Spoiler İçerebilir Dolu dolu bir sayı olmuş ve konuları da genel olarak hayatın içinden, bizi bir şekilde etkileyen konular: Kürt Meselesi, 1915 Ermeni Meselesi, Şeyh Said İsyanı; Kafkas ve Kırım Halklarının Zorunlu Göçleri; Yanan Tarihi Yapılar, 14 Şubat Mitolojisi ve Zeus, Mimar Sinan Hakkındaki Bir Olay ve Avrupalının İnsanat Bahçesi gibi. Kürt Meselesi başlığında değerlendirilen konular fazlasıyla taraflı bir şekilde ele alındığını düşünüyorum. Bu kadar rahat bir halde Türklerin Ermenileri basit hesaplarla yok ettiğini söylemek art niyetten öte bir şey değildir. Tek taraflı bir bakış açısıyla bu olayları izah etmek insanı komik duruma düşürür. Yani artık bir noktada zırvalandığını hissediyorsunuz. Bakıyorsunuz anlatılanlara öyle her şey güllük gülistanlık, Türkler Ermenilerin ve Rumların mallarına konumlarına el koymak için bazı bahaneler üretip göçe zorlamışlar ve katledilmelerine vesile olmuşlar. Beşikçi'ye göre olay şöyle: "İtihat ve Terakki'nin merkezi umumisinin değişmeyen üç üyesi, Doktor Nâzım, Doktor Bahattin Şakir ve Ziya Gökalp bu konular üzerinde çalıştılar. Bunun yanısıra Osmanlı ekonomisini millileştirmek emeli var. Örneğin 1915'te bir sayım yapılmış. O sanayi sayımında İstanbul'da, Ege'de, Akdeniz yöresinde sanayi adına ne varsa % 95-96 oranında ya Rumlar ya Ermeniler üzerinde kayıtlı. Sonunda şu karara vardılar: Karadeniz bölgesindeki Rumlar (Pontus Rumları) sürgün edilecek. Kapadokya'daki, Ege'deki Rumlar, Ege adalarına veya Yunanistan'a sürgün edilecek. Ermeni nüfus, tehcir adı altında yok edilecek, çürütülecek. Kürtler Türklüğe; Kızılbaşlar da Müslümanlığa asimile edilecek, Rum ve Ermenilerin ellerindeki mallara el konulacak, bunlar Müslüman Türk tüccarın denetimine verilecek." Ancak bütün bu senaryoyu oluştururken bir bakıyorsunuz farkına varmadan bir şeyler kaçırıyor kaleminden. Yukarıdaki senaryoya göre ortada bir şey yokken başka nedenlerden dolayı bu olaylar yaşanmış, ancak "...1915 ve daha öncesinde örneğin 1984'te Sason'da Ermenilerin bir milli hareketi var." diyor ve bu hareketin de Osmanlılar adına Kürtler tarafından bastırıldığını yazıyor ve yine " Bir de 1909'da Kilikya'da Ermenilerin bir hareketi var" diyor. Peki neydi bu olaylar? Hani bir şey yoktu ya! Ülke bu tarihlerde ölüm kalım savaşı verirken Ermenilerin bu olayları neydi? Kurtuluş savaşımızda biz cephedeyken, Ermeniler ne yapıyordu bu sırada? Hoş ya! İsmail Beşikçi'ye kalırsa Kurtuluş savaşı da olmamış bakın neler diyor: " Hani düvel-i muazzama deniyor ya, öyle değil. Devlet kimlerle savaşmış? Ermenilerle, Rumlarla, Pontuslularla, Süryanilerle, daha sonra Kürtlerle savaşmış. Osmanlıların "düvel-i muazzama'sı bu. Ama İngiltere, Fransa değil, çünkü onlara karşı tek kurşun atılmamış." Neyse böyle yanlı değerlendirmelere fazla da diyecek bir şey yok. Kendi açımdan şunu söyleyebilirim. Evet, zorunlu göç sırasında masum insanlar zarar görmüştür, Ermeni çetelerinin yaptığı hainlikleri tüm Ermenilere mal etmek haksızlıktır. Ancak böyle toplumsal olaylarda masumları bunlardan ayırmak zordur hatta pek mümkün de değildir. Diğer taraftan Ermenilerin yaptığı bu hainlik cezasız bırakılmazdı ve eğer Türkiye kurulmamış olsaydı paramparça olsaydık o zaman bu Ermeni çetelerinin yapacaklarını düşünmek bile istemiyorum... En fazla dikkatimi çeken bu konuya değinmek istedim. Yine bu konunun yanında Kafkas Halklarının trajedisi ve Medeniyetin Beşiğindeki! Avrupalıların kurdukları İnsanat Bahçesini "Zoo Humain" kaçınız duymuştur bilmiyorum....

Ntv Tarih Sayı 49 (2013 Şubat)NTV Tarih · NTV Yayınları · 20134 okunma

·

44 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ethos