Gönderi

Concorde Yanılımı Teorisi
Sarf Edilen Emek Sebebiyle Bir İşi Sonlandıramama Durumu: Concorde Yanılımı Teorisi Akıllıca bir karar neye göre alınır? Geçmişte verdiğin kararlara göre mi yoksa gelecekte edinmeyi umduğun kazanca göre mi? Karar vermek insan hayatındaki önemli dinamiklerden biridir. Aldığımız kararlar bugünümüzü ve geleceğimizi belli oranlarda etkiler. Ancak insan kararlarında her zaman rasyonel davranamaz ve fark etmeden Concorde Yanılımı adı verilen yanılgıya düşebilir. Rasyonel bir karar vermek için geleceğe yönelik kâr- zarar dengesi kurmak şarttır. Rasyonel olan karar, insanın kendisine gelecekte fayda sağlayacak seçenekleri takip etmesidir. Kendimiz ya da sevdiklerimiz için fayda sağlayacağını umduğumuz kaynaklara yatırım yapmaya başlar veya devam ederiz. Bu yatırım parasal, duygusal ya da zamansal olabilir. Concorde Yanılımı kişinin karar verirken gelecekteki kazançlarını değil geçmişteki bedellerini referans almasıdır. Teorinin ismi Concorde isimli supersonic uçaktan gelir. Concorde yanılgısı, çok emek harcanan bir işten, araştırmadan sonuç alınamamasına rağmen ya da çok emek sarf edilen bir ilişkinin ısrarla bitirilmemesi gibi ticaretten özel hayata kadar yaşamın her alanında görülebilecek bir durum. Geçmişte yapılan bir işin istenildiği gibi gitmemesi halinde bu fikre daha çok bağlanıldığı bu durum aslında insanı içten içe bitiren korkunç bir gerçek.Concorde yanılımı, daha önce yapılan yatırımın içerdiği kayıpları dikkate almayarak, daha önce yatırım yapılan kaynağın kaybedileceği gerçeğinden kaçmak için daha fazla yatırım yapılması gerektiği mantığıdır. Şimdi sizden gerçekleşmesi için çok emek harcadığınız fakat hiçbir zaman istediğiniz gibi sonuçlanmayan bir işi/ ilişkinizi düşünmenizi istiyorum. İçerisinde bulunduğunuz durumun rahatsızlık uyandırdığını ama geriye dönüp bakmaktan kaçındığınız için de aynı sürecin tekrarına hapsolduğunuzu hissettiniz mi? Her şey sona erdiğinde zamanı geri alabilmeyi istediğiniz oldu mu? Peki, neden yanlış yaptığımızı bildiğimiz halde yanlışımızı döngü halinde tekrar ederiz? “Harcadığım zamanın boşa gitmesini istemedim”, “olmayacağını bildiğim halde çaba harcadım”, “işin sonunda zarar göreceğimi bildiğim halde devam ettim”… Birçoğumuz insan ilişkilerimiz veya içerisinde bulunduğumuz bir iş için çevremizden buna benzer sözler işittik veya bu cümleleri bizzat biz kurduk. Hissettiğimiz şey hayal kırıklığı mıydı? Umutsuzluk? Korku? Öfke? Yerinin doldurulamayacağına dair inancımız o kadar kuvvetliydi ki daha çok zaman harcadık bu şeyin uğruna. Tanımlamasını yapamadık çoğu zaman. Vazgeçemiyorum dedik. Üstelik aşka, başarıya, hırsa atfettik. Hepsi bir yanılsamaydı. Maddi veya manevi bir konuda istenilen şekilde sonuçlanmamasına rağmen harcanan emek; zaman; yatırım gibi sebepler dolayısıyla içerisinde bulunulan gidişattan vazgeçememek olarak tanımlanan Concorde Yanılımı teorisi, sesten hızlı olması planlanan bir yolcu uçağı olan Concorde’dan ismini almaktadır. 1962 yılında başlanılan Concorde uçağı projesinin sadece hazırlık aşaması 7 yıl sürmüş ve deneme uçuşları beklentilerin çok altında kalmıştır. Concorde uçağının yakıt maliyeti çok yüksekti ve yolcu kapasitesi azdı. Ayrıca güvenirliği yeterli bulunmamıştı. Buna rağmen uçağın üretimine devam edildi.Concorde’un üretilmesi için 7 yıl boyunca çaba harcayan proje yetkililerin geçmişteki çabalarını kaybetmemek için başarısız buldukları uçağı kullanıma sunması gibi bizler de günlük hayatta sırf geçmiş yatırımlarımızın ‘yüzü suyu hürmetine’ başladığımız işi yarım bırakmaz, bize zarar verecek olsa dahi devam ettiririz. Çeşitli dezavantajları olmasına rağmen çok fazla yatırım yapılması sebebiyle denemelerine devam edilen Concorde uçağı nihayet 1976 yılında kullanılmaya başlanmış ve 2000 yılında 113 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan ilk ve son kazasına kadar uçmaya devam etmiştir. 