Dünya, hala ağır yaşam koşullarına rağmen güçlü kalabilen iyiliksever insanlar hatrına dönüyor... Jane Eyre, 10 yaşında, anne babasının vefatı üzerine dayısının himayesine giren ve dayısının ölüm döşeğinde yengesinden ömür boyu bakımını üstlenme sözü alınan, itilen, kakılan, haksız yere suçlanan, bu haksızlıklar üzerinden yaşının kaldıramayacağı cezalara çarptırılan, hor görülen, yazgısına boyun eğmek zorunda kalan, agresif, toy bir genç kızımız... Yengesiyle, kuzenleriyle, hizmetçilerle (Bessie hariç) bir türlü uyuşamaz.. hep eleştirilir.. vasıf o dönemde önemli olacak ki hiçbir vasfı olmadığı düşünülen insanlara zerrece değer gösterilmiyor.. onların bu baskıcı, hor görücü tutumlarına baş kaldırdığı için hep uyumsuz olarak nitelendiriliyor... Yengesinin canına tak etmesi sonucu, yatılı okula gönderilir, yatılı okul demek az kalır! açlığın, sefaletin, bakımsızlığın hüküm sürdüğü hayırlı işler yapıldığı zannedilen ama aslında hayırsız bir kurum olduğu gerçeği... Mrs. Temple ve Helen Burns, bu yurt hayatının bir nebze olsun yaşanılabilir kılıyor... 8 yıl bu yurt hayatına katlanmak zorunda kaldı Jane Eyre, 6 yıl öğrencilik, 2 yıl da öğretmenlik yaparak... Bu 8 yılın sonunda Mrs. Temple’nin okuldan ayrılması sonucu bir eksiklik hissederek, artık yaşamımda bir değişiklik olmalı diyerek gazeteye iş ilanı verir... Rochester’lerin evine mürebbiye olarak gider ve bir nebze olsun hayatı değişir... Rochester’i anlatmak gerek... yaşam boyu ailesinin kendisine çizdiği hayatı yaşamak zorunda kaldı.. bu hayat kendi seçimi olmadığı için çok yanlış sonuçlar doğurdu.. ve yaşam boyu bu yanlış seçimlerden yakındı... geçmişine söz geçiremeyen, emir buyruksever, gizemli ama bir o kadar da Jane Eyre’ye karşı romantik.. Rochester’in geçmişinden kalan bir sırrın Jane Eyre’yle olan evliliklerine engel olması, Jane’i üzer ve konağı beş parasız ve hiçbir şeyini almadan terkeder... Sefil bir hayat yaşar bu süreçte.. açlık çeker, yatacak yer bulamaz... bir tesadüf gereği hayatı kurtulur.. buradaki tesadüfün beni etkilemediği gerçeği kitaptan 1 puanı kırmama sebep oldu... Jane’nin çektiği eziyet, sefalet, açlık, aşk acısıyla dolu hayatının mutlu sonla bitmesi tüm bu yaşantısını geride bırakıp yaşamın mutluluğuna bırakır kendisini... beklenen gün gelecekse çekilen çile kutsaldır anlayışı ile... Jane gibi asil, güçlü bir kadının erkeklerle, yaşamla, yazgısıyla, aşkıyla mücadelesinin romanı... okuyun.. okutun.. Kitaptaki tasvirler bayağı yoğun ve detaylı anlatılması bazı yerlerde sıkıcı gelse de kitabın geneline bakılınca bu tasvirlerin okumaya engel olmadığı aksine sürükleyicilik kazandırdığını görüyoruz... film tadında bir kitaptı... bir sonraki sayfada ne bekliyor beni diyerek kitabı elinden düşmüyor insan... Roman kahramanın kadın oluşu ve bu kadının yaşamla güçlü mücadelesini okuyunca kitaptan daha bir memnun kaldım... roman kahramanı kadın olan daha çok kitap ile karşılaşmam dileğiyle... 22 Haziran 2020.

Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 201831,3bin okunma

·

10 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

hâle