Gönderi

453 syf.
9/10 puan verdi
Eğer ki bir romanın ana karekteri bir gazetenin polis muhabiri ise, roman da cinayet romanı ise şüphesiz böyle bir romanı Michael Connelly'den iyi başka kimse yazamazdı. Kurgu seri katil romanı ama öyle sıkça boy gösteren o saçma sapan seri katil romanlarıyla alakası tabii ki yok. Zaten bu romanın orjinal yayın yılı 1995 olmasından ötürü zaten günümüzün komedi seri katil romanları ile kıyaslanMASI söz konusu olamaz. Kurgu her ne kadar seri katil romanı olsa da Connelly kurguyu öyle bir kurmuş ki okuyup romanı bitirdikten sonra insanın damağında tat bırakıyor. Çünkü katilimiz öyle çocukluğunda kötü günler geçirdiği için vahşice cinayetler işleyen bir psikopat değil tam aksine akıl dolu zeka dolu ve okuru yeterli seviyenin de üstünde meraklandıran kişilik. Connelly romanlarının hoşuma giden başka bir yanı da gerek romanlarının ana karekterleri olsun gerekse yanda ki 2. veya 3. karekterler olsun farklı romanlarında ufak da olsa karşı karşıya getirtip okuruna çok güzel sürprizler sunmasıdır; mesela bu romanın da "Los Angeles Times" gazetesinin yazarı Keisha Russell biliyorsunuz ki "Betondaki Sarışın" adlı romanda ki gazeteci olayından sonra "Son Çakal" adlı romanında da karşımıza çıkmıştı. Hatta da Bosch'un annesini bulmasın da bayağı bir yardım etmişti ama Connelly romanlarında bu tadı alabilmek için romanlarını kronolojik sıraya göre okumanızı tavsiye ederim. Şahsen ben yaklaşık 3buçuk yıldır Connelly romanlarını edinmeye başladım ama sadece Şair, Kan Bağı, Betondaki Sarışın ve tabii ki de en az bulunanı Bagajdaki Ceset adlı romanlarına ulaşamadığım için seriye Tünel Fareleri ve Kara Buz hariç başlayamamıştım iyi ki de başlamamışım diyorum yoksa bu küçük ama önemli ayrıntılardan zevk alamayacaktım.
Şair
ŞairMichael Connelly · Epsilon Yayınevi · 2000254 okunma
·
30 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.