Fatma: Selamlar herkese :) öncelikle bu iletiyi özellikle üniversiteye hazırlanacak arkadaşlar için yazıyorum . Arada bir mesaj kutumda nasıl kazandın tıbbı çok zor değil mi şeklinde mesajlar alıyorum . Belki bu iletim bir şeylere yardımcı olur diye düşündüm ve size kısaca nasıl kazandığımı açıklayacağım . Biz küçük bir ilçede yaşıyoruz ve maalesef...

Selamlar herkese :) öncelikle bu iletiyi özellikle üniversiteye hazırlanacak arkadaşlar için yazıyorum . Arada bir mesaj kutumda nasıl kazandın tıbbı çok zor değil mi şeklinde mesajlar alıyorum . Belki bu iletim bir şeylere yardımcı olur diye düşündüm ve size kısaca nasıl kazandığımı açıklayacağım . Biz küçük bir ilçede yaşıyoruz ve maalesef merkeze de pek sık gidemiyoruz şu an 22 yaşındayım ve 10 yıl öncesinden bahsediyorum o zamanlar bir test kitabını bile zor buluyorduk , hocalarımız ne getirirse onu çözüyorduk. Sağolsunlar onlar da ne istediysem getiriyorlardı. Dershaneye sadece 8. Sınıfta gidebildim , git gel tabi zor oluyor diye sadece son sene gittim . Çünkü merkeze 1.5 saat uzaklıkta .Ama o zamanlar SBS diye bir şey var ve 3 yıl boyunca sınava girdik her sene sınava hazırlandım , çok parlak değildim maalesef çünkü olayın farkında değildim , şu kaynak iyi bunu çöz diyen yok kendimce bir şeyler yapmaya çalışıyorum sadece.Sonra bir şekilde şansım yaver gitti ve Aydın'da öğretmen lisesi kazandım. Tabi yatılıydı . 14 yaşımda ailemden ayrıldım ve bir anda koca bir yurdun içinde buldum kendimi. Bir sürü iyi geçinmek zorunda olduğum insan vardı. 6 kişi bir odada 4 yıl geçirdim. Yatılı okulun çok faydasını gördüm yalan değil ama çok zordu . Yeri geldi 2 ay hiç eve gidemedim . Her gün etüt sistemi vardı akşam 6 buçuktan 9 buçuğa kadar. O saatlerde hepimiz o günün konularını çalışıyorduk. Artık küçük bir ilçede değildim ve bir sürü test kitabı alıyordum tabi 2. Eldi çoğu. Çünkü kitaplar çok pahalıydı ailemi de düşünmek zorundaydım. 50 liraya 10 kitap alırdım mesela. Bu beni çok mutlu ederdi. Çünkü bir süre sonra anladım ki artık soruları gözü kapalı yapıyordum . Etütten geldikten sonra biraz arkadaşlarımla vakit geçirip 11 gibi tekrar yurtta çalışmaya başlardım . Hem çoğu kişi o saatte yatardı sessiz olurdu ortam . Böyle böyle her gün çalışarak lise 2 de dönem birincisi oldum. Ben okula 56. Olarak girmiştim üstelik . Tabi acayip bir özgüven geldi bana daha da çok çalışmaya başladım . Sayısal konuları çok seviyordum ve zevk alıyordum test çözmekten. Yazları da çalıştım 1 ay falan tekrar olsun diye . Hep çalışmadım tabi işte fırsat oldukça . Dizimi falan izlerdim yine yazları. Bu şekilde son seneye kadar çok sistematik çalıştım. Tabi her şey bu kadar güzel gitmedi. Çok heyecanlı ve aşırı stresli biriyim , bu yüzden çok işlem hatası falan yaparım , soruları yanlış okurum bunun gibi çok hata yapardım YGS'de de aynısı oldu maalesef sınavda resmen çuvalladım heyecanımı kontrol edemedim , sürem yetmedi ve 34 bin oldu sıralamam tabi herkes en başta da ben büyük hayal kırıklığına uğradım. Ama zamanı geri alamıyor maalesef insan . 1 hafta baya büyük depresyona girdim . Olmayan odaklanmam iyice gitti , sonra düşündüm üzülsem neye yarayacak ki dedim daha bitmedi sonuçta sonra çok büyük hırsla lys ye çalışmaya başladım . Bu arada ben sadece 11. Sınıfta dershaneye gittim yarım dönem çünkü 12. Sınıfta dershaneler kapandı ve sadece okul kursları vardı . Sanırım bu zamana gelmemde en büyük katkı okul kursları oldu. Her neyse hiç bırakmadım ve lys sayesinde 10 bine çektim sıralamamı :) okul birinciliğimin de çok katkısı oldu aslında:) Tabi gönül isterdi ki dokuz eylül , ege üni olsun ama sonuçta hayallerime kavuştum ve tıp kazandım:) Çok sancılı oldu ama pes etmedim . önemli olan sürekli özel dersler almak , özel okula gitmek veya sürekli dershaneye gitmek değil. Önemli olan istek! Sizin neyi ne kadar istediğiniz önemli. Elinizden gelenin en iyisini yaptıktan sonra gerisi nasiptir. Umarım bu yazım birilerine faydalı olur:)

··1 quotes·

55 views