Gönderi

Sin Şın Taşı
"Yavuz Sultan Selim Han, 24 Ağustos 1516 tarihinde Mercidâbık Savaşı’nı kazandıktan sonra Halep Şehri'ne girmiş, iki hafta sonra da oradan ayrılıp eylül ayı sonunda Şam'a ulaşmıştır. Buradan Mısır'a geçmeden önce de 15 Aralık'a kadar Şam'da kalmıştır. Şam'da ikamet ettiği sıralarda, Muhyiddin-i Arabi hazretlerinin bir kitabında geçen “Sin Şın'a girince Mim'in kabri ortaya çıkar" şeklindeki bir ifadeyi, âlim ve Anadolu Kazaskeri İbn-i Kemal (Kemalpaşazade) ile birlikte incelemişlerdi. Burada "Sin'in Selim'e," "Şın'ın Şam'a" "Mim'in de Muhyiddine" işaret olduğu kanaatine varmışlardır. Yavuz Selim Han'ın Şam'da ikamet ettiği bu sırada Muhyiddin-i Arabî hazretlerinin kabrinin yeri ise hiç kimse tarafından bilinmemekteydi. Yavuz Sultan Selim Han, bir gece rüyasında Muhyiddin-i Arabi hazretlerini görür ve kendisine şöyle ifade eder; “Ya Selim! Senin gelmeni beklerdim. Safa geldin, hoş geldin, Mısır gazanı sana müjdelerim. Sabahleyin bir siyah ata bin. O seni bana getirir. Beni hâk-i mezelleten (horluk toprağından) kaldır. Bana bir türbe, bir cami ve imaret yapıver... Yürü işin rastgele, Mısır fethi müyesser ola!" Sabahleyin bu rüyanın etkisi ile uyanan Yavuz Selim Han aynı sabah erkenden hizmetinde bulunan bir siyah ata binerek, onun gittiği yöne doğru sürer. At, üzerinde padişahın olduğu bir şekilde kendince yol alır ve şehrin Salihiyye adlı Mahallesi’nde bir çöplükte durup eşinmeye başlar. Yavuz Sultan Selim Han'ın emri ile orası temizlenir ve toprak kazılmaya başlanır. Toprak kazılıp da aşağıya doğru inildiğinde büyükçe bir taş çıkar ve üzerinde burası Muhyiddin'in kabridir yazılıdır. Orası temizletilerek ve düzenlenerek kabir tamamen ortaya çıkarılır. Yavuz Sultan Selim Han, 22 Ocak 1517 tarihindeki Ridâniye Savaşı ve Mısır'ın fethinden dokuz ay kadar sonra, ekim ayında tekrar Şam'a gelir ve dört aydan fazla burada ikamet eder, Muhyiddin-i Arabi hazretlerinin kabrinin üzerine bir türbe, bitişiğine de bir cami ve imaret bina eyleyecektir. Külliyenin inşasının tamamlanmasının ardından gelen ilk cuma namazıyla da 5 Şubat 1518 tarihinde açılışı yapılacaktır. Muhyiddin-i Arabî hazretlerinin kabrinin bulunuşuna vesile olan hadisenin unutulmaması için, Seyyid Derviş Hasan tarafından bir taş üzerine "İza dehale sini fi şin, zahera fi kabrihi Muhyiddin" sözü yazdırılarak Yavuz Sultan Selim Han'ın vefatı sonrası türbesine koydurulur. Camekân içerisindeki söz konusu olan bu taştır. Sin Şın Taşı olarak bilinir. Bu taş Yavuz Sultan Selim Han'ın Türbesinde sergilenmektedir." Muhyiddin İbn-i Arabi, Eş-Şeceretü’n-Numaniyye fi’d-Devleti'l Osmaniyye, IQ Kültür Sanat Yayıncılık, 3. Baskı, İstanbul, 2018, Sayfa:54
Sayfa 54 - Muhyiddin İbn-i Arabi, Eş-Şeceretü’n-Numaniyye fi’d-Devleti'l Osmaniyye, IQ Kültür Sanat Yayıncılık, 3. Baskı, İstanbul, 2018, Sayfa:54Kitabı okudu
·
84 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.