İnsan unsuru, genel olarak sosyolojinin ele aldığı her tür toplumsal olayın temel faktörlerinden biridir. Bundan dolayı sosyolojinin ele aldığı konuların yüzeyde kalmaması için, her ne tür toplumsal olayın altındaki canlı, dinamik ve fiili realiteyi meydana getiren gerçek insan deney, tutum ve ilişkilerinin ortaya çıkardığı toplumsal grupların incelenmesi gerekir. Bu amaçla geliştirilen mikro sosyolojik yaklaşımlar, sosyoloji tarihinde önemli bir boşluğu doldurmuştur. Toplumsal gruplar konusu sosyolojinin alanına giren temel problemlerden biridir. Bu konuyla ilgilenen sosyologların üzerinde en çok araştırma ve genelleme yaptıkları topluluklar ise küçük gruplardır. Sosyologlarca bir prototip olarak küçük grupların seçilmesi oldukça yerinde bir tercihtir. Çünkü küçük gruplar, bireyin sosyalleşme sürecinde daha çocukluktan başlayarak(aile), davranışlarının oluşmasında ve şekillenmesinde önemli bir rol oynar. Özellikle Cooley’in çalışmalarından günümüze değin sosyologlarca, bu grupların önemi daha iyi kavranmış, gözlem ve deneye dayalı çalışmalarla hayatın hemen her alanında küçük grupların yaygınlığı gözler önüne serilmiştir. İnsan bir ailenin üyesi olması dışında, bir veya birden fazla derneğin, bir meslek grubunun, bir öğrenci veya koruma derneğinin, bir kilise veya cami cemaatinin, hatta ulusal ve uluslar arası örgütlerin üyesi de olabilir. Bu grupların bir kısmı büyük, birçoğu ise küçük grup olarak nitelendirilir. Her şeyden önce aile, arkadaş, komşuluk, sevgili grupları gibi çeşitli küçük gruplarda, bireylerin etkileşimlerini, karşılıklı ilişkilerini, sorunlarını ve grup üzerinde etkili olan faktörleri doğrudan gözlem yaparak tespit etmek mümkündür. Böylece belirli bir grubun ve bu grubun üyesi olan bireylerin tarihini öğrenme fırsatını yakalarız. Toplumlar sosyal sistemlerin en küçüğü olan küçük gruba dayanan bir örgütlenme biçimidir. Bundan dolayı küçük grupların incelenmesi toplumu anlama açısından oldukça büyük önem arz etmektedir. Ayrıca küçük grupların incelenmesi uygarlıkların anlaşılmasına da vesile olur. Çünkü uygarlıkların gelişmeleri, işleyiş yasaları, küçük gruplar içinde işleyen yasaların aynıdır. Küçük grupları incelemenin en önemli avantajı, büyük grupları ve uygarlıkları araştırmadan daha kolay olmasıdır. Küçük gruplar hayatımızın her alanında karşımıza çıkmaktadır ve bizler bir şekilde küçük gruplar içerisinde bulunmaktayız. Küçük gruplar içinde bulunduğumuz grupları anlamaya, küçük grup içerisinde sergilenen davranışları daha iyi kavramamıza yardımcı olur. Bu sayede daha sağlıklı ilişkiler kurma, içinde bulunduğumuz grup içerisinde sürekliliği sağlama hatta başarılı bir iş hayatına sahip olmamızda yarar sağlar. Bu noktada Küçük Gruplar Sosyoloji’nin yararları yadsınamaz. Özellikle klasik olarak endüstri sosyolojisi, endüstride verimlilik artışının nasıl sağlanacağı sorunu üzerinde, grup ve çalışma gruplarının öneminin ortaya çıktığı çalışmaların yapıldığı alanı temsil etmektedir. Bu nedenle de Küçük Gruplar Sosyolojisi toplumların, ülkelerin hatta uygarlıkların kalkınmasında elzem bir yere sahiptir.

Küçük Gruplar SosyolojisiKamil Kaya · Fakülte Kitabevi · 200814 okunma

·

20 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ebru