Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Gönderi
Bu yoruma başlamadan önce sizi uzunluğu konusunda uyarmak isterim çünkü bu kitaba böyle bir yorum gerekliydi. Uzun bir süredir fantastik okumuyordum, Hekate'nin Kızları bunu değiştirmek için meğerse en iyi seçimmiş. Kitapta yok yoktu. Ciddiyim. Cadı, Peri, Vampir, Deniz Kızı, Tanrıça, Titaniçe... Elbette hepsi derinlemesine işlenmemişti ama vardı yani. Kitaptaki evren çok yoğun bir fantastik içeriyordu ve ben buna bayıldım! Konusundan kısaca bahsedip hemen anlatmaya devam edeyim en iyisi. Büyüye dair içinde hep ilgi bulunduran ana karakterimiz Erin bir gece bir olay yaşıyor. O olaydan sonra kendisine Vhartlox Cadı Akademisi'nden mektup geliyor ve aslında bir cadı olduğunu daha sonrasındaysa içinde yatan çok güçlü bir gücü olduğunu öğreniyor. Ben genellikle kız ana karakterleri pek sevemiyorum. Benim için ya ortalamadırlar ya da nefret ederim. Bu kitapta bu söz konusu bile değil. Erin'e resmen bayıldım! Çok güçlü olmasının yanında da nasıl desem bana içten geldi. Mesela bir olay olduğunda benim içimden verdiğim tepkiyi Erin de birkaç satır sonra aynen veriyordu. Davranışları bana mantıklı geldi, sık sık onunla empati kurdum, benimsedim onu. Size onun hakkında söyleyebileceğim bir diğer şeyse yazarın da dediği gibi, Erin'in tehlikeyi kendine çeken biri değil tehlikenin ta kendisi olduğu. Bu o kadar doğru ki! Kitap boyunca Erin'in başına gelenleri okurken aynı zamanda onun ne kadar tehlikeli biri olduğunu okuduk. Aslında yalnızca Erin'i değil kitaptaki tüm karakterleri çok sevdim. Ben bir fantastik kitap okurken oradaki evreni sevmeyi istediğim kadar iyi kötü fark etmeksizin tüm karakterleri de sevebilmeyi istiyorum. Bunu başarabilen sayılı kitaplardan biri oldu Hekate'nin Kızları. Erin'i her ne kadar sevsem de kitaptaki favorim kalbimi fetheden İan. Açık konuşacağım, en başta benim için ortalamaydı. Gözümde sıradan bir erkek karakterdi, ona bu kadar bayılmayı beklemiyordum. Onu bu kadar sevmemi sağlayan şey spoiler ama yalnızca okuyanların anlayabileceği bir şekilde ifade edebilirim. Mektuplaşma kısmı. Orayı o kadar sevdim ki tekrar tekrar okudum. İan'ın cümleleri çok ama çok güzeldi. Başka bir sahne daha var, orayı da aynı şekilde ifade edeyim: "Evim yıkılıyordu." Ay öldüm oraları okurken öldüm. Gerçekten çok tatlıydı, İan'ı alıp böyle kalbime gömesim gelmedi değil. Yalnız söylemeden de geçmeyeyim bazı karakterlerden pek bahsedilmemesi beni biraz üzdü. Örnek vermem gerekirse Pitsy'i çok okuyamadık, tanıyamadım bile onu doğru dürüst. Bunun dışında mesela Serene'ye bayıldım ben, farklı biriydi ve onun diyaloglarını hep yüzümde bir tebessümle okudum ama onu da aynı şekilde çok okuyamadık. Figi de herkesin seveceği bir karakterken aynı durum onun için de söz konusu. Ama bu kitap serinin ilk kitabı olduğu için bunun üstünde çok durmuyorum sonuçta her şey daha yeni başlıyor, onları da okuruz elbet. Az önce de dediğim gibi kitap seriye giriş kitabıydı. Yani cadılığı gördük, akademiyi gördük, karakterleri gördük asıl her şey