Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Okunmaya Değer. Yazının devamı yorumda
@kemalsayar_official ‘dan ‘’Aşkın Halleri’’ 🖤’Sessizlik sır saklamaz' diyor Uriah Heep bir şarkısında. Aşk yorgunu bir dostumla sohbet ediyoruz. Cep telefonu vızırdayıp duruyor. Sevdiğinden birbiri ardına, mermi gibi, hüzünlü mesajlar. Kaza okları yüreğine saplanan o kocaman adam, acı ve tereddüt içinde kıvranıyor. Aşk artık gürültücü. Artık aşkın gürültüsünden durulmuyor. Aşkı ruhunda dinlendiren sevgililer yok, ortalığı telaşa vermek, yakmak, yıkmak, kırmak istiyor aşk. Yok olurken yok etmek istiyor. Eskinin sessiz ve içli âşıkları nerede şimdi? Aşkını içinde bir ateş gibi gezdiren, 'yaktığımdan daha büyük ateşlerde yandım' diyen o mahzun sevgililer. Onları çıkardıkları sesten değil, ruhlarının üzerinde gezinen sessizlik hâlesinden tanıyabilirdik. Onlar içe çekilir, içe doğru derinleşir, varoluşun kemikleri yakan ıstırabıyla sarhoş olabilirlerdi. 🖤Günümüzün aşkları görünmek istiyor. Kıyıda köşede gizlenmek istemiyor, bilinmek, ilân edilmek, ses çıkarmak istiyor. Özlemek istemiyor âşık, hemen kavuşmak istiyor, chatleşmek, mesajlaşmak, cep telefonuyla onu hep kapsama alanında tutmak, hapsetmek, boğmak istiyor. Aşk, beklemeye tahammül etmiyor. Âşık sevmek değil sevilmek derdinde. Sevilsin, şu karanlık dünyada kendisine bir ışık dehlizi açılsın, bu dünyada sevilmeye değer olduğunu birisi kendisine söylesin istiyor. Yücelmek için yüceltiyor, sevilmek için seviyor. Istıraba tahammülü yok, yanmaya gelemiyor, varlığını alevde eriten bir pervane yerine kandile sitem okları yağdıran bir pervane olmayı yeğliyor. Gürültü yapıyor. 'Ne olur beni sev!' diye ulu orta bağırıyor, sessiz bir ağlayışla yapılmadığı için bu çağrı, masum bir yakarı olmadığı için ötelerden yankı bulmuyor. 🖤Aşk artık sessizliğe katlanamıyor. Âşık sanıyor ki ne kadar ses olursa o kadar iyi anlaşacak, çıkardığı sese karşılık bir ses istiyor, iniltisine bir iniltiyle cevap verilsin istiyor. Oysa o cep telefonu her çaldığında sesler daha bir anlamsızlaşıyor. Hiçbir şey iletmeyen, bir çağrı, bir duygu taşımayan her konuşma insanı kendi zindanına daha da çok gömüyor.
·
8 görüntüleme
Nâzende okurunun profil resmi
Fazladan sarfedilen her kelime,oluş çabası ile sınanmış her söz ,sevgiliyi sırlar mağarasına daha çok çekilmeye mahkum ediyor. Fuzûlî sözler aramıza sırlardan bir duvar örüyor. Aşkın işlevi eskilerde perdeleri yırtmak iken şimdilerde örtülere bürümek. Sevgiliden saklanmak ve ve kendinden saklanmak .Oysa aşığın feryâdı susuşunda gizlidir. 'Ancak söylenmeyen aşk aşktır. ' diye yazmıştı Blake. O asırlar öncesinde seslenen Mevlâna 'yı yankılar gibiydi : 'Dil ,kelimeler pek çok şeyi açıklar ama aşk ,üzerine kelimeler düsmediginde daha berraktır '
Nâzende okurunun profil resmi
Insanların mezar taşlarından ve kitabelerden daha çok bildikleri vehmiyle durmadan konuştukları bir çağda ,gökler susuyor. VE aşk ,günümüzde yaramaz bir çocuk gibi tepinip yaygara koparıyor. Modern dünya her türlü tasallut aletiyle suskun aşıkları bertaraf ediyor. SMS 'ler ,chat odaları ,telefonlar insanın iç uzayını boş yer bırakmamacasına hayatımızın her cephesinden geri çekiliyor. Ruhumuzun kıyılarını döven ses dalgaları bize ne bir özlem duygusu ne de bir kavuşma heyecanı bırakıyor. Hız ve gürültü ,sonunda aşkın yüzlerce yıllık anlamınıda yutuyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.