Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Alayiş değil Alengir
Şiir, fikrin yuvasıdır. Fikir, hareket ve hamle sahasına intikal ederse dava için işe yarar bir hale gelir. Fikrin hareketi, bereket getirir. Bu tarihte de böyle olmuştur. Şairlerin ekseriyeti fikir ve hareket içinde yer almıştır. Şairleri düşünelim, şair kişileri… Muhakkak bir fikir beyan etmişlerdir. Fikir beyan edenler de muhakkak şiirle iştigal etmiştir. Bu minvalde İsmet Özel’in “Celladıma Gülümserken Çektirdiğim Son Resmin Arkasındaki Satırlar” adlı şiirinin birkaç satırından mülhem olarak akla düşen ve bir fikir davasını sulandıran aksi hareketin göze çarpan vaziyetini aktaralım. Bir adam var ki bu adam, media içinde kendine yer bulmuş, reklam, pazarlama, yönetim işleriyle iştigal etmiş ve bu işi el’an devam ettiriyor. Duruşlarında sakatlık var fakat arızaları kimse göremiyor, görenlerin gözüne mil çekiliyor. Herkesin itibar ettiği şimdilerin genel yayın yönetmeni, bir zulüm beldesinde gözaltına alınınca kahraman ilan ediliyor. Herkesin, bizim bile göz hapsinde tutulduğumuz ama “Yandım, anam!” diye bağırmadığımız bir yerden kahraman olarak ülkesine dönüyor. Aynı adam, her türlü tedhiş hareketinden kendinde pay bulan bir ihanet şebekesinin maskesi düşmek üzereyken bile reklam gelirleri düşmesin, maskelerin canı cehenneme dercesine, aman ha tedhişata laf etmeyin, laf edecek olan ekrandan silinsin, musluklar kesiliyor, sular akmıyor, diyordu. Evet, burada akla bir İsmet Özel şiirinden bir mısraı daha geliyor, “Çeşme var, kurnası murdar…”, bir fikir hareketini yüceltebilecek iken onu çukur seviyesinde boğmak alçaklığı… Aynı adam, bir işgal hareketinin fetihle neticelenmesinin ardından davetli olarak girdiği secde yerinde hüngür hüngür ağlıyor. Yanındakiler onu filme çekiyorlar. Samimiyetin her türlüsünün idlal edildiğini anladığımız bu filmin içinde protokol kartları da yakalardan sarkıyor. Hasret mi bitiyor, beyefendi caka mı satıyor, kestirmek güç… Burada “Biz zahire göre hüküm veririz.” sözü bizi durup düşünmeye sevk ediyor. Hüsnü zan edelim… Ve fakat işte yazıya konu olan İsmet Özel’in o mezkur ve meşhur şiirindeki sözler “Uçtum ama uçuşum radarlarla izlendi…” mısraından mülhem “Ağladım ama ağlayışım kameralarla çekildi…” sözü aklımıza geliyor. Zira efendi hazretleri mediada sorumlu bir yerde olduğu ve uçaktan inmeye fırsat bulamadığı için kesin olarak biz yanılıyoruz ve büyük bir yanlış içindeyiz. Menfaatin her türlüsüne paydos derken neyi ya da neleri elimizin tersiyle itiyoruz, biliyoruz. Teşekkür ederiz. gurmeokur.wordpress.com
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.