Kralkatili Güncesi Serisi hayatımda okuduğum en güzel seri diyebilirim.Serilerde genelde ikinci kitap hayal kırıklığı olur veya beklentiyi karşılayamaz.Fakat Bilge Adamın Korkusu bana bu serinin “sıradan” bir seri olmadığını yeniden fark ettirdi.
Kitap boyunca tüm duyguları derin bir şekilde yaşadığımı dürüstlükle söyleyebilirim.Birçok sahnede gülümsedim,gözyaşı döktüm,sinirlendim hatta kahkaha bile attım.Ve bunların hepsi yüreğimden geldi.
Patrick Rothfuss nasıl bir yazarsa kitabın içindeyken sayfaları nasıl çevirdiğinizin farkında olmuyorsunuz.Bir film izliyor gibi oluyorsunuz ve inanın bana bir filmden bile daha güzel hissettiriyor.
Kitap Kvothe’un maceralarını anlatıyor fakat birinci kitapta olduğu gibi gelecekteki olacaklar hakkında herhangi bir öge barındırmıyor.Bu da biz okuyucaları daha fazla heyecana itiyor.
Ben sürekli kitabın arkasını kontrol edip e ne zaman olcak bunlar diyip sabırsızlanıyorum.Üçüncü kitaptaki olacak olayların fazlalığı ise yazarın acaba üçüncü kitabını ne kadar kalınlıkta çıkartıcağı düşüncesini akla getiriyor
Ben kitabı keyfini çıkara çıkara okudum.Bitirebilir miyim acaba diye bir telaşım yoktu.Son sayfaları bitmesin diye inanılmaz bir yavaşlıkla okudum ve pişman değilim.Keşke daha da yavaş okusaydım.Kvothe’un evreninden çıkmak bana kolay gelmiyor.
Belki bunlar abartı cümleleri olarak gelebilir size fakat benim için duygularımın çok basit bir şekilde dile gelmiş hali.Bu seriyle inanılmaz bağdaştığımı hissediyorum.Kvothe’u tam yüreğimde görüyorum.Her bir düşüncesini, yaptığı şeyleri anlıyorum.
Eğer kalınlığından dolayı okumaktan çekiniyorsanız lütfen bu düşüncelerinizi bir kenara bırakın.Yanınıza sevdiğiniz bir içeceği alın ve kitabın sizi alıp götürmesini keyiflice izleyin :)