Yaşamak, yaşamak,yaşamak. Kendimi umutsuzluğa kaptıracağım anlar, üç kere bu umut dolu sözü tekrarlamalıyım. Kelebek kitabından bir alıntıyla başladım yoruma çünkü bizim Kelebek de bu sihirli sözcükleri tekrarlamaya devam etmiş ki ikinci kitabını bizlerle paylaşmış. Kelebek kitabını okuyanlar olayın gerçek bir hayat öyküsü olduğunu biliyorlar ama bilmeyenler için söylemiş olalım. On üç yıllık kürek mahkumluğundan özgürlüğüne kavuştuğu olayları anlatır kitap. İlk kitaptaki kadar sürükleyici olaylar bulamazsınız ama yine de okumaya değer bir kitap olduğunu düşünüyorum. İntikam alma arzusuyla sürekli para biriktirmeye çalışan Kelebek çeşitli maceralara atılır. Bu serüvende sürekli şanslı tarafta olanlardandır. İntikam hırsıyla hiç pes etmez ama bu yüzden bazı şeylere de geç kalır Kelebek. Sonra hayatının aşkıyla tanışır ve hayatının en güzel yıllarını işlemediği bir suç yüzünden on üç yıl kürek cezasına çarptırılmasında rol alan insanlardan intikam alma isteğinden bile vazgeçer. Kitap; Kelebeğin çocukluğu, ilk gençliği, ailesi daha fazla yer tutar kitapta. Haklılığını intikam almadan duyurmak için kitap yazmaya karar vermesi de anlatılır. Kitap basıldıktan sonra okurların geri dönüşleri aslında Kelebek’in bence intikamını aldığının bir kanıtıdır. Hayatlarının en zor anlarında bile pes etmeyen, intihar eşliğine gelmiş insanların bu kitap sayesinde vazgeçtini de yazar kitap. Gerçek bir yaşamdan ve yaşayan kişi tarafından yazılmış olsa gerek yazar yaşadıkları duyguları bizlere geçirebilmiş. Yazar olmadan böyle güçlü eserler yazılabiliyormuş demek. Kitabı okuyanlar eleştirilerde bulunmuşlar fakat benim eleştirebileceğim tek nokta kötü bir çeviriye rast gelmiş olmamdır. Yine de kötü çeviriye rağmen çok sevdiğim bir kitap oldu. Sizlere de tavsiye ederim. Önce Kelebek daha sonra Banko..

BankoHenri Charrière · E Yayınları · 2010655 okunma

·

95 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Mine aksoy