Ted Bundy, 100'den fazla kadını öldürdüğü kabul edilen, öldürdüğü kadınların çoğuna aynı zamanda tecavüz eden, nekrofili; fakat bunların yanında espritüel, zeki ve eğlenceli olan, dünyanın bir numaralı seri katilidir. Suç psikolojisi ve seri katil uzmanı yazarımız Arkın Gelişin ise ele aldığı bu eserde, seri katil denince akla ilk gelen Ted Bundy'yi araştırmış. "Suç psikolojisi ve seri katil uzmanı" nasıl olunur, açıkçası bilemiyorum; ama yazarın iyi bir seri katil incelemesi yaptığını daha incelemenin en başında söylemek hata olmaz.
Öncelikle toplumun seri katillere duyduğu ilgi gerçekten hayret verici. Yanlış anlaşılmasın, sadece bizim ülkemizde değil, dünyanın her yerinde seri katiller popülerdir. İnsanlık, seri katillerden hem korkar hem de içlerinde seri katillere karşı engellenemez bir merak ve ilgi besler. Bu ilginin onların son derece zeki birer yaratık olmalarından kaynaklandığını düşünüyorum. Keskin bir zeka karşısında kayıtsız kalmak çok zordur.
Seri katillerin özelliklerini incelemek gerekirse, seri katiller cinayetlerini titizlikle planlar, gerçek kimliğini her zaman gizli tutar ve gerçek kimliğini sadece öldürmek üzere olduğu kişiye açıklar. Zira öldürmek üzere olduğu kişinin artık sahibi konumundadır ve onun üzerinde müthiş bir egemenliği vardır. Böylece gerçekte kim olduğunu kurbanına açıklamak ona gizli bir haz verir.
"Cinayet işlemek sadece cinsel ya da şiddet unsuru değil. Kurbanınıza sahipsiniz o anda. Onun bir parçası oluyorsunuz. İçinde tükenen son nefesi hissedebiliyorsunuz. Gözlerinin içine bakıyorsunuz. Böyle bir anda Tanrı'sınız."
Aslında seri katiller, toplumda fazla dikkat çekmeyen, hatta pasif denebilecek kişilerdir. Arkadaşları ve akrabaları tarafından "normal" bir tip olarak tanımlanırlar. İçlerine kapanıktırlar, mutsuz bir görüntüleri vardır ve çoğunlukla hayattan zevk almaz bir görünümdedirler. Bu özellikler, onları daha tehlikeli ve çözülmesi daha güç hale getiren özelliklerdir. Son özellik olarak ise, seri katillerin neredeyse tamamında bastırılmış bir cinsellik veya cinsel anlamda aşağılanma hissinin baskın olduğunu söyleyebiliriz. Zaten seri katiller birçok cinayeti de cinsel anlamda doyuma ulaşmak için işlerler.
Peki "normal" bir insanı, katil olmaya iten nedenler nelerdir? Toplumun bundaki payı nedir? Yetiştirilme şeklinin, pornografinin, alkolün ve çocuk yaşlarda uğranılan cinsel istismarların etkisi var mıdır? Aklı selim ve empati yeteneğini haiz her insanın bu soruları sorması gerektiğini düşünüyorum. Maalesef kamuoyu bu konular üzerinde araştırma yapmaktan pek hoşlanmaz. Suçlunun geçmişte yaşadığı travmalar, şiddet içerikli yayınlar ve çocukluk döneminde uğranılan haksızlıklar dikkate alınmaz.
"Oysa onlar da bizim toplumumuzun çocukları değiller mi?"
"Biz seri katiller, sizin evlatlarınız, sizlerin eşleriyiz. Biz her yerdeyiz. Ve yarın sizin çocuklarınızın çoğu yine ölecek."
Psikologlara göre, seri katillerin tedavisi mümkün değildir. Bu tip suçlular, serbest bırakılırsa yeniden aynı suçları işlemeye devam ederler. Çünkü onların eylemini destekleyen en önemli unsur, suç işledikleri anda aldıkları hazdır. Seri katillerin devlet tarafından cezalandırılarak "düzeltilmesi" ve "iyileştirilmesi" mümkün değildir. Peki bu durumda seri katillerin ölüm cezasına(idam) çarptırılması mı gerekir? Bu soruya herkesin cevabı farklılık gösterebilir. Ben sebebi her ne olursa olsun, bir insana ölüm cezası verilmesine karşıyım. Bizim insanlar olarak devlete verdiğimiz yetkinin içerisinde öldürme yetkisi yoktur.
