Posta Kutusundaki Mızıka Alıntıları
Demek başka bir zamana bırakılmamalı mektuplar; yansıtmalı anı. Demek bir köşede yazılmalı mektuplar. Sayfa: 7
İnsanı mutlu eden şeyler aynı zamanda onun felaketinin de kaynağı olabiliyor.(Goethe) Sayfa: 16
Eksik bilgi bizi yanlış adreslere götürür . Arkadaşlıklar dostluklar ortaklıklar ve evlilikler hep bu yüzden biter . Kim bilir hayatımızda kaç kez, "Nasıl da tanıyamamışım!" demiş kaç kez ince buz tabakasına aldanıp üzerinde yürüdüğümüz gölün soğuk sularında bulmuşuzdur kendimizi. Sayfa: 23
Hayat bilgi istediği gibi bedel de istiyor.
Sayfa: 23
İnsan bir bakışla ne görebilir? Sayfa: 24
Ancak kaderin tokadını yemiş. Kendine güvenlerini yitirmiş. Hor görülmüş. Çirkin yaratılmış olanlara sevgi gerçek bir destek olur. Yalnız böyleleri bilir sevmeyi sevilmeyi; şükran duygularıyla alçak gönüllülükle sevmek gerektiğini ancak onlar bilir.
Sayfa: 34
Akıllı bir adam yalnız kendi tecrübelerinden daha akıllı bir adam başkalarının da tecrübelerinden yararlanır. Sayfa: 35
Dost insanın bir ikinci kendisidir. Sayfa: 37
Herkesin seviyormuş gibi yaptığı ancak sevginin ne olduğunu pek az kimsenin bildiği bir zamanda yaşıyoruz. Belki de bütün zamanlar böyleydi. Sayfa: 38
Seversen beni eğer samimi olmalı duygun
Ya sev ta içten
Ya tamamen bırak Sayfa: 38
Birbirlerini sevenler birbirlerine duydukları sevgi nisbetinde diğerinin iyiliğini isterler. Sayfa: 38
Dostluk gündüz görünmez; o ateşböceği gibi yalnız geceleyin parlar. Sayfa: 40
Konuştuğuma çok kere pişman oldum.
Fakat sustuğuma asla! Sayfa: 46
Montaigne, "Ölümün bizi nerede beklediği belli değil, İyisi mi biz onu her yerde bekleyelim." Sayfa: 50
Sevgili Dost
Bana öyle bir kelime söyle ki hiç eksilmesin. Sayfa: 62
İstediğin zaman lambayı söndür. Senin karanlığını da tanır ve severim. Sayfa: 72
Nasıl oluyor da insanı mutlu eden bir şey, aynı zamanda onun felaketinin de kaynağı oluyor! (Goethe) Sayfa: 77
Şerli bir kimse sana saldırmak isterse o belayı akıl tedbirlerinden başka bir vasıtayla başından savmaya çabalama; yalvarma yoluyla kurtuluş arama çünkü onu bu kötülükten vazgeçirsen bile o daha beter bir başka kötülük düşünür. Sayfa: 81
Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım etmez. Sayfa: 85
Kalbimi alıp uzaklara gitmek istiyorum.
Sayfa: 96
Demek ki hayat buluyordu başka hayatlarla bölüşülen hayatlar. Sayfa: 104
Sevgili Dost
Bugün bayram
Ama parlamıyor gözlerin.
Sayfa: 117
Ah okullarda "Beden eğitimi" var da neden "Ruh eğitimi" yok! Sağlam kafa sağlam vücutta doğru. Sağlam ruh nerede bulunur acaba? Sayfa: 121
Sevgili Dost
Çaba istiyor sevgi
Tohum yetmiyor
Çapa istiyor sevgi
Sayfa: 124
İnsan ancak elinden geleni yapar ama elinden gelenin ne olduğunu bilmek gerek. Sayfa: 125
Sevgili Dost
Ne zaman televizyonun düğmesini kapatacaksın?
Sevgili Dost
Ne zaman açacaksın kitabı?
Sayfa: 135
Bir kum saatidir hayat. Gittikçe ıssızlaşır. Geride bir rüya kalır. Sayfa: 154
Sevgili Dost
Seni seçtiğime pişman değilim.
Sen de pişman olmayacağın seçimler yap. Sayfa: 155
Demek ki önce tanımak gerekiyor.
Sayfa: 165
Bir şey istediğin zaman bütün evren arzunun gerçekleşmesi için işbirliği yapar.
(Paulo Coelho) Sayfa: 168
Bergson'a göre sanatçı, "Bir şeye aşkla bakabilen kimsedir." Sanat eseri bu bakıştan doğar: Bu yüzden en büyük sanatkarlar aynı zamanda en büyük aşıklardır.
Aşkın şiddeti ne kadar kuvvetli olursa, sanat eseri de o kadar büyük olur.
Sayfa: 172
o gözler ki
çakmaktaki alev
zehirli hançerlerdeki uç
yakut bir avize gibi
yalnızlığımızda dururlar
nereye gitsek gelir bizi bulurlar
gelir bizi bulurlar
bulurlar.
Attila İlhan
Sayfa: 173
Sevgili Dost
Kalben ve bütün kuvvetiyle bir şeyi arzu eden kimse onu mutlaka yapar. Sayfa: 174
Sevgili Dost
Merhameti gördün mü? Tamam söyleme biliyorsan yerini. Bari hayatta olduğunu haber ver. "Merhamet ölmedi. Değil mi?" Sayfa: 178
Madem kulaklarımız yenildi.
Kalbimizle dinleseydik. Sayfa: 184
İnsanların beni tanımamış olmalarından dolayı müteessir olmam. Ben onları tanımadığım için üzülürüm. Sayfa: 191
Gülümseyin ve örtün yaşadıklarınızı.
Sayfa: 194
Dudaklarımızın bir kenarına iliştirilen tebessümler hep acı vermiştir bana. Gülümsemek insanlara yakışır elbet. Bundan neden mi acı duyuyorum?
Çünkü insanlar gerçek hayatlarında birbirlerine çok az gülümsüyorlar.
Sayfa: 194
Lütfen gülümse fotoğrafın çekiliyormuş gibi her an. Sayfa: 195
Sadi, "Bir özrün varsa bugün söyle.
Yarın söyleyemezsin." diyor. Sayfa: 198