Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

464 syf.
10/10 puan verdi
Jude!
Güzel ve kaliteli kitapları ikiye ayırıyorum: Bir an önce bitirme arzusu oluşturanlar ve olabildiğince geç bitirme arzusu oluşturanlar. ‘Adsız Sansız Bir Jude’ benim için olabildiğince geç bitirme arzusu oluşturan bir metin oldu. Daha ilk sayfadan yakalayıp beni içine çekmeyi, metni yaşatmayı başardı ve geçirdiğim bu on bir günlük okuma süreci unutamayacağım bir okuma serüveni olarak zihnimdeki yerini aldı. Thomas Hardy Adsız Sansız Bir Jude’u okurken zihnimde bir yerlerde sürekli bir fısıltı vardı: ‘Hardy çok iyi bir gözlemci ve tasvirci!’ diye. Kurduğu cümleler, kurulan bu cümlelere yerleştirdiği duygular müthiş bir hissediş sürecine sokuyor okuyucuyu. Taşra romanları penceresinde ‘İngiliz Edebiyatı’nın önemli yazarları arasında yer alan Hardy, doğayı ve doğada kurulanları çok iyi süzüyor. Hardy’nin şairliğini de hesaba katarsak anlatımındaki duruluğu, gerçekçiliği ve abartısızlığındaki başarısı benim için tartışma götürmez bir gerçek. Anımsıyorum, bu durumu daha önce şair Lermontov’un ‘Zamanımızın Bir Kahramanı’ romanında da hissetmiştim. Bazı tasvirler şöyle: Sanırım Jude ile ot yığınının üzerine uzandığımı hissettim: #75480014 Jude ve harika ruhu: #75491701 Çivilenip kaldığım yer: #75701980 Tasvirleri gibi benzetmeleri de harika. Burada canımın sıcak kurabiye çektiğine eminim :) : #75903829 Bir sarhoşluk ancak bu kadar başarılı yazılırdı :) : #76501607 Thames Irmağı: #75651040 Adsız Sansız Bir Jude ve Romancılığa Veda Adsız Sansız Bir Jude, Hardy açısından romancılığa veda durumuyla da öne çıkıyor ki en çok da bu yönüyle bilindiği söylenebilir. Metin yazıldığı dönemde anlattıkları ile büyük tepkiler almış ve Hardy’nin romanı bırakarak yaşamında kalan otuz iki yılı sadece şiir yazarak geçirmesine neden olmuş. Burada, bu durumu şansızlık mı, yoksa şans olarak mı değerlendirmem gerektiği yönünde bir karasızlık yaşıyorum; çünkü iki yönlü de düşünmekten kendimi alamıyorum: ‘Adsız Sansız Bir Jude’un üzerine koyarak devam ettiği ihtimalini ve ‘Adsız Sansız Bir Jude’dan sonra düşüşe geçtiği ihtimalini düşünüyorum. Belirsizlik. Kim bilir, belki de ‘Adsız Sansız Bir Jude’un daha da ölümsüzleşmesi buradan geliyordur. Hardy’nin Eleştirisi Adsız Sansız Bir Jude’da gördüğümüz arka plan Viktoria döneminin kapitalizmidir. Hardy; kapitalizmi, adaletsizliği, inancı, kiliseyi ve bunlar ekseninde sıradan insanların yaşamlarının nasıl daraltıldığını ve daraltılan baskılanan bu insanların nasıl bir yok oluşa sürüklendiğini başarılı bir şekilde ele alıyor ve eleştiriyor. Şu alıntılar önemli: I “... Dua ederse belki Christminster'ı görebilirdi. Hep derlerdi ki "Dua edersen istediğin şey bazen yerine gelir." Jude bazen de hiç öyle olmadığını biliyordu. Kilise yaptıran birkaç adamın paraları bitip de yapı yarım kalınca diz çöküp dua ettiklerini, gerekli paranın da bir sonraki posta ile gelmiş olduğunu bir kitapta okumuştu. Başka bir adam aynı şeyi denemişti ama, para gelmemişti. ...” I İletişim Yayınları, s.55 I “Üniversitenin kapıları