İsmail Saymazın "Şehvetiye Tarikatı" adlı bu kitabı dışarda hayatımızda büyük yer kaplayan ve sadece dış yüzünü görebildiğimiz Tarikat(çık)ların iç yüzlerini bize gerçek ve yaşanmış olaylardan "Sahte Evliya", "Açıkgözün Cinleri", "Sözde Tekke", "Badeciler Tarikatı", "Şeyhin Haremi" ve son olarak da "İslami Keyfine Alet Etmek" başlıkları ile 6 bölümde gözler önüne seriyor. ( #76957778 ) Altı bölümlük bu kitabın okuduğunuz her bölümünde, sayfasında, cümlesinde hatta kelimesinde Aziz Nesin’in “Türk halkının %60ı aptaldır.” sözünü hatırlıyor ve buna içten içe hak veriyorsunuz. Öte yandan ben okurken, aklıma sürekli Freud’un Bir Yansılamanın Geleceği’nde kurduğu “Cinayet ve ensest karşısında irkilen pek çok uygar insan açgözlülüklerini, başkalarına saldırı heveslerini ve cinsel zevklerini doyuma kavuşturmaktan geri durmaz, yeter ki karşılığında bir cezaya çarptırılmayacaklarına inansınlar; yalan söyleyerek, aldatarak ve iftirada bulunarak başkalarına kötülük yapmaktan çekinmezler. Bu da, uygarlığın geride bıraktığı pek çok çağdan beri hep böyle olmuştur.” cümleleri geldi aklıma. Kitap günümüz Türkiye’sinde bulunan otuz tarikat silsilesinin ve bunlara bağlı dört yüz civarında kolun, sekiz yüz civarında medresenin oluşturduğu ekonomik sektörü ve tabii hızla gelişen her sektörde olduğu gibi, bu alanda da kayıtdışı ve merdivenaltı ekonomiyi anlatıyor. Bu merdivanaltı ekonomide, hırsızlar, gaspçılar, dolandırıcılar, tecavüzcüler, sapıklar ve sapkınlar geleneksel tarikatın yöntem ve söylemlerini taklit ederek, bilgi kaynağı olarak ilham ve rüyayı, kanıt olarak hurafe, rivayet, keramet ve hikayeler ile kendilerini şeyh ilan ediyorlar. Bunlara inanan salak evladı salak insanlarımız da, bu insanların kısa yoldan servet edinme hırslarını ve bastırılmış cinsel arzularını dinî inançlar temelinde tatmin ediyor, seks dergahları kurup din adı altında oral, anal, vajinal ilişkilerde bulunuyor, cocukları istismar ediyor, şeyhlerinin pisliklerini yiyorlar. Kitap genel olarak güzel olmasına rağmen, çoğu bölümü ve yapılan çoğu şey -seks dergâhları, çocuklar ve kadınla istismarları vb.- size çok iğrenç gelecek ve kitaba “iğrenç” demenize vesile olacaktır. Fakat dinin insanlar üzerindeki etkisini, neye alet olabileceğini, nasıl kullanılabildiğini, nasıl kullanıldığını gösteren çok güzel bir eser, titiz bir araştırma olmuş. Okumanızı öneririm. Son olarak da, size tüm kitabı özetleyecek, kitapta bahsi geçen tarikatlardan birini göstermek istiyorum. youtu.be/0m-vB3MhBAM

Şehvetiye Tarikatıİsmail Saymaz · İletişim Yayıncılık · 20192,713 okunma

·

64 görüntüleme

Radikalizmin Mistik Önderi

@radikalaycan ·

25 Haziran 2020 22:36

EFENDİLER, Biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil; bilakis bu tip yapılar, din ve devlet düşmanı olduğu, selçuklu ve osmanlıyı bu yüzden batırdığı için yasakladık. Çok değil yüz yıla kalmadan eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz göreceksinizki: bazı kişler, bazı cemaatlerle bir araya gelerek, bizlerin din düşmanı olduğunu öne sürecek, sizlerin oyunu alarak başa geçecek ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirine düşeceklerdir. Ayrıca unutmayın ki; o gün geldiğinde her bir taraf diğerini dinsizlikle suçlamaktan geri kalmayacaktır. Mustafa Kemal ATATÜRK 17 Aralık 1927 ANKARA

yasır

@yasr_ ·

25 Haziran 2020 22:47

“Bir toplum böyle çöker işte. Devletin yerini kaba kuvvet alır, susulur. Yasanın yerini din alır, korkulur. Yolsuzluklar, cinayetler birbirini izler. Eller kollar bağlanıp götürülür. Vuran vurur, öldüren öldürür ve bütün bunlardan sonra bir çete gelir ve devleti teslim alır.” -Uğur Mumcu

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

yasır