Tüm yoksulluğa, imkansızlıklara ve elverişsiz doğa koşullarına rağmen, bir avuç aydının önderliğinde; askerlerden din adamlarına, profesörlerden öğretmenlere, doktorlardan iş adamlarına kadar, her meslekten insan omuz omuza bir dayanışma sergilediler ve, Finlandiya’yı geri kalmışlıktan kurtarmak için tüm insanlığa örnek olacak büyük bir mücadele verdiler. Yirminci yüzyılın başlarında 3,5 milyon nüfusa sahip, askeri bakımdan güçsüz olsa bile kültürel yapı ve kimlik açısından örnek bir ülke ortaya çıktı. Finlandiya günümüzde eğitim sistemi ve kişi başına düşen milli gelir açısından en gelişmiş ülkelerden biridir.