Köleliğin bir kadın-anne-eş-sevgili etrafında şekillendirilerek anlatıldığı naif bir kitap. Amerika’da 124 adlı bir çiftlikte yaşayan Sethe, kızı Denver ile geçmişe sünger çekerek yaşamaya çalışan siyahi bir kadın. Paul D’nin aniden gelişi ile geçmişin kapısı aralanmaya başlar ve kimse artık eskisi gibi olmaz. Paul D’nin gelişi ile beraber kitap artık geçmiş ile şimdi arasında mekik dokumaya başlıyor. Köleliğin tüm çıplaklığıyla gözler önüne sürüldüğü kitapta geçmiş aralandıkça Sethe ve diğerlerinin yaşamlarının iç yüzü, acıları, gömdükleri tüm anılar gün yüzüne çıkıyor. Sevilen, yıllardan beri evin asi ruhu, annesinden alamadığı sevgiye aç, doymak bilmeyen ruh, sonunda açlık ağır basıyor ve yıllardır ruhuyla huzursuzluk yarattığı eve, ete kemiğe bürünerek geliyor . Sevilen’in gelişi ile olaylar artık tamamen açıklığa kavuşuyor. Sevilen’in sevgiye açlığı Sethe’nin vicdanıyla derin çatışmasına yol açıyor ve sonunda onu yok edecek dereyeceye geliyor. Ana karakterler dışında romana dahil olan yan karakterlerin öyküleri kitabın canlılığını körüklüyor. Köleliğin, siyahilerin yaşadıkları, onlarca yılın geçmesine rağmen beyazların aynı kararlılıkla yaptığı zulümler bize zamanın bazı durumları iyileştirmeyeceğini gayet net olarak açıklıyor. Okurken aynı sayfada birden farklı bakış açılarıyla yazılmış olmasından kaynaklanacak bir okuma zorluğuyla karşılaşabilirsiniz ancak bir süre sonra bu duruma alışıyor ve iç monologlara, bilinç akışlarına alışıyorsunuz. Toni Morrison’un okuduğum ilk kitabı olmasına rağmen yazar beni derinden etkiledi ve hala dünyanın herhangi bir yerinde var olan ve sönmeyecek acılara derin bir bakış yansıttığı için sonsuz bir teşekkür hissettim.

SevilenToni Morrison · Sel Yayınevi · 20231,444 okunma

··

104 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

xezal