Gönderi

Taşlama
Lahnalar, hıyarlar kocaman oldu, Bostan korkuluğu, sanırsın efe. Bal kabağı dersen pek yaman oldu, Sığmıyor koltuğa, büyüdü küfe! ★ Şişti de fil oldu en küçücüğü, Gördün mü ne asil dünkü lüpçüyü? Göbekler şaşırdı artık ölçüyü, Bozuldu terazi, kırıldı kefe... ★ A talar ne demiş: Sakla samanı, Fırıldak dönünce gelir zamanı, Bir fırsat geçmişken savur harmanı, Hep bana Rabbena, doldur istife! ★ Ne vardır hiylesiz, hangisi hastır? Kazırsan cilâyı, içi kir-pastır. Hep eski hamamdır, hep eski tastır, Değişmez bizdeki eski felsefe! ★ ille de el-etek öpülecektir. Yalvarıp yüzsuyu dökülecektir. Biliriz onları, ah ne çiçektir, Hacet var mı artık gülü tarife! ★ Zenginsen yürüyor hep gönül-hatır, Yoksulsan: kırk katır yada kırk satır... Her gelen gideni mumla aratır, Çok rahmet okutur halef selefe! ★ Ağzıyla kulağı burnuna denktir, içkiler, mezeler, hepsi renk renktir, Yoksa ziyafet mi, bu ne âhenktir? Kadehler kalkıyor, haydi şerefe! ★ Geçilmez rakıdan, cinden, viskiden, işler böyle miydi bizde eskiden? Vururuz diyorlar hep on ikiden, A tarlar palavra, vurmaz hedefe... ★ Biri sırttan indi, öbürü bindi... Ne yoksulluk bitti, ne acı dindi... Biz her zamandan çok muhtacız, şimdi, Rahmetli üstadım Şair Eşref’e... ★ Diyor ki: «bendeniz Demokratım da, Binecek bir şeyim vardır altımda.» Görmedim böyle şey hiç hayatımda, Ne denir bilmem ki böyle herife! ★ Nasıl da kasılır bir bakın şuna, Bilirim, sözlerim gitmez hoşuna. Çenesini yorar boşu boşuna, Ben onun sözüyle gitmem kenefe. ★ «A» sından «Z» sine kadar başladım, Sanmayın, meyvalı ağaç taşladım, Yalnız kötüleri yaktım, haşladım, Kimse bırakmadım koymadık tefe!
·
17 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.