Gönderi

104 syf.
10/10 puan verdi
Albert Camus, Yabancı ile ün salmış olsa da benim için Düşüş asla Yabanci'nin golgesinde kalmamasi gereken çok daha iyi bir eser. Kahramanimiz bir avukat , gerçek bir yüzleşme ile karşı karsiyasiniz. Kendisini objektif bir sekilde değerlendirmeye başladiginda siz de cesaretiniz varsa kendinizi sorgulamaya basliyorsunuz demektir. Oldukça saygın , insanlar tarafından sevilen iyi bir avukatı okurken siz de kendinizin ne kadar iyi bir insan olduğunuzu düşünebilirsiniz. Mesela karşıdan karşıya geçmeye çalışan bir insana yardım ederken neden yardım ettiğinizi hiç düşündünüz mü? Neden yardım ediyorsunuz, insanlar sizi sevsin, size daha fazla saygı duysun, siz kendinizi daha değerli hissedin diye mi? Belki de sandığınız gibi iyi bir insan değilsiniz! Bir gece yolda yürürken bir kadının kendisini köprüden atacağını hisseden ancak yardım etmeden yola devam eden kahramanın kadının kendisini köprüden atmasıyla düşüşü başlıyor. Neden karşıdan karşıya geçmeye çalışan insana yardım ettiği sorusunun cevabı aslında köprüden atlayacak olan kadına neden yardım etmediği sorusunun cevabıyla aynı. Kafalar karışabilir, bu daha çok felsefi bir kitap diyebiliriz. Aslında kendi düşüşünü yazan yazar aynı zamanda düşen insanlığı anlatıyor. Ne olursa olsun kimsenin sizi yargilamasina izin vermeyin , diyor. Bu gerçekten mümkün mü? İnsan adımını attığı an yargılanmaya mahkumdur. Daha acısı, insan adımını attığı an yargılamaya meraklıdır. .. Düşüş devam ediyor.. "Veremli ciğerler kuruyarak iyileşir ve mutlu sahiplerini yavaş yavas havasız bırakır" işte çağın insanınin yaşadığı tam olarak bu. İyilestiginizi zannederken, size iyi geldiğini dusunduklerinizin felaketiniz olması. Birçok noktada farklı düşündüğümüz Camus'un bu kitabının bendeki tesiri büyüktür.
Düşüş
DüşüşAlbert Camus · Can Yayınları · 201915.4k okunma
·
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.