Gönderi

1k
Günümüzde bir çok insandan, üzüntü veya acı halinde “Seni anlıyorum” ifadesini duyarız. Başta bu cümle empati amaçlı bir tür iyi niyet göstergesi olarak görünebilir. Ancak psikolojik açıdan yaklaşırsak, bu cümle her zaman en iyi seçenek değildir. Çünkü böyle bir durumda, birine nasıl hissettiğini biliyorum dediğinizde, karşınızdaki kişinin duygularını değersizleştiriyor olabilirsiniz. Her şeyden önce, kimsenin tam olarak ne yaşadığını asla bilemezsiniz. Gerçek şu ki, kimse bir başkasının neler yaşadığını tam olarak anlayamaz. Sonuç olarak, sadece dinlemek ve ona destek olduğunuzu göstermek çoğu zaman yapabileceğiniz en iyi şeydir. Bu cümlenin sorunlu olmasının bir nedeni, çoğu durumda kendinizin de ne hissettiğinizi bilmemenizdir. Bu nedenle, bir insanın birden ortaya çıkıp ne hissettiğinizi bildiğini iddia etmesi pek de uygun bir davranış sayılmıyor. Zaten toplumun çoğunluğu psikoloji uzmanı veya terapist değil. Bu durumu, genelde size en yakın olan kişilerle tecrübe edersiniz. Aileler bu cümle kalıbını çocuklarıyla konuştukları zaman sıklıkla kullanır. Bir çocuğa nasıl hissettiğini biliyorum demek, hissettiklerini kendi cümleleriyle söylemesine engel olabilir. Çoğu insan, bazı şeyleri sormadan varsaymak gibi kötü bir alışkanlığa sahiptir. Bunu yapmanızın nedeni daha az bilişsel efor sarf etmek ve zamandan kazanmaktır. Çoktan beyninizde olan bir bilgi üzerinden, başka bir şeyi bildiğinizi varsaymanız çok daha kolaydır. İş arkadaşınızın, size partneriyle kötü bir gün geçirdiğini söylediğini düşünün. Muhtemelen “nasıl hissettiğini biliyorum” cümlesini kurmaya meyilli olacaksınız. Bunu söyleyerek iş arkadaşınızla empati kurduğunuzu hissedeceksiniz. Ancak bu doğru değil; diğer insanların duygusal dünyası ve çevresini algılama şekli sizinkiyle asla aynı olamaz. Bunu sıklıkla unutuyoruz. Dahası, bu tür durumlarda “nasıl hissettiğini anlıyorum” demek hiç de empatik olmuyor. Bu cümleyi söyleyerek karşınızdaki insanın duygularını onaylamak yerine, kendi duygularınızı onaylamış, değerlendirmiş oluyorsunuz. Karşınızdaki insana bu şekilde yardımcı olamazsınız. Zor zamanlardan geçen biriyle en iyi iletişim kurma yolu nedir peki? Çocuk, ergen, yakın arkadaş veya bir yabancı; karşınızdaki kişi kim olursa olsun “nasıl hissettiğini biliyorum” demekten kaçının. Aynı durumu yaşayan iki farklı kişinin aynı şekilde hissedeceğini varsaymaktan kaçının. Bu konuda size bir örnek verebiliriz. Cenevre Üniversitesinden Dr. Klaus R. Scherer ve Agnes Moors bu konuda ilginç bir deney gerçekleştirdi. 3000 yetişkine aynı soru soruldu: Bir arkadaşınızın sizin hakkınızda kötü bir şekilde konuştuğunu duysanız ne hissederdiniz? Araştırmacılar sürpriz bir şekilde 14 farklı duygusal cevabı kategorize etti. Bazıları sinirleneceğini söylerken, bazıları utanacağını veya hayal kırıklığına uğrayacağını belirtti. Bazı insanlar suçlu hissederken, bazıları ise yalnız hissedeceğini söyledi. Hatta bazı katılımcılar arkalarından bu şekilde konuşan biriyle bundan sonra arkadaş olamayacağını belirtti. Bu basit senaryoda bile ortaya çıkan bu kadar farklı cevabı hesaba kattığınız zaman, “nasıl hissettiğini biliyorum” demek daha da uygunsuz bir hale geliyor. Peki kurabileceğiniz başka cümleler var mı? En önemli şey, birini gerçek anlamda nasıl dinleyeceğinizi öğrenmek. Sonrasında ise mutlaka şunu hatırlayın: Bazı cümleler veya sözcükler karşınızdaki kişinin duvarlar örmesine neden olabilir. “Bu hiçbir şey”, “Ben de benzerini yaşadım, aşırı tepki veriyorsun”, “Bu sana hep oluyor” veya “Başka bir şeye odaklanman lazım” gibi cümleleri kurmaktan kaçının. “Nasıl hissettiğini anlıyorum” demek yerine “Nasıl hissettiğini anlat” diyin. Bazen basit bir şekilde, “Senin için buradayım” demek en iyi cevaptır. Sonuçta asıl amacınız, hiçbir şeyin varsayılmadığı ve kimsenin duyguları hakkında yargıya varılmayan güvenli bir alan yaratmak “Seni anlıyorum” diyen insanlara, William Shakespeare şöyle cevap veriyor: ”Hissedemediğin bir şeyi anlayamazsın.” Okuduğunuz İçin Teşekkürler
··
25 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.