Gönderi

708 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
Troya destanı (Hektor'un destanı demeliyiz bence)
Kuzey ege turundaydım ilk mitoloji Tanrılarıyla tanıştığımda. Assos'ta tanrıça Athene tapınağı, sonra muhteşem Troya antik kenti. Rehberimiz şöyle demişti: Troyayı görenler burayı insanlar yapmış olamaz olsa olsa tanrıların şehri olabilir inanışi ile Troyayı tanrilastirmistir. Tanrılar şehri olan Troya aynı zamanda bir hac yeridir. Çok kısa Troya destanından isimleriyle bahsetmiş ve tarih dolu topraklara sahip olduğumuzu söylemişti. Homeros'un destanlarını mutlaka okumalısınız diye de öğütlemişti bizi. Daha tur sonlanmadan almıştım İlyada ve Odysseia'yı. Okumak bugüne kısmetmiş. Açıkçası kitabı ne zaman açsam savaşın ortasında buldum kendimi, sanki ben de alandaydım ve herşeyi birebir yaşadım, onuru, gururu, kibiri, hırsı, küçük düşmeyi, acıyı, ağıtları ve daha bir sürü şey... Homeros'un anlatımı da harikaydı. Savaş alanlarından tutun, savaş araçlarına, kalkanlardan, kargılardan, tolga başlıklarından, zırhlardan. savaş atlarına, seyislere, ordu komutanlarına kadar, savaş anında yaşam tüm duygular ile beraber benzetmeler ile o kadar güzel anlatmış ki binlerce yıl öncesine gidiyorsunuz. Ve kadınlar... Kadınlar uğruna yapılan savaşlar... Ölen öldürülen binlerce yiğit... Ölümlüler ile ölümsüzler bir arada... Antik Yunan devletlerinde her türlü bilginin kaynağı sayılan Homeros destanları kutsal kitap niteliğinde okutulurmuş. Ben gerçekten çok severek okudum. Uzun uzun anlatmak isterdim ölümlü savaşçı yiğitlerin ve ölümsüz Tanrıların adlarıyla birlikte tüm destanı. Ve ben bir Homeros olmadığıma göre mitoloji meraklıları buyrun okumaya... #okudumbitti
İlyada
İlyadaHomeros · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20147,3bin okunma
·
26 görüntüleme
medivvv