Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

296 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Resim okumayı sever misiniz? Evet evet, resim okumak Bir resme bakarak arkasındaki, içindeki, önündeki anlamları keşfetmeye çalışmak. Dadaizm ve Sürrealizm’i başlatan kişi olarak bilinen ünlü Alman ressam Max Ernst, 1933 yılında sadece kolaj resimlerden oluşan sürrealist bir roman “yazar”. ‘Merhamet Haftası ya da Yedi Ölümcül Element’ adını verir romanına. Metin içermeyen bir roman olmakla birlikte bir çizgi-roman da değildir kesinlikle. Yedi ölümcül element: Çamur, Su, Ateş, Kan, Siyahlık, Görüş, Bilinmeyen. Yedi ölümcül element aslında haftanın yedi gününe karşılık gelmektedir ve bir de bildiğimiz başka bir yedili daha vardır işin içinde: yedi ölümcül günah - Gurur, Müsriflik, Şehvet, Öfke, Açgözlülük, Tembellik, Kıskançlık. Her ay külliyatından bir eseri keyifle okuduğum sevgili yazarımız Murat Gülsoy, Ernst’ün bu eserinden yedi resim seçmiş kendi romanı için. Romanında, İstanbul’da yaşayan ve bu resimleri “okuyarak” romandaki yazarın proje kitabı için “otomatik” yazılar kaleme alan yedi ayrı karakter var. Bu dahiyane romanın ismi de tabii ki İstanbul’da Bir Merhamet Haftası olmuş. Yedi karakter, bir haftada yedi resim için akıllarına ilk gelen metinleri yazarak bu proje kitabın kurgusunu oluşturuyorlar. “Proje kitap” burada anahtar kelime çünkü gerçek hayatta da bu yazılardan oluşan bu roman, deneysel bir proje roman ve edebiyatta yenilikleri seven okurlar için bulunmaz bir nimet. İlk baskısını 2007’de yapan romanda Gülsoy, kelimenin tam anlamıyla büyük bir risk almış ve edebî ustalığıyla bu riskin altından kalkmayı başarmış bence. Her karakter, o kadar derin inceliklerle tasarlanmış ve birbirlerinden o kadar farklı tarzlara sahipler ki yedi ayrı ‘romancık’ okur gibi hissediyorsunuz kendinizi. Her karakter kendi “romanının” kahramanı. Bu karakterlerin tek bir ortak yanı var: yazarak kendi varoluşlarını anlamlı hale getiriyorlar. Kurmacada deneyselliği seven ve başarılı örnekler sunan Murat Gülsoy, kurgunun ana hatlarını belirleyen görünmez kurallara da bir şekilde sadık kalmayı başarmış. Öte yandan Ernst’ün resimlerden oluşan romanı ne kadar sürrealist ise Gülsoy’un romanı da o denli bir sürrealizm tadını yakalamış. Ben de bu romana kendi çapımda sürrealist bir okur yaklaşımı getirip kitabı karakterleri takip ederek okudum; yani düz okuma yapmak yerine her bir karakterin romanın içindeki yazarın seçtiği resimlere tepki olarak kaleme aldıkları yedi yazısını peş peşe okudum. Bunu yapabilmek için romanın içindekiler kısmı tabii ki çok işime yaradı. Nasıl olunursa okunsun, romanda bir okuma hazzı yakalamak fazlasıyla mümkün; bunun da en önemli sebebi Gülsoy’un hem çok farklı, hem de çok tanıdık gelen hikaye anlatıcısı yeteneğidir hiç kuşkusuz.
İstanbul'da Bir Merhamet Haftası
İstanbul'da Bir Merhamet HaftasıMurat Gülsoy · Can Yayınları · 2018172 okunma
·
118 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.