1996 yılında İngiliz Psikoloji Derneği’nin gerçekleştirdiği ”Düşünme” konulu konferansta Oxford Üniversitesi davranışsal ekoloji profesörü olan Alex Kacelnik’in “yanılım” eklemesi ile Concorde Yanılımı literatürde yerini almıştır. İnsanları kazançlarından çok yitirdikleri şeyler harekete geçirir. Ve yitirdiklerimizi kurtarmak için daha riskli davranışlar sergileriz. Bahis oyunlarında parasının çoğunu önceki oyunlarda kaybetmiş olan bahisçinin son oyunda yitirdiklerini geri almak umuduyla tüm parasını ortaya koyması bu teorinin en tipik örneğidir. Concorde Yanılımında gerçekçi olmayan bir umut beklentisi söz konusudur. Bu sebeple ‘Umut Teorisi’ olarak da isimlendirilir. Umut etmek kişinin hayat motivasyonunu, olumsuz hayat olaylarına karşı direncini arttıran bir etkendir. Ancak Concorde Yanılımı’nda görüldüğü gibi realist olmayan umma davranışı, zaten olumsuz gidişatta olan kişiyi düze çıkarmayacak; olumsuz gidişata neden olan davranışını olumlu sonuç bekleyerek sürdürdüğü için olumsuz durumun sürmesine ya da daha kötü sonuçlanmasına neden olacaktır. Kısacası Concorde Yanılımı ‘kaybeden olmamak için daha çok kaybetmek’ olarak açıklanabilir. Concorde Yanılımı farklı isimlerde anılsa da ekonomi, iktisat, psikoloji, etoloji gibi birbirinden farklı alanlarda görülebilen oldukça geniş spektruma sahip bir davranış örüntüsüdür. Concorde Yanılımı, psikolojik açıdan insan hayatının birçok alanında ortaya çıkmasına rağmen psikologlar tarafından yeterince incelenmemiştir. Concorde Teorisi hakkında bildiklerimiz davranış ekonomisi alanında ‘Parayı Batırma Yanılımı (Sunk Cost Fallacy) üzerine yapılan araştırmalardan ibarettir. Parayı Batırma Yanılımı ekonomik bir terimdir ve Concorde Teorisinin sadece maddi yatırımlarla gerçekleştiği durumları kapsar. Yani Parayı Batırma Yanılımı’nda yatırımlar sadece parasaldır, duygusal ya da zamansal yatırımları içermez.  Bu nedenle psikoloji biliminden çok ekonomi ile ilişkilidir. Bu iki terimin farkını şu örnekle daha iyi anlayabiliriz. Spor salonuna bir yıllık üyelik yaptırmış olan birini ele alalım. 4 ay boyunca düzenli olarak spora gitmiş ama son zamanlarda motivasyonunu kaybetmiş olsun. Spora gitmek için isteksiz olduğu bir gün ‘Bir yıllık paramı peşin ödedim. Paramın karşılığı kadar gitmek zorundayım.’ şeklinde düşünürse bunu Parayı Batırma Yanılımı’na örnek olarak verebiliriz. Eğer parayı değil yaptığı diğer yatırımları hesaba katarak ‘4 aydır düzenli şekilde devam ediyorum. Bugün gitmezsem verdiğim çaba boşa gitmiş olacak. Fiziksel yorgunluğum ve spora ayırdığım zamanımın karşılığı kadar spora gitmeyi sürdürmeliyim’ şeklinde düşünürse bunu Concorde Yanılımına örnek olarak gösterebiliriz. Kısacası Concorde parasal, zamansal, fiziksel tüm yatırımları kapsayan durumlarda kullanılırken ekonomik bir terim olan Parayı Batırma Yanılımı sadece kişinin maddi yatırımlarını kurtarmak için harekete geçme motivasyonudur. Bir ton para verdiğin her şey dahil bir otele gittin. Tatilin ortalarında bir lokma bir şey yiyemeyecek kadar doymuş hissediyorsun. Hangi davranışın seni mutlu edeceğini düşünüyorsun? bir ton para verdiğin için yemeye devam edersen mi mutlu olacaksın, yoksa daha fazla yemek senin için iyi olmayacağından yemeyi bırakacak mısın? Peki dört gün tatile gidip beş kilo alan insanların hepsi görgüsüzlüğünden mi bu kadar yiyor? Hal Arkes ve Catehrine Blumer, 1985’te Parayı Batırma Yanılımı’nı göstermek amacıyla bir deney hazırladılar. Deneklerden Michigan’da bir kayak gezisi için 100 dolar harcamış olduklarını varsaymalarını istediler. Ancak Wisconsin’de 50 dolara daha iyi bir kayak gezisi düzenlediler. Ve denekler bu yolculuk için de bir bilet aldı. Daha sonra araştırmacılar deneklere iki gezinin aynı tarihe denk geldiğini söylediler. Denekler iki tatilden birini seçmek durumunda kaldılar. Ayrıca biletlerin geri ödenmesinin veya satılmasının mümkün olmadığını belirttiler. Deneklerin 50 dolar verdikleri ama daha kapsamlı görünen kayak gezisini mi yoksa ilk önce aldıkları Michigan’daki kayak gezisini mi seçeceklerini sordular. Çalışmadaki insanların yarısından fazlası daha pahalı olan geziyi tercih etti. Kayıplarının daha çok olduğu durum için risk aldılar. Geçmişte zaten ödemiş oldukları parayı kaybetmekten korktular. Bu yanlış, geçmişteki yatırım için hissedilecek kaybetme duygusunu ortadan kaldırmaktansa, gelecekte daha iyi bir deneyim vaat eden seçeneğin daha mantıklı olduğunu fark etmelerini engellemiş oldu. (Arkes & Blumer, 1985) Davranışsal ekonomi, Parayı Batırma Yanılımı’nda kayıptan kaçınma davranışının genellikle ekonomik kararları etkilediğini kabul eder. Geçmişte ödenen ve çoktan kaybedilmiş olan fiyatın alakasız olması gerekirken ödenen fiyat kişinin kararlarında bir kıyas noktası haline gelmiştir. Bu davranış hem ekonomistler hem de psikologlar tarafından irrasyonel kabul edilmektedir ve buna rağmen oldukça yaygındır. Concorde Yanılımını Türkçe atasözleri ve deyişlerde de görmek mümkündür. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış, battı balık yan gider, gemiyi en son kaptan terk eder bunlardan bazılarıdır.
·
60 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.