Gönderi

224 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 18 hours
Öncelikle David Levi'ye bu nadide eserle tanıştırdığı için teşekkür ediyor ve yorumuma geçiyorum... Her okurun kalbinde etki bırakan kadın kahramanlar vardı... Şelale, Sırma, Tamay derken bunların arasına Ülfet' de eklendi... Yoğun duygularla yazılmış bu nadide eser konu olarak Otistik olan Leyla'yı baz alsa da asıl konusu Milas'ın köylerinden birinde yaşayan Ülfet'in anne ve babası ölmesi sonucu gelişen olay örgülerinden oluşuyor... İlk aşkı Rıza hazin bir kaza sonucu ölünce düştüğü boşluk ve yalnızlık duygusu o kadar içten işlenmiş ki her insanın en az 1 kere yaşadığı bu duygu hiç yabancı gelmiyor... Çalıştığı otelde tanıştığı Edward ile evlenip Amerika'ya gidince yalnızlık duygusu burda da kendisini bırakmıyor... Evlilik sonrasında Edward'ın gerçek yüzünü görmesi, alkolik olduğunu öğrenmesi çok zamanını almadı... Çocukları için katlanan Ülfet sonrasında gördüğü şiddet ile ağır bir çöküntü ile sabretmeye devam eder... Ve yine bir şiddet arasında kazara öldürdüğü kocası yüzünden hapse girecektir... Bundan sonrasında doğurduğu çocuklara ne oldu , kavuşabildiler mi romanın ilerleyen sayfalarında bunu göreceksiniz... Hayat çoğu insanların üzerinde amansız oyunlar kurar ve seçimler bizi iyi ya da kötü yollara götürür... Ama yaşadığımız bazı duygu boşlukları yanlış kararlara ve kötü sonlara getirebilir... Kitap da ki en büyük olay da bu oldu benim gözümde... O kadar içten ve o kadar samimi ki insanın "sanki ben biliyorum bi yerlerden" dedirttiriryor... Kitap kurgu ama konusu ile kurgu olmasını yalanlıyor sanki... "Ben gerçeğim! " diye bağırıyor kitap... Çok ayrı bir yere sahip oldu kitap kalbimde... Ülfet, seni hiç unutmayacağım... Okuyun okutun efendim...
Leyla’nın Kahvesi
Leyla’nın KahvesiDavid Levi · Bilgi Yayınevi · 202011 okunma
·
57 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.