Selam gençler! Bu incelememiz, özellikle evlenme çağında veya evlenmek üzere olan kişileri kapsamaktadır. (Not: Herkes okusun..) Pöff, nereden çıktı bu evlilik, yaşıyorduk düz bir şekilde. Maceraya ya da -çokça ifade edilen bir sözle- hayatı zindan etmeye gerek yok.. Günümüzde en çok kullanılan ifadelerden biri "zindan etme" neden? Neden bunu kullanıyoruz? Gerçekten evlilik öcü mü? (Bunları kendiniz bir düşünün.) Yaradılışımız gereği aile ile olan münasebetimiz bir yere kadar ilerliyor. Ister istemez kalbimize denk olan biriyle muhabbet kurma ihtiyacı oluşuyor. Bununla ilgili olarak Cenab-ı Hak şöyle buyurmaktadır: “Kaynaşmanız için size kendi cinsinizden eşler yaratıp aranızda sevgi ve merhamet peydâ etmesi de O’nun (varlığının) delillerindendir. Doğrusu bunda, iyi düşünen bir kavim için ibretler vardır.” ( Rum Sûresi, 21.ayet) Peygamber Efendimiz (sav) de hadislerinde evlilik için şöyle buyurmaktadır: " ... Allah rızasını umarak ailen için yaptığın her harcamadan muhakkak ecir alırsın, eşinin ağzına koyduğun bir lokmadan bile!" (Buhari, Cenaiz, 36) Hz. Aişe' den nakledildiğine göre, Resülullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Nikah benim sünnetimdir . Kim benim sünnetime uygun davranmazsa benden değildir. Evlenin. Çünkü ben (kıyamet günü diğer) ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla iftihar edeceğim ..." (İbn Mace, Nikah, 1) Hz. Aişe'nin naklettiğine göre, Resülullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Birlikte olacağınız eşler konusunda seçici davranın, denginizle evlenin. (Kızlarınızı da) emsalleriyle evlendirin." (İbn Mace, Nikah, 46) Hem ayetlerde hem de hadislerde evliliğe teşvik görülmektedir. Evliliğe olan bakış açımızı değiştirmemiz gerek; onu ıbadet, nimet boyutuyla ele almamız gerekiyor. Ancak günümüzde pek de böyle değil. Sanki ortada bir savaş var da ona hazırlanıyoruz! Erkek tarafı gelinlere karşı düşman; kız tarafı "aman ben yaşamadım, sen yaşa" kafasında. Durum böyle iken uzlaşma mümkün olmuyor, sürekli bir tartışma. Sükûnet bulunması gereken evler tabir-i caizse cehenneme dönüyor. Bunun böyle olmasına neden olan bir sebep evlenen kişilerin o yükü taşıyacak olgunluğa ulaşamamış olmalarıdır. Bir diğer sıkıntı da ekonomik sebepler. Öyle bir yere geldik ki 150-200 bin harcamadan bir düğün olmuyor. Borç ve krediler üzerine yapılan bir evlilik sonucu, hayatın en verimli dönemleri daha çok çalışmakla geçiyor ki bu durum evlilikte sıkıntılara neden oluyor. Hâlbuki, şu hadisi göz önünde bulundurmamız gerek: "En hayırlı nikâh/evlilik en kolay olanıdır." (Ebû Dâvûd, Nikâh, 30-31) Her ibadetin kendi içinde bir külfeti var, bunu bilerek altına girmeliyiz. Hayaller güzel lakin hakikat apaçık ortada ki hepimiz bir imtihandayız; bu bazen ev hayatı, bazen sağlık, bazen de daha farklı şekilde oluyor. Evlilik üzerine konuşulması gereken çok fazla konu var ve burada anlatmak neredeyse imkânsız. Kitabı alın okuyun, hatta seriyi okuyun. :)) Muhammed Emin Yıldırım- Ne zaman ve nasıl evlilik? youtu.be/mw8MdObm5UA Bitti...