Bu noktada kitaba yeniden dönecek olursak, Ted Bundy, Amerika'nın çeşitli eyaletlerinde seri cinayetler işleyen, buna karşın kendisine büyük bir hayranlık duyan kitlenin de bulunduğu zeki bir seri katildir. 2-3 yıl içerisinde resmi 36 cinayete imza atmış, gayriresmi 100 cinayetin sorumlusu olarak gösterilmektedir. Tutuklanması, iki kez hapisten kaçması, mahkemede takındığı tavır ve dava süreci gerçekten ilgi çekicidir. Zekası, yakışıklılığı ve güçlü mizah duygusu ile herkesi kendisine hayran bırakan bu seri katil mahkeme huzurunda kendi avukatlığını dahi yapmaya çalışmış. Hatta ona ölüm cezası veren hakim bile zaman zaman hayranlığını dile getirmekten çekinmemiş.
Bu arada Ted Bundy mahkemede hiçbir zaman hakkındaki suçlamaları kabul etmemiş ve aslında hakimin önünde ona ölüm cezası vermek için ciddi bir somut delil de bulunmamıştır. Kurbanların üzerindeki diş izlerinden, tanık beyanlarından, jürinin yönlendirmesinden ve medyanın bastırmasından dolayı hakkında ölüm cezası verilmiştir. Bir kimse hakkında ölüm cezası verilecekse, tüm delillerin somut olması gerekir... Tabii Ted Bundy kendisine verilen ölüm cezasını geciktirmek veya ortadan kaldırmak için elinden gelen her şeyi yapmıştır; fakat karşısındaki topluluk inanılmaz güçlüdür ve Ted Bundy'nin zekasının da sınırları vardır. Ölmeden önce tüm suçlarını itiraf ettiği (İtiraf etmesi demek, suçları işlediğine yönelik bir kesinlik içermez. Strateji değişikliği olarak yorumlamak lazım.) bir röportajda bu hale gelmesinin nedenini çocukken okuduğu ve şiddet içeren porno dergileri olduğunu söylemiştir. Bu konu da dikkate değerdir.
Ted Bundy'nin inanılmaz cazibesi, yakışıklılığı ve zekası, Amerikan kadınları tarafından dava sürecinde fazlasıyla değer görmüştür. Kadınlarla yapılan röportajlarda, ondan korktuklarını; fakat yine de çekici bulmaya devam ettiklerini söylemişlerdir. Hatta dava sürecinde bir kadın ona aşık oluyor ve Ted Bundy duruşma esnasında o kadına evlenme teklif ediyor. Tabii kadın da hemen kabul ediyor. Kadının Ted Bundy'yi ziyarete geldiği zamanlarda cinsel ilişkiye giriyorlar ve Ted'in bu ilişkilerden birinde kız çocuğu oluyor. Böyle bir adamın "kız çocuğunun" olması da -onlarca genç kadının yaşamını elinden aldığı düşünüldüğünde- sanırım bir hayli düşündürücüdür.
Ted Bundy ile ilgili Netflix'te 4 bölümlük bir belgesel de bulunmaktadır. Belgeseli izledim ve gayet yararlı buldum. Özellikle mahkeme sürecini ve Ted Bundy'nin canlı hallerini izlemek benim için bir hayli ilgi çekiciydi. Tabii belgeselde Ted Bundy'nin psikolojik durumundan ziyade dava sürecine yoğunlaşılmıştı. Kitapta ise Ted Bundy'nin psikolojik tahlillerine fazlasıyla yer verilmiş...
Açıkçası Ted Bundy, keskin bir zeka karşısında kayıtsız kalamayan beni bir hayli etkiledi. Bir seri katilin beni etkileyeceğini asla düşünmezdim. Fakat her geçen gün şu dünyada yeni şeyler öğreniyoruz... Seri katilleri tanımak ve dünyanın ilk seri katilini derinlemesine incelemek istiyorsanız bu eser, bulabileceğiniz en iyi eserdir.