Gönderi

48 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 2 hours
Son zamanlarda okuduğum şiir kitaplarından bana en çok hitap eden, en çok özümsediğim ve duygularla boğuştuğum bir şiir esintisi oldu Monna Rosa. Kitabın hacmi küçük ama defalarca okunmaya değer şiirlerden oluşuyor. Hatta Monna Rosa kitabı Türk edebiyatının en iyi şiir kitapları listesinde yer alıyor. Kendimi Sezai Karakoç'un kaleminde kaybetmeden önce Monna Rosa şiirinin hikâyesini bilmiyordum. Bildikten sonra daha bir anlamlı geldi. Ama siz okumadan önce bilenlerden olun diye şuraya aktarayım: Şairimiz, Ankara Üniversitesi Siyasi Bilimler Fakültesini kazanır ve okula gidip gelmeye başlar. Tabi o zamanlar yeni bir üniversite öğrencisi olmanın heyecanı varken gönlünü bir muhacir kızına kaptırır. Bu gönlündeki yangın ömrü boyunca sürecek bir aşkın habercisidir. Kısa bir süre sonra aşkını gizlemeye dayanamaz ve kıza açılmaya karar verir. Fakat muhacir kızı onu tersleyip reddeder. Tabiki Sezai'nin kalbi kırıktır. Ama bu kırgınlık çok sürmeden Sezai cesaretini geri toplar ve şansını tekrar denemeye, aşkı için elinden geleni yapmaya karar vermiştir. Şairimiz dört yıl boyunca aşkı için savaşmıştır ve okulun sonu gelmiştir artık. Karakoç, mezuniyet gecesinde şiir okumak için kürsüye çıkar. Kalabalığın arasında gözleri aşkını arar, gönlünde yer alamadığı sevdasını... Ve başlar şiirini okumaya. Şiir bitene kadar Karakoç şiirini sevdiğinin gözlerinden gözlerini ayırmadan okur. Kız ise o an Sezai için 'bunca zaman nasıl farketmedim böyle bir aşkı' dercesine kalabalıktan sıyrılıp kürsüye yaklaşır. Ve bağırarak "seni kabul ediyorum" der. Fakat gurur bu tabi, gurur aşkın önüne çoktan geçmiştir. Sezai, "bu seferde ben seni kabul etmiyorum" diyerek arkasını döner. Aşkını kalbine gömer ve çeker gider. Şairimiz daha sonra kızı hiç görmemiştir. O kız Muazzez Akkaya'dır. Şimdi sizlerden ricam şiirin baş harflerine bakın; M)ona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. U)lur aya karşı kirli çakallar, Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa. Mona Rosa bugün bende bir hal var. Yağmur iri iri düşer toprağa, Ulur aya karşı kirli çakallar. A)çma pencereni perdeleri çek, Mona Rosa seni görmemeliyim. Bir bakışın ölmem için yetecek. Anla Mona Rosa ben bir deliyim. Açma pencereni perdeleri çek. Z)eytin ağaçları, söğüt gölgesi, Bende çıkar güneş aydınlığına. Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi. Seni hatırlatır her zaman bana. Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi. Z)ambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur. Bir mumun ardında bekleyen rüzgar, Işıksız ruhumu sallar da durur. Zambaklar en ıssız yerlerde açar. E)llerin, ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi. Ellerinden belli olur bir kadın, Denizin dibinde geziyor gibi. Ellerin, ellerin ve parmakların. Z)aman ne de çabuk geçiyor Mona. Saat onikidir söndü lambalar Uyu da turnalar girsin rüyana, Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar. Zaman ne de çabuk geçiyor Mona. A)kşamları gelir incir kuşları, Konarlar bahçemin incirlerine. Kiminin rengi ak kiminin sarı. Ah beni vursalar bir kuş yerine. Akşamları gelir incir kuşları. K)i ben Mona Rosa bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında. Hayatla doldurur bu boş yelkeni. O masum bakışların su kenarında. Ki ben Mona Rosa bulurum seni. K)ırgın kırgın bakma yüzüme Rosa. Henüz dinlemedin benden türküler. Benim aşkım uymaz öyle her saza. En güzel şarkıyı bir kurşun söyler. Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa. A)rtık inan bana muhacir kızı, Dinle ve kabul et itirafımı. Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı Alev alev sardı her tarafımı. Artık inan bana muhacir kızı. Y)ağmurdan sonra büyürmüş başak, Meyvalar sabırla olgunlaşırmış. Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış. Yağmurdan sonra büyürmüş başak. A)ltın bilezikler o kokulu ten Cevap versin bu kuş tüyüne. Bir tüy ki can verir gülümsesen, Bir tüy ki kapalı geceye güne. Altın bilezikler o kokulu ten.
Şiirler 1 -Monna Rosa
Şiirler 1 -Monna RosaSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20209.2k okunma
·
26 views
Selen Sevim okurunun profil resmi
Ne zaman bu şiiri okusam ya da dinlesem tüylerim diken diken olur. Zaten öyle olmuyor mu. Insan bekliyor, bekliyor, bekliyor... Sonra gelmeyenin yokluğuna alışıyor ve o yokluk güzelleşiyor. Yani o gelse bile o kadar mutlu etmez, yokluğunun verdiği huzur kadar. Fakat benim bildiğim şair hala bekâr. Yani sonra hiç evlenmemiş.
Tuba Y. okurunun profil resmi
Cok doğru. Beklersin umutla, o umudu yaşatmak için kendinle mücadeleni de verirsin ama bir noktadan sonra dediğiniz gibi alışıyor insan. Ve bir bakmışsınız tekrar kapınızı tıklatıyor. Ama ne fayda alıştıktan sonra "gelsende bir gelmesende".
2 next answer
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.