Gönderi

221 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 25 hours
Yaşım 27; artık benim "Alaska'nın peşinden koşacak" takatim yok; ama yine de "Alaska'nın peşinden koşulan" büyüme hikayelerini okumak benim için bir "gulity pleasure". Bunun galiba öğretmen olmamla alakası var, veya "genç" ve "çocuk" olmak ile hep bir bağımın olmasını istememden dolayı öğretmen oldum ve büyüme hikayeleri okumayı seviyorum. Neyse, konumuz bu değil; gelelim kitaba... Biz "erkek milleti", 20. yüzyılın ikinci yarısı ile beraber atalarımızı ruhen büyütüp geliştiren birçok kavramı kaybettik. Ne dünya üzerinde keşfedilecek bir saklı şehir kaldı ne de uğruna ideolojik kavgalar verilecek yeni yeni davalar. Üstüne 9-5 işlerimize sıkışıp kaldık, ve geçim kavgası en büyük derdimiz oldu. İşte -tam da bu noktada edebiyat ve sinema içerisinde "Manic Pixie Dream Girl" (Manik, Peri gibi Rüya Kız, kısaca MPDG) stok karakteri patlak verdi; çünkü hepimiz hayatımızı bir şekilde heyecanlı kılacak bir şeye muhtaçtık ve bunu elimizde kalan tek "heyecanlı" mecraya, aşk hayatlarımızda aramaya başladık. Fakat bir gerçeği unuttuk; kurgu, adı itibariyle gerçekdışıdır; haliyle bir MPDG'nin gelip hayatı bizim için daha güzel yapması da hayalden öteye gidemez. İşte John Green'in anlatmaya çalıştığı da aşağı yukarı bu. Bu kitabı okuyup kendi Alaska'sının fernwehini* yaşayacak genç erkek kardeşlerime bir "ağabey" tavsiyesi vereyim; gerçekten boşuna beklemeyin. Ama öte yandan "büyüyünce" fark edeceksiniz ki aslında Alaska'nın peşinde olmak güzel, Alaska'yı bulma umudu değil. Sadece gerçek beklentilere girip hayatımıza girecek her kızı Alaska sanmaya gerek yok. Hepinize benden bir brofist, kalın sağlıcakla. *Fernweh: Almanca'da "hiç gidilmeyen bir yere duyulan özlem" anlamına gelen sözcük.
Looking for Alaska
Looking for AlaskaJohn Green · Penguin Books · 20194,329 okunma
·
76 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.