Gönderi

352 syf.
·
Not rated
Markette alışveriş yaparken kapağı dikkatimi çekti, adı da dikkat çekiciydi, arka kapağı da okuyunca alıp okumaya karar verdim. Etkinlik kitapları arasında kafa dağıtmak için okudum. Annie'nin anlattığı bölümde: "O kadar çok nankör hastamız var ki… Hayatlarını kurtarırsın, nasıl kurtardığın hakkında şikayet eder, canlarını yaktığımız için dava açmakla tehdit ederler. Tıp minnetsiz bir mesleğe dönüşebilir." diyor. Bunları okuyunca bizim buralardaki durumu düşündüm. Tam tersi. Burada kurtar da nasıl kurtarırsan öyle kurtar. Şikayet hatta şiddet hastayı kurtaramayınca ortaya çıkıyor. Emily (Dickinson)'nın anlatıcı olduğu bölümde: "Babam tarafından bir zamanlar çekilmiş bir fotoğrafımdı. Hobilerine düşkün bir adamdı. Bütün yeni çıkan aletleri alırdı." cümlelerini okuyunca koptum. Çünkü babamda bire bir aynıydı hatta babamın fazlası vardı. O aldığı yeni aletleri söker içlerini incelerdi. Merak işte... Hikayede her karakter yaşananları, olayları kendi ağzından anlatıyor. Bu da Crash, Bakış Açısı gibi filmleri hatırlattı. Ayrıca Christine, Annie ve Faith'in yaşadıkları özellikle son bölüm bana bir filmi anımsattı ama adını hatırlayamadım. Her karakterin kendi açısından anlatması farklı bir kurgu olabilir ama Bir tarafta Emily Dickinson, William Shakespeare, José Rizal, Danny'nin edebi konuşmaları, diğer tarafta George, Christine, Annie ve Faith gibi aykırı tiplerin argo ve erotik konuşmaları dengeyi bozuyor, hikayenin akışı dağılıyor. Filipinli Christine; neden erkeklerden nefret ettiğini anlatırken Ferdinand ve Imelda Marcos'tan bahsediyor. Imelda için zevk sahibi, soylu, güçlü diyor. O dönemler aklıma geldi, ne olaylar olmuştu, basın günlerce bahsetmişti. Ayakkabı, mücevher ve sanat eserleri koleksiyonlarıyla meşhur Imelda'nın ayakkabı odasının resimleri hâlâ gözümden gitmiyor. Sürgün sonrası 3000 çifte yakın bu ayakkabılar bir müzede sergileniyormuş. Bookamin ilginç bir keşif / deneyim. Daha doğru dürüst e- kitap okumamış biri olarak bu keşfi denemek istemem. Bana böyle bir keşif yok demeyin, çünkü bir film ya da kitapta geçen özellikle teknolojik ürünler bir süre sonra mutlaka satışa sunuluyor. Gelelim sonuca; adı ve arka kapağına kanarak aldım. Eğlenceli bölümleri olmasına rağmen beklediğimi vermedi. Çok fazla küfür ve erotizm içeriyordu. Neredeyse Grinin Elli Tonu serisi yanında masum kalacak. Gerek var mıydı bu kadarına? Bence yoktu. Alıp okumalı mı? Boşa zaman kaybı demek ağır kaçar belki ama okuyunca size bir şey katacağını zannetmiyorum. Edebi konuşmalardan çok argonuzu geliştirirsiniz ancak tabii pornoya yakın erotizme katlanabilirseniz. Onur listesine girmiş, bol ödüllü bir yazar neden böyle popülerlik peşinde, edebiyat dışı bir kitap yazmış acaba?
Tanrı'nın Çılgın Planı
Tanrı'nın Çılgın PlanıIsagani R. Cruz · Martı Yayınları · 2016241 okunma
·
25 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.