Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

317 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Necip Mahfuz Nöbel ödülünü kazanan ilk Arap olarak biliniyor. Aynı zamanda kendisi “Ortadoğu’nun Balzac’ı” olarak nitelendiriliyor. Yaşadığı döneme oldukça fazla eser bırakan Necip Mahfuz , üretken ve nitelikli eser vermeyi başaran yazarlarımız arasında. Midak Sokağı 1988 Nobel Edebiyat Ödülü’nü Necip Mahfuz’a kazandıran eseri olmuştur. Necip Mahfuz yaşadığı sokağı çok sevmekte olup , birçok kez yaşadığı alandan ayrılmayı zorunlu nedenlerle bile olsa kabul etmeyen bir yazardır. Midak Sokağını da kendi sokağıyla özdeşleştirdiği aşikardır. Midak Sokağında yaşayan her birey ilmik ilmik işlenmiş. Karakterleri bu romandan çıkarsanız bile , o karakterlerin tek başlarına bir romanı yazılabilir. Çok yönlü , kendi içlerinde değişen ve gelişen karakterlerin bolluğu tabii ki biz okuyucuya bir başka tat veriyor. Romanın ele aldığı konulara çok da yabancı değiliz aslında. Bir sokaktaki insanların birbirinden ayrılan duvarlarla nasıl değiştiği ya da ortak çıkarlar doğrultusunda nasıl birleşebildiğini , aynı dedikodu etrafında nasıl şekere koşan karınca kolonisi gibi koştuklarını , “namus” adı verilen saçma sapan bir kavram ardına nasıl düştüklerini mükemmel bir dille anlatmış. Hamide ve Abbas romanın iki zıt karakteri zoraki bir aşk çerçevesi altında buluşturuyorlar. Hamide tüm değerlerin yıkımını sembolize ediyor. Anne olmayı , evlenmeyi reddeden , erkeklerden hoşlandığını kabul eden ve kaderinin ayağına gelmesini değil de kaderini oluşturmayı tercih eden , halk arasında adı “Orospu” olan oldukça dinamik bir karakter. Abbas ise mahallesine aşık, saf ve Hamide için yanıp tutuşan bir delikanlı. İkisinin arasındaki ilişki çoğu zaman ilkel benlikle toplumun savaşını bize izlettiriyor ve biz bir taraf tutmakta çok zorlanıyoruz. Vicdanımız ve gerçek benliğimiz arasında sıkışıp kalıyoruz. Bu Müslüman mahallesinde yok yok. Bir kere dilencilik büyük bir geçim kaynağı, Zaita insanları sakatlamakta usta olan aynı zamanda yan komşusu Hüsniye’ye aşık bir kadın. Dilenci olarak büyümüş ve bu işin inceliklerini gayet iyi bilmekte. Mahallenin dişçisi olan Dr. Buji ile iş arkadaşı . Dr Buşi mahallenin dişçisi ve taktığı altın dişlerle meşhur , bu dişleri nereden bulduğunu tahmin edersiniz ) Kendini yeni peygamber sanan ve vahiylerin ona İngilizce geldiğini düşünen Şeyh Derviş, kendini her şeyin sorumlusu sanan , mahallede herkesin ondan akıl aldığı , her işe burnunu dini kullanarak sokan ve iyi bir insan olduğunu düşünen Rıdvan Hüseyni, para babası ve kendinden yaşça küçük olan Hamideye olan arzusuyla kafayı bozmuş , cinsel gücünü her daim zirvede tutmak için değişik ilaçlar içmesiyle meşhur olan yaşlı ve zengin Salim Elvan, çöpçatanlığı ile bilinen Ümmü Hamide , ton ton tatlıcı Kamil Amca ,eşcinsel kahveci Kirşa ve İngiliz askerleri ve savaş ve Hitler’in gücünden kazanan kimseler , Hitler’in çöküşüyle yerle yeksan olanlardan oluşan bu mahallede ağızlarda Allah , evler de olanlar ise işte belirttiğim gibi … Çok çok güzel bir toplum eleştirisi , bizim toplumumuzun üzerine bu kitabı bir puzzle parçası olarak koysan sırıtmaz , o derece bizden bir kitap. Okuyun , okutturun , tanıyın bu yazarı. Yaşadığı dönemde adına ölüm fermanı çıkartılan bir yazar kendisi , çok çok kıymetli. Zaman az , okunacak kitap çok, bu kitabı mutlaka listelerinize ekleyin.
Midak Sokağı
Midak SokağıNecib Mahfuz · Sabah Yayınları · 19901,511 okunma
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.