Gönderi

400 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 4 days
(Ön not: Bu kitabın da içerisinde yer aldığı 5 muhteşem bilimkurgu eserini yorumladığım videomu izlemek isterseniz şu linke tıklayabilirsiniz: youtube.com/watch?v=BvYXVnA...) İthaki Bilimkurgu Klasikleri serisinden okuduğum 45. kitap oldu. Bir süredir bilimkurgu klasiklerini okumaya ara vermiştim. Çünkü İthaki Yayınları, bilimkurgu klasikleri serisi içerisinde birbirinden bağımsız 5-6 seriye birden yer vermeye başladı. Basımına başlanılan bir seri daha bitirilmeden yaklaşık 5-6 serinin birden önümüze sunulması ve henüz hiçbir serinin tam olarak bitirilmemiş olması, seri kitaplarını okumama kararını almama sebep oldu. En azından basımına başlanılan bir seri tam olarak tamamlanmadan ilgili seriye ait kitapları okumayacağım. "Leibowitz İçin Bir İlahi" isimli bu bilimkurgu eseri, bir seri kitabı olmamasının yanında, yazarı Walter M. Miller, Jr.'ın zaten ilk ve tek romanıdır. Bir yazarın ilk ve tek romanının, bilimkurgu klasikleri içerisinde kendisine yer bulması, takdir edilmesi gereken bir başarıdır. Hatta Leibowitz İçin Bir İlahi, bilimkurgu türü içerisinde yazılmış en iyi ilk roman olarak kabul edilmektedir. Bu eserin bir başka değerli özelliği ise, eserin 1960 yılında ilk kez basılıp 1961 yılında Hugo Ödülü’nü kazanmış olmasıdır. Bilindiği üzere, bilimkurgu yazarlarının çok sevdiği bir tema vardır: O da 3. Dünya Savaşı'nı kurgulayıp devletler tarafından nükleer silahların kullanılmasının akabinde oluşacak olumsuz senaryoları yazıya dökmektir. Herkesin kullandığı bu temayı kullanmanın avantajları olduğu gibi tehlikeleri de vardır. Fakat yazarımızın "klasik" temayı gayet başarılı ve özgün şekilde işlediğini düşünüyorum... Artık konuya geçebiliriz: Tarihi tam olarak belirtilmemiş bir nükleer savaş sonrasında dünyada yaşam neredeyse yok olmuştur. Dünya, büyük oranda çölleşmiş ve insanlar bir bardak suya muhtaç hale gelmiştir. Açlık, sefalet ve ölüm her tarafı sarmıştır. İnsanlığın yaşam mücadelesi verdiği bu dönemde dünyanın yıkımından dolayı suçu bilime, kitaplara, sanata ve bilim adamlarına atan bir grup insan da türemiştir. Hatta onlara göre, okur yazar olmak bile suç olarak kabul edilmektedir. Zira onlara göre bilim bu kadar gelişmeseydi, nükleer silahlar ortaya çıkmayacak ve insanlık yok olmanın eşiğine gelmemiş olacaktı... Bu mantıkla bulabildikleri bütün kitapları yok etmeye, okuma yazma bilenleri de öldürmeye başlıyorlar. Bu mantığa karşı çıkan elektrik mühendisi Isaac Edward Leibowitz ise bulabildiği tüm kitapları saklıyor ve onları gerek kopya ederek gerekse ezberleyerek gelecek nesillere aktarmaya çalışıyor. Zira ona göre medeniyetin kurtuluşu yine bilimle ve sanatla olacaktır. Leibowitz bu hareketi sayesinde kendisi gibi düşünen insanlardan oluşan bir "kardeşlik" kuruyor. Bu kardeşlik, bir nevi tarikat olarak da düşünülebilir. Şimdilerde böyle bir tarikat olsa, sanırım koşa koşa üyesi olurdum... Kitap üç bölümden oluşuyor. Her bir bölüm arasında yaklaşık 600 yıllık bir zaman farkı var. Dolayısıyla her bölümde işlenilen konulan da karakterler de medeniyetin gelişimi de farklılık gösteriyor. Bu noktada bölümlere kısaca değinmek gerekiyor: Kitabın ilk bölümü, Fiat Homo(İnsan Olsun) isimli bölümdür. Bu bölüm, nükleer savaşın ardından