Aybalam
Rahman ve Rahim olan
Büyük yaratıcının adıyla
Başlıyorum senin için şiirlerime
Adını nakış nakış kalbime
İşliyorum, seni tanıdığım
Karanlık geceye dönerken
Umursamıyorum canımı
Ölümü düşünmeden
İlk kez hayatımda
Senin için alıyorum kalemimi
Yorgun ve bitap düşmüş ellerime
Yalan söylüyorum belki de
Yalandan nefret ettiğimi
Defalarca söyledi
Bu yalancı ve sahtekâr dilim
Ama ilk ve bir kez ya da son kez olsa da
Dinle sözlerimi yalan yok inan bana
Yalan söylemiyorum sana
Yalancı değilim
Sana yazdığım şiirlerimde
İnanır mısın bilmiyorum
Gelir misin bir daha
Sevdadan usanmıd kalbimi
Yeniden aşka mecbur ettiğin gibi
Bir kez daha olsa aşka inandırır mısın
Cevapsız sorularım aklımdan
Düşüncelerime akarken
Seni özlüyorum ilk günkü gibi
Geldiğin günden, sessizce ve sebepsizce
Gittiğin günden sonra
Bir saniye ya da bir salise olmadı ki
Aklımdan, hasretinden yorgun düşmüş
Garip ve bir çare kalmış kalbimden
Çıkmak nedir bilmedin
Uykulu gözlerimi açtığımda
Gece olunca başımı yastığıma koyduğumda
Yalnız bir şey vardı
Aklımda ve yüreğimde
Evet sen vardın Aybalam
Sözlerin vardı kulaklarımda
Yankı, yankılanıyordu
Dört bir yanım, odam, sokaklarım
Ölüyor gibiydim, ölüyorum
Öldüm belki de senden sonra
Kalmadı içimde
Yaşama, hayata ve sevdaya dair
Tükendi, yok oldu ve bitti herşeyim
Ben kaldım yalnızca
Yetim ve öksüz, kimsesi
Yok değil kimsem
Var yanımda herkeslerim
Annem, babam, arkadaşlarım
Candan öte dediğim kardeşlerim
Bırakmıyorlar bir an olsun
Duruyorlar yanımda
Gözlerimin önünde, yanıbaşımda
Mutluyum varlıkları için
Ama bir kırıklık var
Sana anlatayacağım
Beni her gün biraz daha öldüren
Bu kırılmışlık hissini
Nasıl anlayabilirim bilmiyorum
Senin ne zaman geleceğini bilmediğim gibi
Sarılmış her yanım insanlarla
Bırakmıyorlar beni
Ölmemi istemiyorlar gibi
Ben istiyorum oysa ki
Yok olup gitmek
Kaybolmak istiyorum
Kendi karanlık dünyamın
Boş ve gereksiz yaşamımdan
Kaçmak istiyorum biraz daha
Kendimden kaçamayacağımı biliyorum
Gelmiyor aklıma
Kaçıp, saklanmaktan başka
Küçük çocuk değilim artık
Gidip annemin arkasına saklanamıyorum
Küçükken ne çok saklanırdım
Güvende hissederdim kendimi
Sanki bütün dünya bir araya gelse
Toplarıyla, tüfekleriyle, atom bombalarıyla
Bana dokunamayacaklar gibi hissederdim
Korur beni annem
Bırakmaz beni onlara
Saklanırım burda
Annemin arkasında
Yaşım yirmi bir anladım bunu
Annemin beni koruyamayacak kadar
Aciz ve çaresiz olduğunu
Görüyorum annemi
Gözlerinden dökülen gözyaşlarını
Yorulmuş annem
İnsanlardan ya da belkide benden
Sormaya korkuyorum ona
Cevabını iyi biliyorum oysa
Anne benden sıkıldın mı
Cüretkâr değilim bu soruyu sormaya
Korkutuyor beni
Söyleyeceği sözler ya da suskunluğu
Susuyorum, susturuyorum kendimi
Ah yine düşüyorsun
Kaç bin fersahtan
Yüreğimin kuyusa
Bu sözleri yazmaya başladığımdan bu yana
Hiç çıkmamıştın içinden
Tekrar tekrar düşüyorsun
Yorulmadan, bıkmadan, usanmadan
Küçük bir kız çocuğu gibisin ya da
Küçük bir çocuk gibi
Yorulmak yok lügatında
Koşup koşup atlıyorsun yürek kuyuma
sana bir şey olacak diye korkuyorum
Senin korkun yok gibi
Dur durak bilmiyorsun
Gözlerinde kaynıyor deli kanın
Bu korkak yüreğe
Adım atacak, gözünü kırpmadan
Girecek kadar gözü karasın
Uzuyor şiirlerim
Hasretin, özlemin ve senin gibi
Yazdıkça yazıyor
Kuruyasıca ellerim
Bilmiyor durmayı
Bırakmak nedir bilmiyor
Senin adını duydukça
İsminle başladığım şiirlerim
Sana anlatmak istiyor beni
Kesilmiyor cümlelerimin sırası
Ard arda düşüyor
Gözyaşlarımla ıslattığım
İki yüzlü kağıtlara
Son sözlerimi yazarken
Bitiriyorum şiirlerimi
Noktalara saklıyorum adını
Üç noktalı olan
Bana anlamsız gelen
Eski aşıklar için
Milyon anlam taşıyan
Üç noktaya saklıyorum seni
Biraz da kendimi
Anlarsın ya da anlamazsın
Okumazsın belki de
Anlamlardan uzak
Bu faydasız şiiri
Ve son buluyor sözlerim
Yazamayacak kadar yorgunum bugün
Bitiriyorum sözlerimi
Rahman ve Rahim olan
Büyük yaratıcının adıyla
Öpüyorum Aybalam
Kirpiklerinden, yanaklarından
Ve en çokta bana aşk ile bakan
Gözlerinden öpüyorum
...
@mehmetbk17