Evet,çok komik bir durum olduğunun farkındayım ve şu an bu satırları yazmaya çalışıyorum fakat gülmekten yazamıyorum ve ilk defa bu kadar büyük bir keyif alarak inceleme yazıyorum.Diyeceksiniz ki!"Yahu,insan bir inceleme yazısı yazarken neden bu kadar güler,ne var ki bunda gülünecek,çatlak mısın?:) Evet,çatlağım!:) Ama o ayrı bir konu,neden güldüğümü yazayım.Bu dergiyi sisteme ben eklettim ve bir tane alıntı var o da benim,yani tek okuyan benim! :) Hahahahahah:) Olaya bak ya,ahahahahaha:) Diyeceksiniz ki şimdi;"Ee o halde çatlak arkadaşım,kimsenin okusa da sisteme kaydettirmediği,alıntısını paylaşmadığı derginin neden incelemesini yapıyorsun?"Cevap basit:Hava atmak için.Çünkü bu dergide, bundan önceki ve sonraki sayılarda hep benim şiirlerim var!:) hahahahah!:) Bir incelemeye kendi şiirimi de yazabilme ve kendimi inceleyebilme fırsatım da oldu ya,artık ölsem de gam yemem!:)hahahaha:) İncelememi bitirirken size kendi yazdığım şiirimle veda ediyorum dostlar.Bir dahaki tek kişilik okunan,tek kişilik alıntısı olan dergi incelemelerinde görüşmek üzere!:) Ahahaha!:)
Tanrı ve doktor
Paslı prangaların kuşattığı kirli fayanslarda veda ettim tanrıya
İnanmak kuvvetinden yoksun,
Üzünç bir çiçek açması kalbin dehlizlerinde
söğütlerin ve yakası beyazların ortasında,
müdanasız girişmek kansız ihtilallere,
geveze ve yorgun şoförle seyre dalmak
gizemli,unutulmuş ovayı
ağrılı kuşun kanadının ortasında yaratmak balon ve papyon kokan dünyayı,
ağır geldi bana doktor.
Kollektif heyecanlar;
sümbül kokan belaların nemli yapraklarıyla,
umutlu fidanlarımın boynunu kırdı.
dikenli ayrık otlarını pusuya yatırdılar,
gençlik hevalarıyla koştuğum
devletin ve caminin arka bahçesinde.
doktor bir düş görüyorum.
tanrı
deliren at
Nietszche.
gerçek insanların üstüne sinmiş kırbaç izi
omuz omuza;
Benden yana
Benden uzakta
Gürültüyle ve yırtıcı
hapsediyorlar ve hüküm veriyorlar.
dimağımda Efexor 150
karabasanlar ve cahillik hayalleri
sendeliyorum.
biliyor musun doktor,"ben bir yetimin başını okşamıştım"
"bir çocuk bana gülümseyerek sırrını vermişti ve çok güçlüydü"
ben o gün başımın okşanmasını istemiştim ama yetim değildim doktor
verecek bir sırrım da yoktu
ve güçsüzdü kollarım
Bilirim ki desemkisanasanadesemmiki
Tamam demeliyim sana yetimin verdiği gizi:
"Şimdi tanrı sevdiği çocuklarıyla hüküm sürüyor mimarlığını üstlendiği ütopik dünyada
Nobran çekişmelerle kahkahalar arasında
Bize bilet kalmadı
derment bıraktı hasılı
Unuttu tanrı bizi
Cezasız bırakmadığı vicdanımızın kuyusunda."