yaklaşık 600 yıl sonrasını bize gösteriyor. Tahmin edeceğiniz gibi, bu bölümde insanlığın yaşadığı zorluklar, nükleer savaşın insan ırkına ve doğaya etkileri ile Leibowitz kardeşliğinin kitapları kopyalamaları, çoğaltmaları ve ezberlemeleri anlatılıyor. Bu arada Leibowitz kardeşliği kopyaladıkları, çoğalttıkları veya ezberledikleri eserlerin ne işe yaradığını ve ne anlattığını hiçbir şekilde anlamıyorlar. Buna karşın, gelecek nesiller için canla başla mücadele etmeye devam ediyorlar. Birinci bölüm, 3174 yılı ile kapanıyor. Kitabın ikinci bölümü, Fiat Lux (Işık Olsun) isimli bölümdür. Bu bölüm, Leibowitz kardeşliğinin amaçlarına ulaşmaya başladığının göründüğü bölümdür. Zira insanlık, artık çoğalttıkları kitaplar üzerinde düşünmeye başlamış ve eski buluşlarını(tekerlek, elektrik gibi) yeniden keşfetmeye başlamıştır. Bu döneme, insanlığın yeniden yükselme dönemi diyebiliriz. Bu arada dünyada yeniden devletleşme ve politika da kendisini göstermeye başlıyor. Ayrıca bir grup insanın bu dönemde de bilimsel gelişmelere karşı çıkmaya çalıştığını belirtmeden geçemeyiz. Bunca bilimsel gelişme, keşif gerçekleşirken bir takım insanlar cahil kalmak için inanılmaz bir çaba gösteriyor... İkinci bölüm, 3781 yılı ile kapanıyor. Kitabın üçüncü ve son bölümü ise, Fiat Voluntas Tua (Tanrının İstediği Olsun) isimli bölümdür. Bu bölümde insanlık günümüzdekinden daha ileri seviyeye geçmeyi başarmıştır. Teknoloji, bilim, uzay insanlığın artık hizmetindedir. Dünya devletleri teknolojinin gelişmesi ile yeniden silahlanmaya ve yeniden nükleer silahlar elde ederek kendilerini "savunmayı" amaçlamaya başlamıştır. Tıpkı günümüzdeki gibi savaş yasak bir haldedir; ancak devletler büyük hızda silahlanmaya devam etmektedir. Neden? Olası bir tehlikede kendilerini savunabilmek için. Yersen... Anlattığım kısımlar gözünüze spoiler gibi görünse de spoiler değildir. Bu bilgileri bilerek kitabı okumanız, alacağınız hazzı azaltmayıp, bilakis artıracaktır. Kitapta ele alınan yaklaşık 1800 yıllık döngüyü incelersek, yıllar geçse de insanlığın anlayışının değişmediğini, geçmişten ders almak şöyle dursun her geçen yıl daha da kötüye gittiğimizi rahatlıkla görebiliriz. Yaklaşık 1800 yıl önce nükleer silahların kullanılması ile dünyayı yok oluşun eşiğine sürükleyen insanlık, gücü, bilgiyi, bilimi yeniden ele geçirince gözünü kırpmadan dünyayı bir kez daha yok oluşa sürüklemekten çekinmiyor. Ders almıyoruz ve doymuyoruz. Güç, bizi fazlasıyla zehirliyor. Biraz uzatmış olabilirim; ama son sözümü de kitabın kapağına değinerek incelemeyi sonlandırayım. Dikkat ederseniz, İthaki Yayınlarını ilk paragrafta biraz yerdim. Bu sefer de öveyim bari... İthaki Bilmkurgu Klasikleri serisinin kapakları her zaman beni büyülüyor. Yine bu sefer de büyüledi. Kitabın kapağını incelediğimizde üç adet sarmalın üzerlerinde birer özgür kuş olduğunu, sarmalların kesiştiği noktada insan kafası görünümünde cılız bir kibrit alevinin yandığını, kibritin alt kısmında insan gövdesi görünümde erimekte olan bir mum olduğunu, arka planda ise karanlık bir medeniyetin yer aldığını görüyoruz. Kapak tasarımını yapan Hamdi Akçay isimli sanatçıya da teşekkür etmeden geçemezdim. "Biliyorum buraları okuyorsun Hamdi'ciğim. Ellerine sağlık. Başarılarının devamını diliyorum. Harikasın gerçekten."