serinin devamında olacakmış gibi geliyor. Yalnız, kitaba giriş kitabı dedim ama sıkıcı olduğunu düşünmeyin kesinlikle. Yazar tüm bu saydıklarımı olabilecek en güzel şekilde yazmış. Olayların işleniş biçimi olsun her şey mükemmeldi. Bahsetmek istediğim bir diğer konuysa bu kitapta korkunç derecede emek olduğu. Yani öyle sıradan bir fantastik kitap olarak görmüyorum ben bu kitabı. Yazarın kurgunun üzerinde ne kadar düşündüğü ortada. İçine serpiştirmiş olduğu kendi çizimleri, çeşitli yerlerden bulmuş olduğu kitaba uygun alıntılar, kitabın kendi alfabesi ve o alfabeyle yazılmış bir sürü metin ve deşifreleri... Yani kimse bu kitabın öyle alelacele yazılmış olduğunu söyleyemez. Kitap tam bir bütündü, başta karşılaştığımız bir durum, olay veya cümle çok sonra karşımıza çıkıyordu. Bunun örneklerini defalarca okuduk. Yazar sonrasında olacak olayları, temelini atıp yazmış. Yorumumun gitgide uzadığının farkındayım ama benim söyleyeceklerim bir türlü bitmiyor işte. Kitaba her ne kadar beklentiyle başlamış olsam da bazı konularda tereddütlerim vardı. Bunlardan biri yazarımız Türk olduğundan ve karakterler yabancı olduğundan anlatımda herhangi bir sıkıntı çıkabilme ihtimaliydi. İnanın bana okurken özellikle buna dikkat ettim ve çevirilmiş kitap okumaktan hiçbir farkı yok gibiydi. Her neyse, yazarın diline gelelim. Kendisinin betimlemeleri tam yerli yerindeydi. Ne bana kitaptaki evreni anlamakta güçlük yaşatacak kadar az ne de okurken beni boğacak kadar çoktu. Fantastik ögeleri kafamda canlandırırken hiçbir sıkıntı yaşamadım. Ama benim dikkatimi daha çok çeken benzetmeleriydi. Diğer yazarların kaleminden ayıran yön bence bu: benzetmeleri. İlgimi çekti açıkçası benim, farklı ve güzellerdi. Bazı şeyleri anlamama çok yardımları oldu.. Her şeyden bahsettim bir tek kitabın sonundan bahsetmedim değil mi? Son beklediğimden daha yaratıcı ve şaşırtıcı bir şekilde bitti. Kitabın ilerleyişinden dolayı sonda pek şaşırmayı beklemiyordum. Ama hayır, beklemediğim şeyler oldu. Aynı zamanda ikinci kitapta neler olacağına dair kafamda bir çok fikir oluştu. Mesela Critza ve Constantine karakterlerini daha çok göreceğiz sanırım. Yorumu daha fazla uzatmak istemiyorum zaten yeterince uzadı, son birkaç şeyden daha bahsedip bırakayım o zaman. Kitabı okuduğunuzda fantastiğe doyuyorsunuz, eğer bu seriye başlamak için diğer kitaplarını beklemek gibi veya bundan hemen sonra başka bir fantastik okumak gibi fikirleriniz varsa yapmanızı önermem. Yani o kadar fantastik var ki inanın doyuyorsunuz olur da devam ederseniz fantastik okumaya bir süre sonra gına gelebilir artık. Araya başka kitaplar alarak okumanızın sizin için daha iyi olacağını düşünüyorum. ^^ Kitabı deli dehşet önerdiğimi söylememe bile gerek yok bence. Türk yazardan böylesi güzel bir kitap okumak cidden çok güzel bir histi. İkinci kitabın da Ekim'de çıkması bekleniyormuş, serinin diğer kitaplarını okumak için sabırsızlanıyorum. Eğer yorumu bu kadar okuduysanız çokça teşekkür ederim. <3
Kitap dolusu sevgilerle! ♥
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.