bittikten sonraki kısa süreli şok etkisi yerini bir soruya bırakıyor: ‘’Gerçekten böyle bir aşk var mı?’’ Aşk için iki kişi mi gereklidir? Tek taraflı bir duyguya aşk denilebilir mi? Belki de bu bir saplantı, sapkınlık, hastalık. Peki, aşkla bu duyguları birbirinden ayıran o ince çizgi nedir? Biliyorum, biliyorum bunlar gibi pek çok sorular sorulabilir!? Ama bu kitap bittikten sonra gerçekten sorguluyorsunuz, ki en büyük soru ise siz bu kadar fedakâr olabilir misiniz aşkınız için? Bir kadın düşünün. Bu öyle bir kadın ki kendini asla tanımadığına ‘hatırlamadığına’ emin olmasına rağmen onu sevmekten hiç vazgeçmemiş. Sırf sevdiği adamın kendiliğinden giden hayatının kendisi yüzünden değişmesinden korktuğundan tek bir gecenin etkisi olan çocuğuyla hiç tanıştırmamış. Şimdi diyeceksiniz, adamdan çocuğu var bu bilinmeyen kadının, adam nasıl hatırlamasın? Bay R.’ın hayatına öyle hayalet bir şekilde girmiş ki kadın, birkaç kere, adamın ruhu bile duymuyor. Evet,  birkaç kere! “Fakat sen kimsin ki benim için? Sen, beni asla, asla tanımayan, bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep, ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?” Kitap anlatımı, içselliği ve o naif aşkın bu kadar ince sözlerle harmanlanmasıyla bütün övgüleri kesinlikle hak ediyor. İpince bir kitabın sonunda, küçücük dünyasına sığdırdığı duyguları okudukça şaşıracağınız, bir çırpıda okuyacağınız bir kitap.   ''Biliyorum ondan sonra yine yalnız olacağım. Ve insanların arasında yalnız olmaktan daha korkunç bir şey yoktur.'' Stefan Zweig’in bir erkek olarak platonik aşkı bir kadının gözünden bu derece iyi ve akıcı olarak yazabilmesi, Zweig’in mükemmelliği dışında neye işarettir?
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225,7bin okunma
··
124 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.