Gönderi

Uyuyan şu insanların rüyaları adına Geceyi hırka gibi giyinmiş uykusuzluğun acısı adına Ağaçların yaprak yaprak gökyüzüne uzanmış arzusu adına Sokak köpeklerinin ezanla başlayan ulumaları adına Denizin büyük mavi karanlığı adına İncinmiş gururun gözyaşı adına Dağ başlarının mağrur ıssızlığı adına Nar ağaçlarının kırmızı bereket çanı adına Umudun umutsuzluktan ağır yükü adına Kalbine inanmış bütün sevenlerin muradı adına Yolların cezaya döndüğü uzaklıklar adına Yolların bağışa döndüğü yakınlıklar adına Saka kuşunun çembercik kuşuna söylediği şarkılar adına Şarabın mumla seviştiği geceler adına Arzusu gövdesinde kalmış ölüler adına Yoksulluğun uzak derin gözleri adına Yüzü yere düşen çaresizlik adına Kavuşmanın kekeme sevinci adına Herkesten yapılmış duvarlar adına Kendinden başka doğrusu olmayan büyük aşklar adına O ışık goncasının arzusu ve korkusu adına Benim kırk yıl gecikmiş avunmaz zamanım adına… Aşkı bir gövdeden doğuran dünya Sen koydun bu kalbi bu güzelliğin önüne Ayrılığa bırakma beni Ölüm bir gün nasılsa sürecek hükmünü…
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
··
12 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.