Gönderi

336 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Milan Kundera - Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği,1984
rastgeleerisimlibellek.blogspot.com/2020/06/varolma... "Sadece tek bir hayat yaşadığımız için bu hayatı öncekilerle karşılaştıramaz ya da kusurlarımızı gelecekteki hayatlarımızda gideremeyiz; bu nedenle de ne istediğimizi bilemeyiz."(syf:16) Hafiflik? Ağırlık? Beni şaşırtan bir romandı. Kundera'yı ilk kez okudum, Çek- Fransız asıllı ve halen yaşayan bir yazar Kundera. 1929 doğumlu. Şaşırtan dedim çünkü, enteresan bir biçimde, kurguyu anlatırken yazar, sanki sahneyi durdurmuş ve başlamış sahneye ışık tutup, şu şöyle, bu aslında bundan dolayı böyle diye, parantez açmaya. Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği bu yüzden güzeldi evet bence, değişikti çünkü. Yazarın konular (ki bu konular, politika, aşk, ilişki, cinsellik, varoluş, düşünceler, felsefe gibi çeşitli şeyler) üzerine defalarca ve defalarca kez parantez açması, kitabı gerçekten türünün güzel örneği yapan şey. Yansıttığı dönem de keza, Çekoslavakya'nın dağılış süreci, Prag baharı, Komünizm rüzgarı. Karakterler üzerinden, hayatı sorgulamış yazar. Teraza'nın gözünden ayrı. Tomas'ın ayrı. Sabina ve Franz'ın. Hatta son bölüm, Karenin'e adanmış. Karenin Tomas ve Teraza'nın köpekleri, iki kedi annesi olarak çok etkilendiğimi söyleyebilirim. Ve bu bölüme hayran kaldım. "Tereza anladı, her bir tavşanı kendisinin Karenin'i sevdiği kadar sevseler köylülerin hiç bir hayvanı öldüremeyeceklerini ve hayvanları ile birlikte açlıktan öleceklerini anlayabilecek kadar uzun süredir köyde yaşıyordu. Gene de kadının sözleri ona hiç de dostça gelmedi. "Anlıyorum," dedi hiç karşı çıkmadan. Ama çabucak arkasını döndü kendi yoluna gitti. Köpeğine duyduğu sevgi onu insanlardan koparıyor, yalıtıyor duygusu içindeydi. Hüzünlü bir gülümsemeyle bu sevgiyi bir gönül serüveninden daha büyük bir dikkatle saklanması gerektiğini düşündü."(syf:305) Öyle bir kitapki, Nietzsche ve Decartes konu edilmiş. Tomas üzerinden Komünizm ve karşıtlığı ele alınmış. İnce ince göze sokmadan politika işlenmiş. Teraza da fotoğraflamış. Defalarca ve defalarca aldatılan Teraza ve de; "Yaşamlarımızın her saniyesi sonsuz kere yineleniyorsa, İsa'nın çarmıha çivili olduğu gibi biz de sonsuzluğa çivilenmişiz demektir."(syf:13) Sonsuz kere, sonsuzluğa çivilendi. Asla vazgeçemedi aldatmaktan Tomas. Ve bunları ayrıntılarıyla anlattı Kundera, çünkü ona göre her şey hayattı ve kurguda parantez açıp hepsini yazmalıydı. Yazdı. Kitabın en sevdiğim yanı ne kurgusu oldu, ne karakterleri, ne dönemi; buydu, yazarın her konuya değinmesi, işlemesi, anlatması uzun uzadıya. Aslında iki günde okunup biterdi, ben meşgalelerimden fırsat bulamadım. Yani ne bileyim, çoğu görüşün aksine bana hiç de sıkıcı gelmedi. Mesela yine bi Kundera kitabı ekledim sepete. Edebiyat söyleşilerinde almıştım Milan Kundera önerisini, sanırım sebebi buymuş, Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği'ni, Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği yapan tam da bu çünkü, edebiyat söyleşilerinde geçmesi Milan Kundera'nın adının, boşa değil. Uzun uzadıya kurgu, durdurma, açma, anlatma, karşılaştırma, ruh hallerine girme, karekterleri analiz etme, niye öyle yaptıklarından bahsetme hepsi, incelikli ustalık. Peki ne kalıyor elimizde, şöyle bi geriye dönüp baktığımızda. "Gerçek insan iyiliği, ancak karşısındaki güçsüz bir yaratıksa bütün saflığı ile, özgürce ortaya çıkabilir. İnsan soyunun gerçek ahlaki sınavı temel sınavı (iyice derinlere gömülmüş, gözlerden uzak sınavı) onun, merhametine bırakılmışlara davranışında gizlidir: Hayvanlara." (Syf:308) Dipnot: Aynı isimli 1988 yapımı kitaptan uyarlama filmi de mevcut kitabın. 16.Haziran.2020
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği
Varolmanın Dayanılmaz HafifliğiMilan Kundera · Can Yayınları · 201910,5bin okunma
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.