Gencecik bedenlerin hayalleri yok oluşu ve savaşların gerçek yüzüHiç bir fikir sahibi olmadan elineze bir kitap çeker ve kitap hakkında hiç bir fikir sahibi olmadığınız için kitabı okuyup okumamakta kararsız kalırsınız. Çevrenize sorar ya da İnternete kitapla ilgili yorumları okuyup kitabı okumaya karar verirsiniz.
Her kitabın ilk 20 sayfası, Maca çıkmadan önce ısınma hareketi yapmaya başla futbolcular gibi kitaba ısınmaya çalışırsınız eğerki kıtaba ısındıysanız kitabın bir kahramanı ile kendinizi özdeştirip kitabın bir kahramanı gibi romanın içinde yaşarsınız.
....
Kitabın en dikkat çeken yanı dış ülkelerin egemenliği altına almak için teorilerin geliştirdiği Bi coğrafya ve bu coğrafyada söz hakkı olmayan kadın olmak
...
Kitabı okumaya başladığında ilk önce karşına erkeklerin egemenliğin fazla olduğu, yasaların kadınların aleyhine olduğunu ve gencecik bedenlerin duygularının yaşlı erkekler tarafında son bulduğu görürsün. Bunla sınırlı kalmayan süreç küçücük bedenlerin son bulduğu duyguların ardından ikinci darbe erkek egemenliğin ön planda olsasından dolayı kuma ile dahada karmaşık bir hal alıyor.
Kitabı okumaya başlarsın okudukça içini bir hüzün kaplı çünkü savaşın kaybeni hep çocuklar ve kadınlar oluyor.
Savaşta yitirilen gencecik bedenler ve geride annesiz babasız kalan kız çocukların çaresizce kendilerinden 50 yaş büyük erkeklerle evlenmesi.
.....
Bunla birlikte olay daha da karmaşık bir hal alması, kitabı okurken farkında olmadan göz yaşlarının kitabın sayfalarına döküldüğünü görürsün..
Bu yaşıma kadar okuyupta ağladığım tek kitap sanki bir kitabı okumamış kitabı bir sinama
salonunda izlemişim gibi..
....
Kitabı bitirdikten sonra çok değer verdiğim birinin şu lafı aklıma GELDİ.
"HER BAŞARILI KADINI ARKASINDA KENDİSİ VARDIR."
Malesef ki yaşadığımız coğrafyada hiç bir başarılı kadının arkasında kimse yoktur.