Bana sorarsanız okumanın , yazmanın , izlemenin her bir eyleminin bir matematiği olmalı insanın. En azından kendini bulmak ve kendini yetiştirmek , beslemek isteyen bireyler için.Çünkü okumalı ve kazanmalısın yeni cümleler yeni hayaller ve yepyeni hisler. Sadece bilmek değil demeyi istediğim. Bilmenin de ötesinde insanın yalnızca vakit geçirmek ve eğlenme aracı dışında da yaşamalı tüm aktivitelerimiz. Her bir yerde yaparken bir şeyler bir cümle mesela ,bir kare, bir tutku ,tek bir sözcük ya da aldığın tertemiz bir nefes dünyanı aydınlatabilmeli, renginin yepyeni bir tonunun olduğunu fark ettirebilmeli. Yaşarken bir şeyler oluşturabilmeli insan; yaşamak araçken hissedebilmek amaç olmalı... Anne Frank ile ilgili her şeyi gerek kitap , gerek önsöz , sonsöz ve bilimum belgesellerden öğrenebilirsiniz. Asıl paylaşmanız gereken bu minicik kızın içine sığdırdığı kalabalık hayal ve UMUT'lar... Bunca filme ve tiyatro eserine konu olmuş ve diğerlerinden öne geçmiş olması ; tüm tarihi ve önyargılı biçimleyişlerden uzak ve şeffaf bir yaşamı bize sunuyor olmasından kaynaklı bence. Birçok esir(ölüm kampı) okuduk,izledik , dinledik son sıcak savaş dönemine ait ama burda yönlenmeyen bir ev yaşamı söz konusu olmuş... Filminde anlatılanlar yine kamptaki zorlu şartların üzerinden yola çıkmış olsa da kitapta daha çok Anne'i bulup daha başka bir ırkçılık portresi görebiliyorsunuz hem de bu virüs zamanında olması daha da bir fark yaşatıyor açıkçası. Anne Frank'in yaşamı her ne kadar kazanılmamış bir sınav gibi dursa da aslında hiç de bu şekilde olmadığını anlatacak en büyük kanıtı tüm dünyada binlerce kişinin beyinlerine ulaşabilmiş satırlarının olması. O kamptan kurtulan insanların çoğundan çok kazanmış olan ve YAŞAYANDI... Yaşamak denilen kavramda özü bulup dünya amacının ne olduğunu kavrayamamış olduğun bir seri içinde olmaktansa Amaç uğruna verilen her bir Can daha anlamlı geliyor kitabın sonunda... Hiç kasti ölüm olmasa mesela insanların ellerine böyle bir fırsat geçirdiğinde avcı toplayıcılık zamanıçlarında korkarak mağarada saklanmak zorunda oldukları hayvanlardan daha vahşi olabileceklerini nereden bilebilirdik ki ! Onlar da bilemedi... Özgürlük nedir ? Diye soruyor filmin sonunda ve cavabını veriyor Otto Frank(babası) : "Özgürlük , hiç kimsenin sana zarar vermeyeceğinden emin olarak uyuyabilmektir." Dünyada çok fazla Amaçlarımız dışında yaşayamaya başlamadık mı sizce de? Fütüristik yaşayacağız derken gerçekten de en önemli manevi uzvumuz olan vicdanımızı mı kaybettik yolda? Sona gelirken ; ( İnşaallah) Bu kitapla ilgili * Unutmamak ve unutturmamak * Önceden okumamış olduğum için üzüldüğüm bu kitabı henüz kendini bulmaya çalışanlarla tanıştırmak * Amsterdam' daki Anne Frank Evi Müzesini elimde kitabımla gezebilmek... Tek bir cümlede bu kitabı anlatır mısın deseler ne mi derim? HAYALLER ENN GÜÇLÜ ANTİDEPRESANDAN DAHA KUVVETLİ ETKİ GÖSTERİR olurdu... BENCE!

Anne Frank'ın Hatıra DefteriAnne Frank · Epsilon Yayınevi · 20227,6bin okunma

·

21 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

YEŞ!L