kapanmıştı. Birden, bir dürtüyle, bir taş işçisi olarak hep yanında bulundurduğu tebeşiri cebinden çıkararak duvarın üzerine boylu boyunca şu satırları yazdı: Fakat sizin gibi benim de aklım var; Ben sizden aşağı değilim; Ve bu gibi şeyleri kim bilmez? -Eyub, Bap XII-” I İletişim Yayınları, s.156 I "İşçilere, köylülere, dilencilere göre bir yer burası. ancak onlar şehrin hayatını gerçekte olduğu gibi görebiliyorlar. Ya üniversiteliler? Sen de bu durumu görüyorsun işte. Başlangıçta bütün okullar senin gibi öğrenme isteğiyle yanıp tutuşan, hiçbir dostu, imkânı olmayan kimseler için açılmıştı. Oysa milyoner çocuklarından şimdi sana yer kalmadı. Onlar seni aralarına almadılar." I İletişim Yayınları, s.188 Yukarıda söylediklerime şunu da ekleyebiliriz: Hardy bir nevi gelişen yaşam standardı, mekanik aklın öne çıkışı, yapmacık ve belirlenen standartlar üzerinden yaşanan bir yaşamada, insanların yaşamlarına, yazgılarına olan müdahalenin eleştirisini gayet güzelce yapıyor. Buna dair gözüme çarpan en iyi ifade de şuydu sanırım: I … Alınyazımız bizi böyle yaptı… alınyazısı ölümdür! I İletişim Yayınları, s.440 Adsız Sansız Bir Jude Bir ‘Oluşum Romanı’ olan ‘Adsız Sansız Bir Jude’da çocukluğundan itibaren Jude Fawley’in yaşamına konuk oluyoruz. Metnin merkezinde her ne kadar Jude olsa da metin boyunca Jude ile beraber dikkat etmemiz gereken üç isim daha var: Phillotson, Arabella ve Sue. Bir başka deyişle metin Jude, Phillotson, Arabella ve Sue üzerinden ilerlemektedir. Teyzesi Drusilla ile yaşayan yetim ve yoksul çocuk Jude Fawley öğretmeninden ve kitaplardan etkilenerek Christminster’da akademiye girme hayalindedir. Bu hayali doğrultusunda para kazanması gereken Jude, zaman içinde büyür ve çeşitli işler yapar ve sonunda yoluna, amacına bir taş ustası olarak ulaşmaya çalışır. İşler yolunda gidecek midir? Hayır, işler pek de planlandığı gibi gitmeyecektir. İlerleyen zaman içerisinde David Lodge’un belirttiği ifadeyi farklı bir sözcüklerle de olsa zihnimizde buluruz: ‘Adsız Sansız Bir Jude’un hayatın iki alanındaki –cinsellik ve eğitim- hüsran ve başarısızlığı anlattığında herhalde hepimiz hemfikir olabiliriz.’ -İletişim Yayınları, s.457- Evet, D. Lodge’un dediği gibi okuyan herkes bunda hemfikir olacaktır ve işte ‘Adsız Sansız Bir Jude’da hayatın en önemli diyebileceğimiz bu iki alanında başarısızlığa ve hüsrana uğrayan Jude, mutluluğu kendisi gibi huzursuzluklar ve başarısızlıklar içinde olan kuzeni Sue Bridehead’de aramaya başlar. İki karakter de birbirlerine; belirttiğimiz mutsuzluk ve başarısızlık sonucu kenetlenmeye çalışırlar, evlilik dışı bir beraberlik sürerler -romanın döneminde -günümüzde de mümkün- infial uyandıran noktalarından birisi de burasıdır- ve bizi mükemmel bir anlatının içerisine çekerler! Jude, Sue, Arabella, Phillotson ve Küçük Zaman Baba Jude ve Sue Jude ve Sue yaşamdaki kaosta kaybolmuş ve varoluş kaygıları içerisinde aslında çok da ne yapacağını bilemeyen iki karakterdir. Yaşamda savrulan bu iki karakterimiz okura çok şey fısıldıyor. Jude’un durumunu Sue’ya göre biraz daha anlayabiliyoruz ama Sue