Gönderi

752 syf.
8/10 puan verdi
Kitap, Filistin’in günümüze uzanan tarihini raporlar ve kaynakçalarla destekleyerek önümüze seriyor. Bize sunmak istediği, hala kanayan bu yaranın, topraklarından edilen milletinin neler yaşadığını göstermek, tarihi açıdan ne kadar eskilere dayanıyor olduğunu sebepleriyle anlatmaktır. Bu konuyu anlatan kitaplardan, makalelerden ve raporlardan yararlanılarak hazırlandığı için kitap aynı zamanda geniş bir bilgi olanağı da sağlıyor. Filistin-İsrail sorununun tarihsel arka planı bölümünde dinler açısından Filistin’in neden önemli olduğunu inceleniyor. Dini inanışların kutsal saydığı bazı mekan ve bölgeler olduğunu belirtiyor. Bu açıdan Müslümanlar için Mekke’nin, Katolikler için Vatikan’ın, Hindular için Varanasi’nin kutsal sayıldığını anlatıyor. Bazı toprakların hiçbir insani faaliyetin ona bahşedemeyeceği eşsizlikte olmasının sebeplerinden birinin tanrı tarafından farklı işaretlerle bildirilmesi olduğunu, diğerinin ise orada yaşanan önemli dini olaylar sebebiyle kutsallık kazandığına yer veriyor. Kutsal olan bu mekanların, üç önemli işlevinin olduğundan, tanrılarla iletişimin sağlandığı, kutsal gücün var olduğu yerler olduğunu ve bu özelliklerle insanları bir araya getirip toplumdaki ilişkileri düzenlediğinden bahsediyor. Kısacası kutsal mekanların insanların ve tanrıların bir arada bulunduğu yerler olarak kabul görüldüğünü belirtiyor. Daha sonra Filistin’in tarihi varlığının çok gerilerde olduğunu, Yahudilerin kimliklerinin oluşumunda önemli bir yer aldığını, Hıristiyanlık içinse Hz. İsa’nın yaşadığı, mücadele verdiği ve çarmıha gerildiği topraklar olduğunu, Müslümanlar içinse Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’nın ilk kıbleleri olması ve Miraç’ın orada olan bir taşın üzerinden başlamasını anlatıyor yani burayı kutsal yapan olaylardan bahsediyor. Topraklarından sürgün edilmiş Yahudilerin kutsal topraklarına geri dönme arzusu asla kaybolmamış ve hızlandırılması için her zaman eylemlerde bulunulmuş. Kutsal topraklarını ele geçirmek, kendilerine bir devlet kurabilmek için bütün dünyayla oynamışlar. Osmanlı Devleti’nin yıkılışıyla bölge İngiliz hakimiyetine girmiş ve Yahudiler terör eylemleriyle, Birleşmiş Milletler yardımıyla İsrail Devletini kurmuştur. Arap-İsrail Savaşları sonrasında ise Kudüs İsrail tarafından işgal edilmiş ve ebedi baş şehir ilan edilmiştir. Her dönemde bu topraklara sahip olmak için çatışmalar ve katliamlar olmuştur. Kutsal kitaplarında yazanlara göre Hz. İsa’nın yeniden dünyaya gelişinde Yahudilere büyük ve önemli bir rol düşüyor. Dünyanın sonu yaklaştığında Yahudiler kutsal topraklarına dönecekler ve bu İsa Mesih’in yakında döneceğine dair en büyük işaret olduğuna inanılmıştır. İslamiyet için Filistin, neredeyse bütün peygamberlerin o topraklara gönderilmesi açısından önem taşımaktadır. Aynı zamanda Filistin Kur’an ve hadislerde bahsedilen bir bölgedir. Kur’an’da Mescid-i Aksa etrafı kutsal kılınan, çevresi bereketli kılınan yer olarak geçer. Yine Kur’an’da İsrailoğullarının güzel bir yurda yerleştirildiği söylenmiş bununla İsrailoğulları için özel bir vatan olduğu vurgulanmıştır. Yine Kur’an’da onlardan taşkınlık yapmamaları istenmiş, eğer yaparlarsa yurtlarından olacakları bildirilmiştir. Filistin topraklarının Müslümanların elindeyken hoşgörüyle, huzurla, din özgürlüğüyle yaşandığını anlatır. Bugünse kıyametin kopuşunu hızlandırmak isteyenler bölgede Müslümanların yaşamaması için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu amaçla İsrail güvenlik güçleri harem bölgesine farklı bahanelerle girip, Mescid-i Aksa’yı ve Kubbet’üs-Sahrayı kapatıyor, belirli yaşın üzerindekileri de buralara almıyor. Bu bölümde kutsal olan Filistin ve Kudüs’ün üç büyük din açısından neden önem arz ettiğini, amaçlarını, kurdukları planları, geçmişten günümüze davanın asla değişmemiş olduğunu ve bu sorunun bir çözüme kavuşacak gibi durmadığını söyler. Bütün dinler için önemli olan bu topraklar uğruna her şeyi feda ettirebilecek güce sahiptir. Yazdıklarım ödevimden bir kısımdı. Sadece 2 sayfalık bir kısmı kısaca ekledim. Bu kitabı önerdiği, ödev verdiği için Yavuz hocama çok teşekkür ederim. Bu kitap sayesinde çoğu şeyin farkına vardım. Başlamadan önce bu konuyla ilgili hakkında konuşabileceğim bir bilgim yoktu. Kitap, ülkenin farklı şehirlerindeki üniversite hocalarının hazırladığı yazıların toparlanmış hali ve bu konuya giriş için bana göre açıklayıcı ve yeterli bir kitap. Bilgilerin alındığı kaynaklar da belirtiliyor zaten. Gittiğim şehiri beğenmesem de, seçtiğim bölümün tam bana göre olduğunun farkına varmamda Yavuz hocamın ayrı bir yeri var. Gökhan Murat hocamın da aynı şekilde. Üniversitede size farklı bir bakış açısı sağlayan hocalarınız oldu mu diye sorsalar iki hocamın adını başlara eklerim. Bunu da söylemeden geçmeyeyim dedim.
Küresel ve Bölgesel Aktörlerin Filistin Politikaları
Küresel ve Bölgesel Aktörlerin Filistin PolitikalarıPınar Özden Cankara · Efe Akademi Yayınları · 01 okunma
·
92 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.