Bazı yazarların bazı kitaplarını neden bu şekilde uzattığını maalesef anlayamıyorum. Uzatınca, kitabın içeriğini detaylara boğup sayfa sayısını arttırınca daha mı güzel oluyor da bu yönteme başvuruyorlar, kitaplarını kendileri için daha mı başarılı buluyorlar bilemiyorum. Yani kitaba yazılması gerekli olan ve olmayan, konuyla ilgisi olan ve olmayan konuların bu şekilde uzatılarak yazılması bir okur olarak bana hata olarak geliyor. Tamam gerekli olmayan ve kitabın konusuyla ilgili olmayan cümlelerin, paragrafların ve sayfaların yazılması bir hata ama gerekli olan ile konuyla ilgili kısımların da uzatılıp da yazılması bir o kadar hata maalesef. Kitap aslında konu olarak, çok yönlü olan katmanları ile gayet başarılı, sağlam bir konu ve bilimsel temellerin üzerine kurulup yazılmış ama hani bazı kitap eleştirilerinde ağdalı cümleler denir de eleştiri yapılır ya işte bu konusu güzel olan kitabın maalesef kendisi ağdalı bir şekilde olup uzatılmış da uzatılmış. Düşünsenize kitabın boyutu kitapların genel olarak boyutundan zaten büyük, fontları da normalde kullanılan kitapların font boyutundan bence rahatlıkla yüzde elli olarak daha ufak ve sayfa sayısı da 848. Yani demem o ki normal kitap ve font boyutlarında olsa 1500 sayfa sayılarında olur desem yanlış olmaz bence. Kitap başlıyor ve okuyoruz. Bir balıkçı kaybolacak ama cümlede geçen her bir nesnenin bilimsel veya tarihsel açıklamasını, çevredeki betimlenen her bir nesnenin, ağacın veya bir yerin detaylarını da okuyoruz. Yine okuyoruz, o bölüme ait sonuç gelemeden hâlâ okuyoruz ama Schatzing’e yetmiyor, yazdıkları tatmin etmiyor ve hâlâ okuyoruz. Sonra o bölümün son paragrafının sonlarına doğru ilgili bölüm sonuçlanıyor. Diğer bölümlerde ve sayfalarda da bu konu tekrarlandıkça tekrarlanıyor, kitabın ana konusu bir adım ileri giderken yan konular büyüyor ve büyüdükçe yeni yeni olgular ortaya çıkıyor ve buraları da okuyoruz. Buraları böylesine uzatarak anlatıyorum ki kitabın bu eksisini daha iyi anlatabileyim diye. Hele ki sayfa 400 ile 550 arası kitapta hiçbir şey olmuyor desem yeridir. Bu sayfa sayısını da yukarıda dediğim gibi font ve kitap boyutuna göre yorumlarsak kaç sayfa okuyarak zamana yazık edildiğini daha iyi anlayabilirsiniz. Koskoca Avrupa’nın bir kısmını vuran ve yok eden tsunami ortalama 5 -6 sayfada anlatılırken, bilim insanlarının ise kitabın buralarına kadar doğru düzgün 5 kere bir araya gelip konuşamaması ise ayrı bir sıkıcılık. Gölde tekne gezileri, içki içmeler, o gecede karakterler arasında ateşli bir an olacak mı yoksa olmayacak mı, diğer bir karakterin babasının vefatı, kitabın ortasında babasının cenazesine gitmesi, gidiş yolculuğu ama öncesinde uçağa binmeden biriyle karşılaşıp neden okuduğumu anlamadığım gibi yazarın ise neden yazdığına hiç akıl erdiremediğim sohbetleri, uçakla gidiş, uçaktan inip akrabalarının yanına gitmesi, orada anlamsız ve gereksiz sohbetler, akşam otel odası, sabah kahvaltısı, cenaze işlemi, havaalanına geri dönüş, uçakla dönüş yolculuğu falan da filan da derken sayfa sayısının arttırılıp sayfaların artık “Sürü” haline geldiği kitabı okuyoruz da okuyoruz. Bu durum olmasa bence çok başarılı diyeceğim bir kitap. Konusu güzel olmanın ötesinde gerçekten sağlam ve bir o kadar da bilimsel. Bilimsel ama dediğim gibi bu uzatılmanın yanında bilimsel anlatımlar da uzatılmış. Kitabı inceleyen diğer birçok arkadaş kitabı beğenip bilimsel açıklamaları da beğenip bir şeyler öğrendiklerini söylemiş ama bence okunulan çoğu bilgi bir sayfa sonra ya da bir paragraf sonra unutulup gidecek cinsten. Malum 2020 yılının bizlere yaşattığı bu günlerde okunması güzel olacak bir kitap ama gerçekten uzun bir yolcuğa da çıkılacağının ve istikamet üzerinde görülen durakların hatta o duraklara bağlı diğer yerlerin de gezilip vaktimizi harcayacağımız bir kitap. Konusu olarak herkese önerebileceğim ama uzunluğu olarak da boş vakitlerinin olmayanlara, Sürü’yü okuyana kadar başka birçok kitap daha okurdum diyecek olanlara da öneremeyeceğim bir kitap.

SürüFrank Schatzing · Pegasus Yayınları · 2015668 okunma

·

239 views

İsmail

@enteresan ·

12 May 2020 02:36

Son Dakika :)) Adamı 800 aşağısı kesmiyor, punto olayına girmiyorum bile. Ama rekor Limit'te.

1 previous answer

mithrandir21

@mithrandi21 ·

12 May 2020 09:40

Aslında ilk kitabında sayfa sayısı da gayet normal ama düşünmeden de edemiyorum acaba 70 - 80 sayfa olacak bir kitabı 448 sayfa mı yaptı diye :) Bu arada Son Dakika'nın ilk ve tek incelemesine bakar mısın, onda da yazan arkadaş paragraflar arası alakasızlıklar var demiş. Schatzing'de olan bir kusur sanırım bu durum.

7 next answer

Bu yorum görüntülenemiyor

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

mithrandir21