Gönderi

102 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 4 days
--- spoiler olabilir --- Ülkemizdeki töre davalarının, kadının yerinin, gelenek namına nasıl cinayetler işlendiğinin küçük bir özeti Yılanı Öldürseler. İlk defa Yaşar Kemal okuduğumu pişmanlıkla yazıyorum. Kitabında haşin bir hayalgücüyle anlattığı ve kendisinin de bir zamanlar yaşadığı Çukur benim de memleketim. Yaz aylarının kavruk sıcaklarında kokladığım taş kekik kokuları, Torosların devasa güzelliği ve insanların uydurma hikayelerine daha da katarak inanmaları... Hepsine aşinaydım, hepsi hakkında az çok bir duymuşluğum bir fikir yürütmüşlüğüm vardı bu kitabı okuyana kadar. Bu toprakların bu kadar kan koktuğunu bilmezdim, tahmin edemezdim. Yaşar Kemal öyküsünü, gözlemci bakış açısıyla yazmasına karşın bize köylülerin gözünden sunmayı ince ama keskin anlatımıyla başarmış. Köylüler için ne önemliyse o vurgulanıyor. Esme'nin güzelliği anlatılıyor sayfalarca ama Halil'in onu daha çocukken kaçırıp tecavüz ederek ona "sahip" olması birkaç cümle. Abbas öldürüyor Halil'i, suç Esme'nin oluyor kocasının ardından birine aşık olduğu için. Kimse öldüremiyor Esme'yi güzelliğinden. Çirkin olsaydı, Allah onu özene bezene yaratmasaydı Halil'in vurulduğu gün Esme parçalanarak öldürülmüştü. İnsanların ağzındaki olur olmadık dedikoduları, geri dönülemez sonuçlara neden olacak girişimleri zavallı Hasan'ı çocukluğundan ediyor. Olan oluyor. Vaktinde hapse giremiyorlar diye boyu kadar silahları bebelere büyük bir şevkle veren eşkıyalar bu ülkenin gerçeği. Kadının töreden,erkekten, çocuğundan, üstüne yüklenen sorumluluğundan sonra gelmesi bu ülkenin gerçeği. Cahilliğin kanla doyurulması, üstüne bunun büyüklük ve güç kaynağı olarak görülmesi bu ülkenin gerçeği. Yaşar Kemal belki kendi hayatıyla karışık bu gerçekliği kalemini konuşturduğu kurgusuyla anlatmış. Bize de okuyup " ulan..." demek düşüyor sanırım.
Yılanı Öldürseler
Yılanı ÖldürselerYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202019.4k okunma
·
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.