Gönderi

"Bir yanım toplum, bir yanım doğa, bir yanım da insan değerlerine dayalı olsun istedim." 1923'te Anadolu'nun bereketli toprakları Çukurova'da Kilikya'nın 60 evlik bir Türkmen (Hemite) köyünde bu toprakların Homeros'u doğacaktır.Kemal Sadık Göğçeli,namıdiğer Yaşar Kemal. Annesinin tek çocuğu olan Yaşar Kemal, baba Sadık, çok sevdiği tek oğlu için her yıl kurban kesmesini ister, yine böyle bir günde,koyunun derisini yüzen halasının kocası,elindeki bıçağı Yaşar Kemal'in sağ gözüne çarpar.Üç buçuk yaşındayken sağ gözünü kaybeder.Bu travmatik olay yazarın hayatında tek değildir: Dört buçuk yaşındayken babasıyla birlikte camiye giden yazar,(Van'dan Çukurova'ya göç sırasında çalıların içinde bulduğu oğlu gibi bakıp büyüttüğü, yıllarca öz oğlundan ayırmadığı Yusuf) tarafından namaz kıldığı sırada yüreğinden hançerlenerek öldürülür.Bu cinayete şahit olan yazar anasının sırtında sabaha kadar"Yüreğim yanıyor" diye ağlar,Ve 12 yaşına kadar sürecek kekemeliği başlar. Çocukluğundaki trajik olaylar oldukça etkiler,8 yaşına kadar okuma yazma bilmiyor olmasına rağmen çok sayıda şiir, destan, ağıt ezberlemiştir.Yoksulluk içinde büyüyen yazar 1941'de ortaokul son sınıftan ayrılmak zorunda kalır,sayısı kırka varan işlere girip çıkar,bu kadar çok işe girip çıkmasının nedeniyse siyasi duruşu nedeniyle sürekli takip edilmesindendir. Altan Gökalp,onu yetim,kekeme ve tek gözlü olmasından ötürü onu İskandinavların en görkemli tanrısı Odin'e benzetir."Kahramanları güçlüler, düşmanlar ve doğaüstü güçlerle savaşıma girişmeye itecek'eksiklikler'in kökeninde yer alan bu özellikler,eşsiz bir yazar olacak olan Yaşar Kemal'de de bulunmaktadır"der. Yaşar Kemal gibi köyde doğmuş ve eğitim alma şansına sahip olamamış bir yazarın edebiyat dünyasının en etkili figürü haline gelmesini sağlayan, köylüyü ya da sınıf sorununu önceleyen bir ortamın varlığıdır.Bugün neredeyse imkansız olan bu hal yazarın nasıl bir kültürel ortamda öne çıkabildiğini görmemizi sağlıyor.İnsanlardan yola çıkan romancı, yaşantısını ve tanıklığını sağlam bir dünya görüşü ve usta işi bir roman tekniğiyle birleştirince ortaya bu efsane eserler çıkıyor. Orhan Kemal, Tilda Kemal,Abidin Dino ve eşinin de yazara destek verdiği bu toprakların sesi büyük usta Yaşar Kemal de düşünce ve ifade özgürlüğünden nasibini almış tutuklu ve mahpus olarak yargılanmış hatta linç edilmekten kurtarılmış maalesef bu toprakların kaderi diye düşündüğüm bu yasakların halen günümüzde de sürdüğünü görüp hayıflanmaktayım.
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.