Leibowitz İçin Bir İlahi
Leibowitz İçin Bir İlahiWalter M. Miller Jr. · İthaki Yayınları · 2019171 okunma
··
1 plus 1
·
1,266 views
Kayaberk İpek okurunun profil resmi
Zamanında çok severek okuduğum ve etkisinden kolayca çıkamadığım post apokaliptik bir bilim-kurgu eseriydi. Bitirdikten sonra bir süre StLeibowitz kullanıcı adıyla dolaşmıştım ortalıklarda. :)) Tıpkı Dune gibi yavaş ilerleyen ama alt metninde siyasi, felsefi, politik göndermeleri olan, İthaki BK Klasikleri ailesinin en değerli üyelerinden biridir kendisi. Bana kalırsa daha fazla okunmayı hak ediyor bu eser. İnceleme de esere yaraşır şekilde olmuş, elinize sağlık. Hatırladığım kadarıyla kitabın ikinci bölümü Fiat Lux, ''Işık Olsun'' gibi bir anlama geliyordu, şu an kitap yanımda olmadığı için kontrol edemiyorum. Ya incelemeyi yazarken gözünüzden kaçmış ya da ben yanlış hatırlıyorum. Keyifli okumalar ve incelemeler. ^^
Semih Doğan okurunun profil resmi
Benim de çok beğendiğim eserlerden biri olmuştur. Yeri ayrıdır. İşlediği konu ve kurgusu özellikle hayran bırakmıştı. Fiat Lux konusunda haklısınız. Yanlış yazmışım zaten. Hem ilk bölümü hem de ikinci bölümü aynı isimle yazmışım. Uyarı için çok teşekkür ederim, hemen düzeltiyorum. Keyifli okumalar :)
KartonKapak okurunun profil resmi
Katıldığım bir konuşmada konuşmacı demişti ki " Aranızda bilimkurgu yazan var mı? " Kalabalık olan salonda tek el kalkmamıştı. O günden sonra anladım ki gerçekten zor bir şeyden bahsediyor... Ama bir yerlerden başlamak lazım yani okumaktan.. Ellerinize sağlık. Hamdi bey okur herhalde. :)
Semih Doğan okurunun profil resmi
Bilimkurgu yazmak çok zor gerçekten. Biz yaklaşık 2 yıl önce burada yazmaya çalışmıştık, bir hayli zorlanmıştık. Bilimkurgu okumalarının bile sayıca az olduğu yerde bilimkurgu yazan var mı diye sormak da garip geldi bana :) Teşekkür ederim. Hamdi Bey'e güveniyorum :)
1 next answer
Yeşim okurunun profil resmi
Benim de katılacağım tek tarikat belli oldu 😊 Eline sağlık 🌼☘️
Semih Doğan okurunun profil resmi
Kardeşliğimize bekleriz :) Teşekkür ederim.
Esther. Sema okurunun profil resmi
Kitap Kıyımının Evrensel Tarihi
Kitap Kıyımının Evrensel Tarihi
elimde yeni alıntı girerken inceleme gözüme çarptı. İncelemeden önce daha yeni elimdeki kitapta bu yazar ve kitaptan bahsetmişti ondan güzel bir tesadüf oldu.:) Konusu itibari ile ilgimi çekmiş olan bu kitap inceleme ile daha çok ilgimi çekti. Yazarın yaşadığı dönemde kitap yakma yok etme olayları çokmuş. Tahminen de kitapları çoğaltma kopyalama konusunu bundan dolayı almıştır diye düşünüyorum. Emeğine sağlık:)
Semih Doğan okurunun profil resmi
Senin için güzel tesadüf olmuş :) Kitap Kıyımının Evrensel Tarihi isimli bir kitabın içerisinde bu esere yer verilmeseydi eksik olurmuş. Teşekkürler Sema :)
Zehra( ꈍᴗꈍ) okurunun profil resmi
Gerçekten insanı düşünmeye sevkeden, sınırlamayan; farklı bir pencereden geçmişimizi, şimdimizi ve geleceğimizi izlettiren muazzam bir yapıt. Çok güzel bir inceleme olmuş ellerine sağlık. (Fiat lux-ışık olsun) :)
Semih Doğan okurunun profil resmi
Kesinlikle öyle. Çok teşekkür ederim :)
Oğuz okurunun profil resmi
İnceleme çok iyi, elinize sağlık. Ayrıca kapakların illüstrasyonlarını ben de çok başarılı buluyorum. 👍
Semih Doğan okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim. Kapaklar gerçekten muazzam :)
Ged okurunun profil resmi
Bu yazın sayesinde kitabı daha çok beğendim. Spoilerden çok yol haritası oldu. Bu arada Fiat Lux (Işık olsun) adlı ikinci bölüm İnsan olsun diye iki defa yazmışsın :)
Semih Doğan okurunun profil resmi
Spoiler olayına çok inanmıyorum zaten. Birçok kitap için ön bilgi almak iyidir. Teşekkür ederim :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.