gerçekten inanılmaz bir karmaşıklığa sahip. Öyle anlar oldu ki insanı çileden çıkarıyor. Ne yaptığı ve neden yaptığı soruları Jude’a göre daha karmaşık. Bilmiyorum; belki de kadın olduğu içindir, karşılık veremeyeceğim. :) Ne diyordu Hardy, s.368’de? "Size karşılık veremeyeceğim hanımefendi. Kadın milleti hakkında hiçbir zaman pek bir şey bilememişimdir." I İletişim Yayınları, s.368 Jude ve Sue’ya dair söylemek istediğim bir diğer şey: Jude ve Sue arasındaki ilişki biçimine bakınca aklıma ‘Freud’un Kirpileri’ geldi. Birbirine ihtiyaç duyan ama yakınlaştıkça da dikenleri yüzünden birbirlerinden uzaklaşmakta olan iki karakter. Durumlarını en iyi ifade eden şeylerden biri bu olabilir: ‘Freud’un Kirpileri!’ Arabella Ah, Arabella! Tanrı, insanı Arabella ve Arabella gibilerden esirgesin, korusun! Bu şeytan hakkında söyleyeceklerim bu kadar. Phillotson Phillotson romanımızın öğretmen karakteri. İdealist olarak çizilmiştir ancak sayfalar ilerledikçe idealistliğinden kopuşunu kendi kabuğuna çekilişini görüyoruz. Ancak romanı okurken fikirlerinden ciddi derecede beslenebileceğimizi söyleyebilirim. Phillotson bende bir karakter abidesi olarak yankılandı! Özellikle Sue ile olan olaylarda; gücü, özgürlüğü, insanlığı ve erdemli duruşu beni çok etkiledi. Küçük Zaman Baba Küçük Zaman Baba, en sevdiğim roman kahramanları arasında yerini elbette aldı. Daha önceki okumalarımda tanıdığım ‘İklimler’de Rene ve ‘Zamanımızın Bir Kahramanı’ndaki Vera gibi bizimle geçirdiği zaman dilimi kısa ama çok çok etkili! Sanırım bu şekilde kurgulanmış karakterlere olan tutkum büyük! -Vera için bakılabilir: #71796083 - Küçük Zaman Baba için romanın en etkili kahramanlarından birisidir, diyebilirim. Özellikle romanın kısa bir bölümünde ortaya çıkışı ve yaptıklarıyla kan dondurması okuru sarsıyor! Hakkında söyleyecek çok şeyim var ama kimsenin okuma zevkini düşürmemek için burada çok bir şey söylemeyeceğim. Son olarak: Adsız Sansız Bir Jude! Etkisinde epey bir kalınacak, üzerine uzun uzun konuşulacak, benliğimizi aydınlatacak pek çok ayrıntı ile dolu. Jude, Sue, Arabella, Phillotson, Küçük Zaman Baba ve hatta yukarıda söz etmediğim şerefsiz Doktor Vilbert! :) Bu karakterlerin herbirinin söyleyeceği ve göstereceği çok şey var. Neyi bekliyorsunuz? Karamsarlığı, mutsuzluğu ama aynı zamanda sarsıntısıyla gözlerinizi açacak olan 'Adsız Sansız Bir Jude' sizi bekliyor. Unutmadan 'Adsız Sansız Bir Jude' sinemaya da taşınmış. Geriye kalan, kısa zamanda izlemek. Herkese keyifli okumalar.
Adsız Sansız Bir Jude
Adsız Sansız Bir JudeThomas Hardy · İletişim Yayınevi · 20141,138 okunma
·
3.364 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Pelin Ç. okurunun profil resmi
Kitabın başlarındayım ancak dayanamayarak incelemelere göz atmak istedim. Ben de, kitabı hızlıca bitirmekle kapatıp olayları dondurmak arasında gidip gelenlerdenim. Ne güzel anlatmışsınız öyle, iyi ki bu kitap benimle dedim.
altugsquotes okurunun profil resmi
Teşekkür ederim, hâlâ aynı düşünüyorum; yavaşlatmak en iyisi. Keyifli okumalar.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.