360 syf.
·
Not rated
"Câni geziyor dipdiri... Can vermede ma'sûm!
Suç başkasınındır da niçin başkası mahkûm?"
Bu kitabı bir alıntıyla anlat deseler şüphesiz bu olurdu. İstiklâl Marşı ile tanıyıp bildiğimiz Mehmet Akif'i anlamak, asıl kişiliği olan milli dayanışmadaki önemli rolünü anlayarak olurdu elbette. Bu kitap da onu anlamak adına en önemli adımdı benim için.
Kitap 3 kısımdan oluşuyor; tefsir yazıları, manzum tefsirler ve vaazlar. İçerik tamamen Mehmet Akif'in kaleminden değiştirilmeden alınmış, dili günümüz Türkçesinden biraz uzak olabilir, fakat dilinde aşina olduğumuz kelime gruplarının da olması ve kitabın sonuna eklenen "kitapta geçen anlaşılmayabilecek kelime ve kelime gruplarının kitapta geçen anlamları" verilen sözlük yer alması okunması açısından önemli faktörler. Kitabın derlenmesi, gruplaştırılması, okumayı kolaylaştırmak için aralıksız ilerleyen bölümlere ara başlıklar eklenmesi okuyucu adına çok ince bir düşünce. Ve derleyen 
M. Ertuğrul Düzdağ, Mehmet Akif Ersoy açısından derin bir bilgi birikimine sahip olduğu her dipnotta bir kere daha anlaşılıyor. Örneğin 222. Sayfada;
"Bu kitapta derlenen yazı ve konuşmalarındaki samimi duygu ve ızdırabı, hatta sadece buradaki birkaç satırda söylediklerini anlayıp hissedebilirsek, Âkif Bey'in büyüklüğünü de anlayabiliriz. 'Manzum Tefsirler'i ve Safahat'ta 4. kitabın sonundaki ve 'Berlin Hatıraları'ndaki mısraları –bugünün şartlarında, o günlerden uzakta bile olsa– okuyan bir mü'minin –yani hepimizin– dinimiz ve o zaman ızdırap çekmiş olan kardeşlerimiz için duygulanıp gönzlerimizin yaşarması lazımdır."
dipnotu bile tek başına kitabın hangi ellerden geçtiğini anlatmaya yetmiştir.
·
42 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.