Ya her şey mucizeyse? Bu yazıyı yazmış olmam, şu an bu yazıyı okuyor olmanız, okurken düşündükleriniz mucizeyse? Deepak Chopra’yla ilk tanışmam. Bu türde o kadar fazla kitap okudum ki sanırım ne aradığımı bilmediğimden hâlâ okumaya devam ediyorum. Acaba daha ne öğrenebilirim? Bilmediğim, okumadığım daha ne var, diye sorarken cevap yine kitaptan geldi: “ Eğitim sistemimiz, bilgi biriktirmeye dayanır fakat aslında daha fazla bilgi aldıkça aklımız daha fazla karışır ve içimizde var olan bilgelik içgörüsünü kaybederiz. Kendi benliğinizin gerçeğini sormayı öğrenin. Kendi varlığınızın kapısını çalmayı öğrenin. Buna sezgi, yaratıcılık, kehanet, görüş denir. Bu yüzden bilgeler, manzaraya değil kehanete odaklanırlar. Kehanet, sınırsız benliktir.” (s.217) Okuduğumuz tüm kitaplar farklı benliklere ait, birçok ortak noktası olabilir, aynı konuyu işliyor olabilir ancak hepsinden alacağımız şey de farklıdır. Ben bu kitapta bu soruma cevap aldım mesela. Yazarların kendi deneyimlerinden yola çıkarak kaleme alma yeteneklerinin bende de mevcut olduğunu, benim de aynı sezgilere sahip olduğumu, onların da ben gibi insan olduğunu, benim de yaratıcılığımı fark etmemi sağladı. Kitaba kısaca değinecek olursam: Madde, zeka ve ruh, doğadaki senkronizasyon, ruh’un öz’ü, niyet, tesadüfün rolü, arzular, arketipler ve kaderin yolunu çizmek bölümünde meditasyon çalışmalarından oluşuyor. Başlarda bilimsel ifade edilen kısmın dili ağır gelebilir. Meditasyonları kolaylıkla yapabilmek için kuantumu, evrenin işleyişini, farkındalığı, mucizeleri görebilmeyi, tesadüfün gücünden yararlanabilmeyi, enerjileri anlamanın önemli olduğunu vurguluyor. Bilincin işleyişini açıklıyor. Bunlar açıklığa kavuştuktan sonra bir haftalık meditasyon çalışması veriyor. Kitabın dilini ve anlatımını sevdiğimi söyleyebilirim. Merak edenlere okumalarını öneririm. Ve mucizelere inanın. Sevgiyle.

Yeter ki İsteDeepak Chopra · Omega Yayınları · 200577 okunma

·

132 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.